"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Her sabah bir melâike diyor ki...

Kâzım GÜLEÇYÜZ
27 Nisan 2025, Pazar
“Rivayet-i hadiste vardır ki, her sabah bir melâike çağırıyor: ‘Ölmek için tevellüd edip [doğup] dünyaya gelirsiniz; harap olmak için binalar yapıyorsunuz.’ ”

İhtiyarlar Risalesinin On Üçüncü Rica’sında aktarılan bu hadis, bilhassa büyük yıkım ve ölümlere yol açan deprem, sel, heyelan, yangın gibi afet ve musibetler sonrasında zihin ve duygu dünyalarımıza çok daha esaslı şekilde yerleşmesi gereken bir mana ve mesaj taşıyor.

Gerçekten, ölmek için dünyaya geliyor, harap olmak için binalar inşa ediyoruz. Ve bu, vazifeli bir meleğin her sabah hatırlattığı bir hakikat.

Ama bizler günlük hayatın sonu gelmeyen telâşlı koşuşturmaları ve oyalayıcı meşguliyetleri içinde bu kesin gerçeği unutabiliyoruz.

Tâ ki, ailemizde ve yakın çevremizde bir vefat vuku buluncaya ve evimiz bir sebeple tahrip olup artık oturulmaz hâle gelinceye kadar.

Uzunca bir zaman böyle şeylerin yaşanmadığı yeknesak bir hayat seyri, kişiyi sanki bu dünya ebedî imiş ve içinde insan sonsuza kadar kalacakmış gibi bir halet-i ruhiyeye sokarak gaflet perdesini alabildiğine kalınlaştırıyor.

Ama hepimizi sarsıp şok eden afetler bu perdeyi birden paramparça ediyor.

6 Şubat 2023’te olduğu gibi, iki dakikaya yakın bir süre devam eden 7.7 büyüklüğündeki bir sarsıntı on binlerce binayı, içindekilerden sağ çıkamayanlar için beton tabutlara dönüşen birer enkaz yığınına çeviriyor. Onca para ödenen ve kredi borçlanmaları yapılan gösterişli apartman daireleri yerle bir oluyor. İçlerinde yine büyük masraflar yapılarak konulan “dayanıklı” ev eşyaları, mobilyalar ve mefruşatla birlikte.

Her sabah ilân edilen “ölmek için dünyaya gelip yıkılmak için binalar yaptığımız” gerçeğinin farkına varabilmek ve bu farkındalığı sağlam bir şuur hâline getirip ömür sermayemizi bu hakikatin ışığında en verimli şekilde değerlendirmek için illa böyle felâketleri beklemememiz gerektiği dersini vererek.

23 Nisan’daki İstanbul depremleri çok şükür ağır yıkım ve ölümlere yol açmadı, ama yine rehavete kapılan bizleri esaslı bir şekilde silkeledi ve uyardı.

Evet, ayette buyurulduğu gibi her canlı ölümü tadacaktır ve hadiste ifade edildiği gibi ölüm haktır. Ve yine hadiste vurgulandığı gibi, nasıl yaşarsak öyle ölecek ve nasıl ölürsek öyle haşrolacak, öyle diriltileceğiz.

Hepimiz için hayırlı ömürler ve hayırlı ölümler duasıyla.

Okunma Sayısı: 937
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı