"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sınırlarımız ve civarındaki kara delikler

Ahmet BATTAL
13 Temmuz 2024, Cumartesi
Son günlerde bazı şehirlerde sığınmacılar üzerinden ortaya konulan provokasyonlar sebebiyle sınır güvenliği konusu da yeniden gündeme geldi.

Olayların Suriye ile yeniden yakınlaşma gayretleri ile aynı dönemlere denk gelmesi ayrıca dikkat çekici. (Fitnecilerin oyununa gelerek uzaklaşmamız yanlıştı. Bir an önce doğru şekilde barışmamız ve demokrasimizi geliştirerek oraya da ihraç etmeye çalışmamız şarttır.)

Yine geçen günlerde insan kaçakçılığı iddiasıyla ve oldukça garip bir delil sistemiyle önce gözaltına alınıp sonra tutuklanan Bilal Çokay adlı Tuğgeneral sebebiyle de bilhassa güney ve doğu sınırlarımızın pasaport güvenliğindeki zafiyetler konusu tartışılmaya başlanmıştı.

(O olayda iktidar taraftarı medyanın neredeyse tamamen suskun kalması ise ayrıca vahim bir konudur ama artık alıştık, geçelim.).

Kuzey Irak’taki ve Suriye’deki askeri varlığın ve onlarla birlikte hareket eden tabip ve benzeri sivillerin sınır geçişleri ile ilgili sistem(sizlik) de ayrıca önemli bir konu.

Türkiye, Türk vatandaşı olmayanlar anlamındaki yabancılar için, -maalesef henüz- “kendisine kaçılan ülke” değil. Yabancılar için, Türkiye, “üzerinden geçilmeye çalışılan ülke” durumunda.

Türk vatandaşları açısından ise Türkiye “kendisinden kaçılan ülke” durumunda.

Dolayısıyla sınır güvenliği zor durumda.

Sınır güvenliği meselesi aynı zamanda komşularımızın iç güvenliği ile ilgilidir. Komşularımızın iç güvenlik sisteminden emin olabilsek, sınır güvenliğimizi kolaylıkla entegre edebiliriz. Ama bulunduğumuz coğrafya sebebiyle, bu kafayla gidersek, bu neredeyse hiçbir zaman mümkün olmayacak.

(Gerçi en geniş kapsamlı barış coğrafyası sayılan AB ülkeleri için de artık sınır güvenliği eskiye nazaran daha zor bir konu. Sınır izleme teknolojileri ne kadar gelişirse gelişsin, pasaportsuz biçimde sınır aşmak isteyenlerin sayısı da hızla artıyor ve bu durum korumayı zorlaştırıyor.).

Ancak unutmayalım ki insanın seyahat hakkına ve hürriyetine konulan makul olmayan bütün sınırlar kötüdür.

İnsanların sınır tanımaksızın seyahat etme hakkı, devletlerin sınırlarına tel örgü ve pasaport kontrol noktası koyma hakkından daha eski ve daha değerli bir haktır.

Keşke bir gün gelse ve bütün gayrı fıtrî siyasi sınırlar kalksa. Atlaslardaki siyasi sınır haritaları silinip atılsa ve sadece coğrafi ve fıtrî sınırları gösteren haritalar kalsa.

Bunun değerini, Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada devleti ile daha sonra 12 yıldızla kurulup bir yıldız gibi parlayan Avrupa Birliği örneğinde görebiliriz. Koca kıtada pasaportsuz seyahatin tadı tarif edilemez.

Biz ise kendi coğrafyamızda neredeyse adım başı bir sınır kapısı ile karşılaşıyoruz.

Uzun vadede çare bellidir. En azından İslam Dünyası ile sınırları yok edecek ve Müslüman ülkelerdeki bütün müminlerin Mekke-i Mükerreme’ye ve Medine-i Münevvere’ye (hac mevsimi dışında) pasaportsuz ya da vizesiz gitmesini sağlayacak bir sistem kurabilmek şarttır.

Bunun için İslam İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere bütün uluslar üstü örgütlerin özel gayret göstermesi şarttır.

Yine bunun için, İslam ülkelerinin, insan hakları ve hürriyetleri konusunda ve dolayısıyla devlet sistemleri konusunda, AB’yi örnek alan ama onu da aşan bir sistem kurması şarttır.

Bunun için ise demokrasi kültürünün ve demokratik kurumların, hem her bir ülke içinde ve hem de ülkelerin temsilcisi durumdaki devletlerin kendi içinde ve devletler arasında yerleşmesi şarttır.

Özetini Yeni Asya 55 yıldır ilan ediyor:

“Asya’nın bahtının miftahı (anahtarı) meşveret ve şûradır.”

Okunma Sayısı: 1644
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Nihat

    13.7.2024 12:04:24

    Temel meselelere dikkat çekmişsiniz. Kaleminize sağlık

  • Abidin.Özturk

    13.7.2024 05:47:30

    Çoook ufuk açıcı! Ancak sizi anlayacak siyasetçi nerdeeee!!! Sağolunuz...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı