Türkiye’de son aylarda yağışların mevsim normallerinin altında gerçekleşmesi ve yüksek sıcaklıklar görülmesi kuraklık tehdidini gündeme taşımış oldu.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) tarafından açıklanan bilgilere göre, Aralık ayında Türkiye genelinde yağışlar, mevsim normallerine göre yüzde 52, geçen yılın Aralık ayına göre ise yüzde 57 oranında azalmış.

Yine aynı haberlere göre en az yağış alan bölge Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmuş. Doğu Anadolu Bölgesi’nde de Aralık ayı yağışları son 27 yılın en düşük seviyesinde. Diğer bölgelerde de yağışlar normallere ve önceki yılın aynı dönemine göre düşmüş vaziyette. Ayrıca 2022 Aralık ayı, Türkiye’de son 52 yılın en sıcak aralık ayı olarak kayıtlara geçmiş durumda.

TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır da konu ile ilgili olarak şu değerlendirmeyi yapmış: “Sadece biz değil, aslında Avrupa’nın da çok büyük bir bölümü alışılagelmiş sıcaklıkların üzerinde sıcaklıklar ve yağışsız bir dönem geçiriyorlar. Kuzey Yarım Küre, özellikle Kuzey Afrika üzerinden gelen bir sıcak hava dalgasının etkisinde kaldı, biz de bu bölgede bulunuyoruz. Onun için Aralık ayı oldukça sıcak geçti.” (voaturkce.com, 12 Ocak 2023)

Pek çok sebebi olmakla birlikte, yağmursuzluk da bir musibettir ve ‘dua’nın vaktidir. Yağmur yağdırma imkânı yok, ancak var olan suyu planlı ve tasarruflu kullanmak mümkündür. Türkiye’nin bu planı yapabildiğini söylemek kolay değil. 

Esasında ciddi bir kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olduğumuz kabul edilmiş değil. Çünkü bu tehlike görülmüş olsa, ona uygun tedbirlerin de alınması icap ederdi. Hiç öyle bir plan ve hedef açıklayan oldu mu?

Elbette tek mesele içme suyu ile sınırlı değil. Yağmur yağmazsa bundan en çok tarım sektörü etkilenmez mi? Yeteri kadar üretim yapılamazsa bugünkü ‘yüksek fiyat’ları da arar hale gelmez miyiz?

Şimdilik gündemde olmasa bile, yakın zamanda deniz suyundan içme suyu temin etmek meselesi başta İstanbul olmak üzere sahil şehirlerimizin meselesi olmayacak mı? Yağmur yağması için bir ‘kelebek etkisi’ dahi yetebilir. Bugün kuraklık çekerken, yarın bir gün rahmet iner ve tohumlar suya kavuşabilir. Fakat Türkiye’yi idare edenlerin ‘en kötü senaryo’ya göre hazırlık yaparak başta içme suyu olmak üzere tarındaki su ihtiyacını karşılayacak adımları atmalarında fayda vardır. 

Türkiye genelinde yağışların, mevsim normallerine göre yüzde 52, geçen yılın Aralık ayına göre ise yüzde 57 oranında azalmış olması kulak ardı edilebilecek bir tablo değil. Dua edelim de rahmet ihtiyaç kadar yağsın inşallah.