Tarihçe-i Hayat - page 1028

BU MEKTUP SAMSUN’DA MÜNTEfi‹R BÜ-
YÜK C‹HAD GAZETES‹NDE ‹NT‹fiAR ET-
M‹fiT‹R. MÜFTER‹LER‹N TAHR‹KÂTIYLA
SAMSUN’DA MUHAKEME AÇILMASINA
VESILE OLMUfiTUR. MUHAKEME BERA-
ATLE NET‹CELENM‹fiT‹R.
Âlem-i ‹slâm›n halâskâr›, ehl-i iman›n sertac›, Risale-i
Nur’un tercüman› Üstad›m›z Bediüzzaman Said Nursî
Hazretlerine,
Bu defa dindar Demokratlar›n delâletiyle Afyon Mah-
kemesince Risale-i Nur’un serbestiyetine, bütün risale,
mektup ve mecmualar›n›n suç mevzuu teflkil etmedi¤in-
den iadelerine karar verilmesini, senelerce evvel ilân et-
ti¤iniz, “
Risale-i Nur benim de¤il, Kur’ân’›n mal›d›r;
Kur’ân’›n feyzinden gelmifltir. Hiçbir kuvvet onu Anado-
lu’nun sînesinden kopar›p atamayacakt›r. Risale-i Nur,
Kur’ân’a ba¤l›d›r; Kur’ân ise, Arfl-› Azamla ba¤lanm›flt›r.
Kimin haddi var ki, onu oradan söküp ats›n!”
diye olan
hakikatli beyanat›n›z›n aç›k bir tezahürü ve bu ulvî hiz-
metinizin ‹lâhî ve Kur’ânî oldu¤unun parlak bir delili bi-
lerek, bu beraat karar›n›n âlem-i ‹slâm›n ve bahusus bu
millet-i ‹slâmiyenin saadetlerinin bafllang›c› olmas› itiba-
r›yla, baflta bütün varl›¤›yla bu zaferleri bekleyen ve Nur
ailesine reis ve hakikatler deryas›na kaptan tayin edilen
ve zulmet-i küfürle tu¤yan etmifl insanl›¤a hâdî ihsan olu-
nan aziz, sevgili Üstad›m›z ve buna vesile olmakla ehl-i
iman› kendilerine dost ve taraftar eyleyen dindar
âlem-i ‹slâm:
‹slâm âlemi, ‹slâm
dünyas›.
Arfl-› Azam:
en büyük arfl, Al-
lah’›n kat›, Cenab-› Hakk›n kudret
ve saltanat›n›n en büyük dairesi.
aziz:
izzetli, muhterem, sayg›n.
bahusus:
hususiyetle, en çok, he-
le.
beraat:
temize ç›kma; bir dava-
n›n neticesinde suçsuz oldu¤u
anlafl›lma.
beyanat:
aç›klamalar, izahlar.
delâlet:
delil olma, gösterme; ala-
met, iflaret.
delil:
bir davay› ispata yarayan
fley, burhan.
derya:
deniz.
dindar:
dinin emirlerini yerine
getiren.
ehl-i iman:
inananlar, iman sa-
hipleri.
evvel:
önce.
feyz:
ihsan, ba¤›fl, kerem.
hâdi:
hidayet veren, do¤ru yola
ulaflt›ran.
hakikat:
gerçek, esas.
halâskâr:
kurtar›c›.
iade:
geri verme.
ihsan:
ba¤›fllama, ikram etme, lü-
tuf.
1028 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
I
SPARTA
H
AYATI
‹lâhî:
Allah’la ilgili, Cenab-›
Hakka dair.
intiflar:
yay›lma, yayg›nlafl-
ma, neflrolunma.
Kur’ânî:
Kur’ân’a uygun,
Kur’ân’a ait.
mecmua:
toplan›p, biriktiril-
mifl, düzenlenmifl yaz›lar›n
hepsi.
mevzu:
konu.
millet-i ‹slâmiye:
‹slâm mille-
ti.
müfteri:
iftira atan, iftirac›.
muhakeme:
bir dava ile ilgili
taraflar›n hakim huzuruna
ç›kmalar›, duruflma.
münteflir:
neflredilmifl, bas›l-
m›fl ve yay›lm›fl.
reis:
baflkan.
Risale-i Nur:
Nur Risalesi, Be-
diüzzaman Said Nursî’nin
eserlerinin ad›.
saadet:
mutluluk.
serbestiyet:
serbestlik, rahat
ve serbest olma hâli.
sertâc:
bafl tac›.
sîne:
gö¤üs.
tahrikat:
tahrikler.
taraftar:
tarafl›, bir taraf› des-
tekleyen.
tayin:
vazifeye gönderme, bir
ifle yerlefltirme, atama.
teflkil:
oluflturma, flekillendir-
me.
tezahür:
görünme, belirme,
ortaya ç›kma.
tu¤yan:
azma, azg›nl›k, hid-
detlenme.
ulvî:
yüksek, yüce.
vesile:
arac›, vas›ta.
zulmet-i küfür:
küfür karan-
l›¤›, küfürden gelen karanl›k.
1...,1018,1019,1020,1021,1022,1023,1024,1025,1026,1027 1029,1030,1031,1032,1033,1034,1035,1036,1037,1038,...1390
Powered by FlippingBook