Bir Sultan’ın iki kölesi vardı. Biri çirkin yüzlü, fakat güzel huylu ve zarifti. Diğeri ise simaca güzel fakat huyca kaba ve çirkindi. Sultan, güzel yüzlü olanını bir işe gönderdi ve diğerine dedi ki:
- “Şu arkadaşın var ya! Senin için “Hırsızdır” diye konuştu.” Çirkin köle cevap verdi:
- “Bende bu kötü huylardan çok daha fazlası var. Demek ki arkadaşım iyiliğinden pek azını söylemiş.”
Sultan sonra onu bir işe gönderip diğer köleyi çağırdı. Ona:
- “Şu siyahî köle, senin hakkında pek kötü şeyler söyledi” dedi. Güzel yüzlü köle, öfkeden arkadaşı hakkında söylenmedik laf bırakmadı.
Bunun üzerine Sultan onu kovdu ve dedi ki:
- “Ey çirkin huylu kişi! Arkadaşının yüzü çirkin; ama içi pâk; senin ise yüzün güzel, ama için çürümüş.”
(İnsanları dış görünüşleriyle değerlendirmemek gerekir.)
Kaynak: İslâm Ahlâkı, Mehmet Dikmen