‡
61
·
Isparta’dakiAzizKardeşlerimize!
üstadımızın hastalığı hakkındaki meşhudatımızı arz ve
üstadımızın kesb-i afiyetini sizlere müjde etmek istiyo-
ruz.
ramazan-ı şerifte beş gün, savm-ı visal içinde gıda
olarak ekmeksiz muhallebi üç kaşık ve beş altı kaşık da
soğuk yoğurt. üçüncü gece, yarım kaşık muhallebi ve
dördüncü gecesinde, iftarda sulu şehriyeden beş kaşık ve
beş kaşık sahurda, yine o şehriyeden ve yoğurttan üç
dört kaşık su sayılmamak şartıyla şehriyeden beş dirhem,
yoğurt süzülse on dirhem, muhallebi susuz altı yedi dir-
hem; beşinci gecede, tanesiz gibi gayet hafif şehriye beş
altı kaşık, sahurda altı yedi kaşık pirinç çorbası, mecmuu
otuz dirhem (96 gr) gıda ile beş gün savm-ı visali, tera-
vih noksan olarak sair vazifelerin yapılması, risale-i nur
Şakirtlerini ihata eden inayetin harikalarından bir kera-
metini gördük.
üstadımızdan hiç görmediğimiz, ikimiz, yani emin,
Feyzi, Barla, Isparta süleyman’ları gibi inceden inceye
hastalık
(HaşİYe)
hiddetlerini tahrik etmemek için ihtiyat
edemediğimizden, şiddetli hiddetini gördük. Bu hastalık-
ta yine eser-i rahmettir ki, hiç hatır ve hayale gelmeyen
aşr-ı ahirin gayet mühim gecelerinde, üstadımızın tam
ifa edemediği vazifesi yerinde bu havalide her bir şakirt,
K
astamonu
L
âhiKası
| 127 |
teravih:
Ramazan ayında yatsı
namazından sonra kılınan yirmi
rekâtlık sünnet namazının adı.
üstad:
öğretici, öğretmen.
vazife:
görev.
arz:
sunma.
aşr-ı ahir:
ayın son on günü.
aziz:
izzetli, muhterem, say-
gın.
dirhem:
yaklaşık üç grama
denk gelen eski bir ağırlık öl-
çüsü.
eser-i rahmet:
rahmet eseri,
rahmetin izi, alâmeti.
gayet:
son derece.
hârika:
olağanüstü.
haşiye:
dipnot.
havali:
bölge, etraf, çevre, ci-
var.
hiddet:
öfke, kızgınlık.
ifa:
bir işi yapma, yerine ge-
tirme.
ihata:
kuşatma, içine alma.
ihtiyat:
uzak görüşlü olma,
geleceği düşünerek tedbirli
hareket etme.
inayet:
yardım, ihsan, lütuf.
keramet:
ermişçesine yapı-
lan iş, hareket veya söylenen
söz, fikir.
kesb-i afiyet:
afiyet bulmak.
mecmu:
toplam, tüm.
meşhudat:
gözle görülen
şeyler, müşahede edilenler.
mühim:
önemli, ehemmiyet-
li.
ramazan-ı şerif:
mübarek,
şerefli Ramazan ayı.
Risale-i nur:
Nur Risalesi, Be-
diüzzaman Said Nursî’nin
eserlerinin adı.
sair:
diğer, başka, öteki.
savm-ı visal:
iki gün iftar et-
meden oruç tutma.
şakirt:
talebe, öğrenci.
tahrik:
hareket ettirme, hare-
kete geçirme.
HaşİYe:
Hastalık o kadar şiddetliydi ki, dört gecede hemen bir saat
kadar uyku geldi.