Nazmi, İstanbul Üsküdar’da uzun yıllardan beri ikamet eden Trabzonlu delikanlılardandır.
Aslen Maçkalı olup bir gün memleket dönüşü Ordu’ya uğrar. Maksadı; “minik” lâkaplı arkadaşı Olcay’ı ziyaret edip görüşmektir. Olcay; Ordu’da diş hastahanesi personelinden olup bayağı iriyarı biridir.
Nazmi, o gün Ordu’yu dolaşır, Boztepe’ye bile çıkar. Akşamüstü Olcay’ı telefonla arar:
- Olcay, ben Ordu’dayım. Neredesin, görüşelim, der. Olcay da;
- Ben şu anda otobüsle İstanbul’a gidiyorum, yoldayım. Orada görüşelim, diye cevaplar.
Daha sonra Nazmi İstanbul’a döner. Önce evine uğrar. Biraz istirahat eder. Birkaç saat uyur. Daha sonra işlerine bakar. (Nazmi biraz vurdumduymaz, geniş biridir.) Bilâhare yine telefonla ‘Minik’ (!) arkadaşı Olcay’ı arar:
- Ben İstanbul’a döndüm, neredesin, gel, görüşelim der. Olcay da;
- Ben şu anda Harem’de otobüsteyim, Ordu’ya, memlekete dönüyorum, der. (Yani iki arkadaş – Nazmi ile Olcay- bir türlü görüşemezler.)
Vesselâm.