Kıldığımız namazların sonunda yapılacak tesbihatları asla ihmal etmememiz gerekmektedir.
Namaz sonrası yapılan tesbihatları Bediüzzaman Hazretleri ”Tarikat-ı Muhammediye” olarak tasvip buyurur. Ve diyor ki, “Namaz sonunda tesbihat, namazın tohumu, çekirdeği hükmündedir. Tesbihatta ”Süphanallah, Elhamdulillah ve “Allah-u ekber” derken, kalbi hüşyar bir mü’min o vakitte namaz kılan, tesbihat eden milyonlar mü’minler cemaatı arasına manen girer, onlarla beraber söyler. Ortada Resulullah (asm) sağında enbiyalar, solunda evliyalar ve bütün mü’minler beraber tesbih edebilir.” (Kastamonu Lâhikası)
Yine namaz tesbihatının ehemmiyetine dair, şu anekdotu paylaşır Bediüzzaman:
“Kardeşlerimizden birinin namaz tesbihatında tekasül göstermesine binaen dedim; Namazdan sonraki tesbihatlar tarikat-i Muhammediyedir (asm) ve velâyet-i Ahmediye (asm) diyenin bir evradıdır. O noktadan ehemmiyeti büyüktür. Demek tesbihat-ı salâtiyenin çok ehemmiyeti var.” (Mektubat)
Rabb-ı rahimimize karşı, yapılan namaz ibadeti ve ardı sıra yerine getirilen tesbihatın ehemmiyeti ibadet hayatımızda vazgeçilmemesi gereken önemli hususlardan birisidir.