"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Başkanlıkla faiz ve enflasyon düşecekti!!!

Kâzım GÜLEÇYÜZ
23 Temmuz 2024, Salı
15-20 Temmuz sürecinde ve OHAL ortamında dayatılan 16 Nisan 2017 referandumunda yüzde 51.5’in “evet” dediği açıklanan anayasa değişikliklerinin uygulamaya geçeceği 2018 seçimi öncesinde Erdoğan’ın halka verdiği sözleri biraz ironi katarak 7.5.18 tarihli bir tweet’imizde şöyle aktarmıştık:

“Biz hangi sözü verdiysek tuttuk. Ahdim olsun ki, faizler, enflasyon ve cari açık düşecek. Dar gelirlinin hayat standardı yükselecek. On altı yıllık iktidarımızda bunların olmadığına bakmayın; 24 Haziran’da vereceğiniz oylarla başkanlık sistemine geçtiğimiz zaman hepsi olacak!!!”

Yine o seçim öncesi “24 Haziran’da verin bu kardeşinize yetkiyi; faizle, şunla, bunla nasıl uğraşılırmış görün” sözü de ona aitti.

Ve 24 Haziran’da yapılan seçimde Erdoğan’ın, kullanılan oyların yüzde 52.59’unu alarak “başkan” seçildiği açıklandı.

Beş yıl sonra 28 Mayıs 2023’te yapılan ikinci tur cumhurbaşkanı seçimini de Erdoğan’ın yüzde 52.1 oyla kazandığı ilan edildi.

Peki, altı yıl önce verilen o sözler açısından, bugün gelinen durum ne? Enflasyon, faizler ve cari açık düştü mü? Dar gelirlinin hayat standardı yükseldi mi? Başkanlık sistemine geçilmesi bunları sağladı mı?

Bu soruların cevapları ortada. Bir ara “nass” söylemleri eşliğinde ve defalarca Merkez Bankası başkanı değiştirilerek talimatla “düşürülen” faizler, daha sonra rekor seviyelere çıktı ve ekonominin bütün dengelerini bozdu.

Aynı şekilde enflasyon “tavan” yaptı. Hayat pahalılığı görülmemiş boyutlara tırmandı. Asgarî ücrete ve maaşlara yapılan zamlar, sonu gelmeyen fiyat artışları karşısında kısa sürede eridi. Milyonlarca aile geçim sıkıntısı içinde kıvranır hale geldi.

Buna karşılık kaynaklar iktidar çevrelerine transfer edildi; zenginin çok daha zengin, fakirin çok daha fakir hale getirildiği bir düzenle gelir uçurumu büyüdükçe büyüdü.

Ekonomi, önceki kriz dönemlerinde olduğu gibi faiz-döviz-borsadan oluşan üç kâğıdın kısır döngüsüne hapsedildi.

Yıllarca iktidar partisinin oy deposu olan emekliler başta olmak üzere cebi yanan on milyonları nihayet “isyan” noktasına getiren bu tablo, 31 Mart yerel seçiminde iktidarı ağır bir yenilgi ile karşı karşıya bıraktı.

Şimdi sıra, bu gecikmiş sonucun bir erken seçimle genel siyasete de taşınmasında.

Okunma Sayısı: 2553
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Burhan Kula

    23.7.2024 20:53:27

    yazınız için teşekkürler..

  • Kerim Soyten

    23.7.2024 12:09:43

    Yalandan kimse ölmemiş olabilir ama yalandan sürünen çoktur.

  • Hüseyin İlhan

    23.7.2024 11:15:48

    Yaptığım yorumlarla bu aldatan ve müslümanın maalesef kimyasını dejenere ve tahrip eden İsrailiyat artığı ve günümüz Haasan Sabbah tipli siyasilerinin afyonundan uyanma zamanı gelmedi mi.Zira bunlar yalan-dolan,palavra ve iftiraları ile müslüman saf insanımızı ilelebet aldatacakalrını sanıyorsa,milletimizin aklının ve vicdanının iki dudakalrı arasından çıkana meftun olduğunu düşünüyorlarsa şimdi uyanma ve din istismarcısı,haksızlıkların şahı,hukuk katili,adaleti dumura uğratan tabiri caiz ise müstemleke valisi edası ve vazife ifasındaki alil kafa ve avanelerine kıyamaete kadar unutulmayacak bir ders verme,Çn'i Hintden değil taa Marstan duyulacak bir Osmanlı şamarı vurma zamanıdır.

  • Abidin.Özturk

    23.7.2024 10:41:11

    Yalandan kim ölmüş!!! Emeğinize yüreğinize sağlık...

  • Erhan

    23.7.2024 05:06:05

    Okumayan, araştırmayan, sorgulamayan, yargılamayan, bir toplumun, bir milletin, sonu her zaman hüsrandır. her zaman böyle aldatılır müstemleke gibi kullanılır. hak, hukuk, adalet ve demokrasiden bir haber yaşar. sofrası bütün zenginliklere müsait olduğu halde, o sadece bir kuru ekmeğe şükür eder. bu da yalancı, vicdansız, riyakar, takiyeci siyasilerin istemiş olduğu mükemmel halk profilidir.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı