"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İslam, demokrasiyle bağdaşır

05 Şubat 2025, Çarşamba 13:17
DÜNYANIN DEĞİŞİK DİNLERİNE MENSUP ÜLKELERİNDE YAPILAN ARAŞTIRMADA ÇARPICI SONUÇLAR ELDE EDİLDİ. BUNA GÖRE, DEMOKRASİNİN İSLÂM’IN RUHUNA UYGUN OLDUĞU GÖRÜŞÜ ORTAYA KONDU.

36 ÜLKEDE YAPILAN ARAŞTIRMA

ABD’de Washington merkezli bir düşünce kuruluşu olan PEW Araştırma Merkezi, dinî eğilimlerin dünyanın geleceği üzerindeki tesirlerini araştıran dünya çapında bir rapor yayımladı. Dinî değişimin toplumlar ve yönetimler üzerindeki tesirini analiz etmeyi hedefleyen araştırma, dünya üzerinde farklı dinleri temsil eden 36 ülkeyi kapsıyor.

HEM DİNDAR, HEM DEMOKRAT OLUNUR

Rapora göre; Türkiye dahil Müslüman ülkelerin çoğunluğunun hem dindar, hem demokratik bir devlet olunabileceğine inanması da İslâm’ın demokrasiyle bağdaşmadığı şeklindeki kadim iddiaların artık geçerliliğini yavaş yavaş kaybettiğini göstermesi bakımından sevindirici bir sonuç olarak karşımıza çıkıyor.

***

Bediüzzaman, 1 asır önce demokrasinin İslâm’ın ruhuna uygun olduğunu söylemişti:

- Ruh-u Meşrutiyet, Şeriattandır; hayatı da ondandır. Fakat ilca-i zaruretle teferruat olabilir, muvakkaten muhalif düşsün. Hem de her ne hal ki Meşrutiyet zamanında vücuda gelir; Meşrutiyetten neş’et etmesi lâzım gelmez. 

(Münazarat) 

- Hakaik-ı meşrutiyetin sarahaten ve zımnen ve iznen dört mezhepten istihracı mümkün olduğunu dava ettim.

(Divan-ı Harb-i Örfî)

- Meşrutiyeti herkesten ziyade Şeriat namına alkışladım.

(Divan-ı Harb-i Örfî)

- ”Milletin efendisi, onlara hizmet edendir. “hadisinin sırrıyla, Şeriat âleme gelmiş; tâ istibdadı ve zalimâne tahakkümü mahvetsin. 

(Divan-ı Harb-i Örfî)

- Meşrutiyet ve kanun-u esasî işittiğiniz mesele ise, hakikî adalet ve meşveret-i şer’iyeden ibarettir; hüsn-ü telâkki ediniz. Muhafazasına çalışınız. Zira dünyevî saadetimiz meşrutiyettedir. Ve istibdattan herkesten ziyade biz zarardideyiz.

(Divan-ı Harb-i Örfî)

***

Konuyla ilgili Yazarımız Ahmet Dursun'un bugünkü makalesi:

Müslümanlar şeriata göre mi yönetilmeli?

ABD’de Washington merkezli bir düşünce kuruluşu olan Pew Araştırma Merkezi (Pew Research Center),  geçtiğimiz günlerde, dinî eğilimlerin dünyanın geleceği üzerindeki tesirlerini araştıran dünya çapında bir rapor yayımladı.

Dinî değişimin toplumlar ve yönetimler üzerindeki etkisini analiz etmeyi amaçlayan araştırma, dünya üzerinde farklı dinleri temsil eden 36 ülkeyi kapsıyor. ABD, Kanada, Fransa, Almanya, Yunanistan, İsveç, Hollanda, İtalya, İsrail, Japonya, Hindistan, Tayland Tunus, Türkiye Bengladeş, Endonozya, Malezya gibi  ülkelerdeki insanlara inandıkları dine göre;  Budizm, Hıristiyanlık, Hinduizm, İslâm ve Yahudiliğin anayasalarda yer alıp almaması hakkındaki düşünceleri ile bir ülkenin hem dindar, hem de demokratik olup olamayacağı soruluyor ve analiz ediliyor.  

Rapor, ilginç sonuçları ortaya koymakta. Araştırmaya göre, yüksek gelirli ülkelerde çoğunluk, dinî metinlerin ulusal yasalarını şekillendirmemesi gerektiğini söylerken ulusal yasalarla dinî metinlerin çatışması durumunda halkın iradesinin dinî metinlerden önce gelmesi gerektiğini söylüyor. (Avustralya, Kanada, Almanya, Fransa, İtalya, Hollanda, İspanya, İsveç ve Birleşik Krallık’ta yaşayanların yarısı veya daha fazlası, İncil’in yasalar üzerinde hiçbir etkisinin olmaması gerektiğini belirtiyor.) Yüksek gelirli ülkeler arasında ABD, İncil’in yasaları etkilemesi gerektiği düşünenlerin yüksek yüzdesi sebebiyle (% 49) diğerlerinden ayrılarak ilginç bir profil ortaya koyuyor. 

Orta gelirli ülkelerde ise yetişkinlerin büyük çoğunluğu, kendilerine sorulan dinî metinlerin (örneğin Kur’ân, İncil, Budist, Dharma veya Hindu öğretileri) ülkelerinin yasalarını etkilemesi gerektiğini düşünüyor. 

Araştırmanın Müslüman ülkeler ve Türkiye ayağı ile ilgili sonuçlarından bazıları şöyle: 

Türkiye dahil Müslüman ülkelere sorulan temel sorulardan biri, Müslümanlar şeriata göre mi yönetilmeli? Kur’ân yasalar üzerinde belirleyici olmalı mı? 

Türkiye, bu konuda dikkat çekici bir örnek olarak diğer Müslüman ülkelerden ayrılıyor: Türkiye’de Kur’ân’ın kanunlar üzerinde etkisi olmasın diyen kişi sayısı, etkisi olsun diyen kişi sayısından daha fazla ve İslâm ülkeleri arasında da etkisi olmasın diyen tek ülke. Hatta olmasın diyenlerin oranı Amerika, Brezilya gibi ülkelerdeki olmasın diyenlerin oranlarından bile fazla. 

Bu soruya Bangladeş, Endonezya ve Malezya gibi ülkelerde yaklaşık on Müslümandan dokuzu kanunlarda İslâm hukukunun olması gerektiğini savunurken Türkiye’de Müslümanların yalnızca üçte biri (% 32) İslâm hukukuna resmî bir statü verilmesini savunuyor. 

Katılımcılara sorulan diğer bir önemli soru şu: Bir ülke hem dindar, hem demokratik olabilir mi? 

Bangladeş (% 86), Tunus (% 82), Malezya (% 80), Endonezya (% 70) ve Türkiye (% 67) oranında devletin hem Müslüman, hem de demokratik olabileceğine inanıyor. 

Dikkatimizi çeken hususları aktarmaya çalıştığımız 124 sayfalık rapor elbette ki geniş bir şekilde tahlil edilmeyi hak ediyor. Muharref İncil metinlerinin gelişmiş Batılı ülkelerin anayasalarında yer almaması gerektiği düşüncesi bizim açımızdan anlaşılabilir bir durumken, raporda “Kur’ân’da yer alan ahlâk ilkelerine Hz. Muhammed’in sünnetine dayanan ilkeler bütünü” olarak tanımlanan Şeriat’la ilgili fobi diyebileceğimiz çekinceli durumun -yine araştırmada ortaya konulduğu üzere- İslâmcı-Muhafazakâr bir iktidar döneminde artarak devam etmesi, tahlil edilmesi gereken bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye dahil Müslüman ülkelerin çoğunluğunun hem dindar, hem demokratik bir devlet olunabileceğine inanması da İslâm’ın demokrasiyle bağdaşmadığı şeklindeki kadim iddiaların artık geçerliliğini yavaş yavaş yitirdiğini göstermesi bakımından sevindirici bir sonuç olarak karşımıza çıkıyor.

 

 

Okunma Sayısı: 316
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı