Sikke-i Tasdik-i Gaybi - page 179

çok emareler ve karinelerle o şakirt Said olduğu ispat edil-
miş. Ve orada o şakirdine demiş:
(1)
Gk
Ò/
?n
Ør
dGn
h o
Ò/
en
’r
G Én
¡p
Ñs
àp
H Gk
Ò/
£r
°ùn
J r
än
ô u
£°o
S m
ºéo
Y o
±o
ôr
Mn
G
Yani, ecnebi hurufları bin üç yüz kırk sekizde tamim
edilecek, çoluk çocuk emirler ve fakirler icbar suretinde,
gece dersleriyle öğrenmeye çalışacaklar.
Evet,
Gk
Ò/
£r
°ùn
J r
än
ô u
£°o
S
cümlesi, tam tamına iki
ä
sekiz
yüz, iki
¢°S
yüz yirmi, iki
Q
dört yüz, iki
on sekiz, bir
i
on, mecmuu bin üç yüz kırk sekizdir. Aynı tarihte Lâtinî
huruflarına gece dersleriyle cebren çalıştırıldı.
Sonra İmam-ı Ali (
RA
)
Sekîne
ile meşgul olan Said’e
(
RA
) bakar, konuşur. Akabinde
(2)
p
¿Én
e s
õdG n
?p
d'
òp
d Ék
cp
Qr
óo
e Én
j
der.
İki-üç yerde kuvvetli işaretle Said (
RA
) ismini verdiği şakir-
dine hitaben, “
Kendini Sekîne ile dua edip muhafazaya
çalış.” Yâ
-i nidaîden sonra müteaddit karineler ve ema-
relerle Said var. Demek
(3)
p
¿Én
es
õdG n
?p
d'
òp
d Ék
cp
Qr
óo
e o
ó«/
©n
°S Én
j
olur.
Bu fıkra, nasıl ki
Ék
cp
Qr
óo
e
kelimesiyle “
el-Kürdî
” lâkabına
hem lâfzen, hem cifren bakar. Çünkü
mim
’siz
Ék
cr
Qn
O
“Kürd” kalbidir.
(HAŞİYE)
?
ise,
?
ve
i
’ye tam muvafıktır.
muvafık:
uygun, münasip.
müteaddit:
çeşitli, bir çok.
Sekine:
içerisinde on dokuz harfi
on dokuz ayet bulunan, sükûnet
ve emniyet veren bir dua.
suret:
biçim, şekil, tarz.
şakirt:
talebe, öğrenci.
tamim:
umumileştirme, genelleş-
tirme.
yâ-i nidaî:
Arap dilinde Nida, ses-
lenme için kullanılan ‘yâ’.
akabinde:
arkası sıra, peşi sıra,
peşinden.
cebren:
cebirle, zorla, kuvvet
kullanarak, mecburî.
cifren:
cifir ile, harflere verilen
sayı kıymetiyle ibarelerden
geçmişe ve geleceğe ait işa-
retler çıkarmak suretiyle,.
dua:
Allah’a yalvarma, niyaz.
ecnebi:
yabancı.
emare:
alâmet, belirti, nişan.
fıkra:
kısım, fasıl, bölüm.
haşiye:
dipnot.
hitaben:
hitap ederek, söyle-
yerek.
huruf:
harfler.
icbar:
zorlama, zorla ve isteği
dışında yaptırma.
ispat:
doğruyu delillerle gös-
terme.
karine:
işaret, ipucu, iz, delil.
lafzen:
sözlü olarak.
lâkap:
ünvan.
Latinî:
Latin harfleri, Latinlilere
ait harfler.
mecmu:
toplam, tüm.
muhafaza:
koruma.
1.
Ecnebî harfleri tamim edilir, çoluk çocuk, emirler ve fakirler gece derslerinde zorla çalıştırı-
larak onu öğrenirler.
2.
Ey fitne ve dalâlet asrına erişen!
3.
Ey fitne ve dalâlet asrına erişen Said!.
HAŞİYE:
Yani tersinden okunuşudur.
SİKKE-İ TASDİK-İ GAYBÎ | 179 |
S
EKİZİNCİ
Ş
UA
1...,169,170,171,172,173,174,175,176,177,178 180,181,182,183,184,185,186,187,188,189,...560
Powered by FlippingBook