Tarihçe-i Hayat - page 170

BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
’
N‹N GÖNÜLLÜ
ALAY KUMANDANI OLARAK VATAN VE M‹LLETE
FEDAKÂRÂNE H‹ZMETLER‹
Bediüzzaman, Kafkas Cephesinde Enver Pafla ve f›r-
ka kumandan›n›n hayranl›kla takdir ettikleri hizmet-i ci-
hadiyeyi yapt›ktan sonra, Rus kuvvetlerinin ilerlemesin-
den dolay› Van’a çekildi. Van’›n tahliyesi ve Ruslar›n hü-
cumu s›ras›nda, bir k›s›m talebeleriyle Van Kalesinde fle-
hit oluncaya kadar müdafaaya kat’î karar verdikleri hâl-
de, geri çekilen Van Valisi Cevdet Beyin ›srar›yla, Vastan
kasabas›na çekildi. Vali, kaymakam, ahali ve asker Bitlis
taraf›na çekilirken, bir alay Kazak süvarisi Vastan üzeri-
ne hücum etmiflti. Molla Said, Van’dan kaçan ahalinin
mal ve çoluk çocuklar›n›n düflman eline geçmemesi için
otuz-k›rk kadar kaçamam›fl asker ve bir k›s›m talebeleriy-
le o Kazaklara karfl› koymufl ve hepsinin kurtulmas›n›
sa¤lam›flt›r. Hatta, hücum eden Kazaklara dehflet ver-
mek için, geceleyin onlar›n üstündeki yüksek bir tepeye
hücum tarz›nda ç›k›yor; güya büyük bir imdat kuvveti
gelmifl zannettirerek, Kazaklar› oyalay›p, ilerletmiyordu.
Böylelikle, Vastan’›n Rus istilâs›ndan kurtulmas›na sebep
olmufltur.
O muharebe zamanlar›nda sipere döndü¤ü vakit, k›y-
mettar talebesi Molla Habip ile,
‹flaratü
’
l-‹
’
caz
nam›nda-
ki tefsirini telif ediyordu. Bazen avc› hatt›nda, bazen at
üzerinde, bazen da sipere girdikleri zaman, kendisi söy-
lüyor, Molla Habip de yaz›yordu.
‹flaratü
’
l-‹
’
caz
’›n büyük
ahali:
halk, bir memlekette otu-
ranlar, yaflayanlar.
alay:
üç tabur piyade veya befl
bölük süvari askerinden oluflan
askeri kuvvet.
bazen:
zaman zaman, ara s›ra.
cephe:
savafl sahas›, savafl yap›-
lan yer.
dehflet:
büyük korku hâli, kork-
ma, ürkme.
fedakârâne:
fedakârca, de¤er ve-
rilen bir fley u¤runda her fleyi
gözden ç›kararak.
f›rka:
tümen.
güya:
sanki.
hayran:
flafl›ran, hayrette kalan.
hizmet:
bir u¤urda bir iflin yap›l-
170 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
‹
LK
H
AYATI
mas› için çal›flma, o ifl için
gayret gösterme, çabalama.
hizmet-i cihadiye:
cihad hiz-
meti.
hücum etmek:
sald›rmak.
imdat:
yard›m.
‹flaratü’l-‹’caz:
Bediüzzaman
Said Nursî’nin, Risale-i Nur
Külliyat›nda yer alan bir eseri.
istilâ:
iflgal etme.
kasaba:
flehirden küçük, köy-
den büyük yerleflim merkezi.
kat’î:
kesin.
k›ymettar:
k›ymetli, de¤erli.
kumandan:
komutan.
kuvvet:
silâhl› güç.
muharebe:
savafl, harp.
müdafaa:
karfl› koyma, sa-
vunma.
nam:
ad, isim.
siper:
düflmandan korunmak
için s›¤›n›lan yer.
süvari:
atl› asker.
flehit:
Allah’›n ve yüce dininin
u¤runda can›n› feda ederek
savaflta ölen Müslüman.
tahliye:
boflaltma, terk etme.
takdir:
be¤enme, be¤endi¤ini
belirtme.
talebe:
ö¤renci.
tarz:
biçim, flekil.
tefsir:
Kur’ân’› aç›klamak ve
yorumlamak maksad›yla ya-
z›lan kitap.
telif etmek:
yazmak.
vali:
bir ili idare eden en bü-
yük memur.
vatan:
ülke, yurt.
zan:
zannetme, sanma, kesin
olarak bilmeksizin kuvvetli
ihtimalle hükmetme.
1...,160,161,162,163,164,165,166,167,168,169 171,172,173,174,175,176,177,178,179,180,...1390
Powered by FlippingBook