Mektubat - page 268

n
Amma,
melâikelerinResul-iEkremAleyhissalâtü
Vesselâmahizmetivegörünmesivecinnîlerinonaiman
veitaati
mütevatirdir, nass-ı kur’ân ve çok ayatla musar-
rahtır.
gazve-i Bedir’de beş bin melâike, nass-ı kur’ân ile, ön-
de, sahabeler gibi ona hizmet edip asker olmuşlar. Hat-
ta o melekler, melâikeler içinde Ashab-ı Bedir gibi şeref
kazanmışlar.
(1)
Şu meselede iki cihet var:
Birisi
: Cin ve melâikenin taifeleri, hayvan ve insanın
taifeleri gibi, vücutları kat’î ve bizimle münasebettar oldu-
ğu, Yirmi dokuzuncu sözde, iki kere iki dört eder dere-
cesinde bir kat’iyetle ispat etmişiz. onların ispatını o sö-
ze havale ederiz.
İkinciCihet
: resul-i ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın
şerefiyle, eser-i mu’cizesi olarak, efrad-ı ümmeti onları
görmek ve konuşmaktır.
İşte, başta Buharî ve İmam-ı Müslim, eimme-i hadis
müttefikan haber veriyorlar ki:
• Bir defa melek, yani Hazret-i Cebrail, beyaz libaslı bir
insan suretinde gelmiş. resul-i ekrem Aleyhissalâtü Ves-
selâm sahabeleri içinde otururken, yanına gitmiş, demiş:
o
¿Én
°ùr
Mp
’r
G Én
en
h o
¿Én
Á
p
’r
G Én
en
h o
?n
Ór
°Sp
’r
G Én
e
Yani, “
İman,İslâm,ih-
sannedir?Tarifet.
aleyhissalâtü vesselâm:
salât ve
selâm onun üzerine olsun.
ashab-ı bedir:
Bedir Savaşında
bulunan Sahabeler.
ayat:
Kur’ân ayetleri, cümleleri.
cihet:
yön, yan, taraf.
cinnî:
cin taifesinden olan.
efrad-ı ümmet:
ümmetin fertleri.
eimme-i hadis:
hadis imamları;
hadis ilminde sözü delil olarak ka-
bul edilen, derin ve geniş bilgi sa-
hibi âlimler.
eser-i mu’cize:
mu’cize eseri.
Gazve-i bedir:
Bedir Savaşı.
havale etmek:
bir işi veya bir şe-
yi başka birine bırakmak, gönder-
mek.
ihsan:
ibadeti ve kulluğu Allah’ı
sanki görüyormuş gibi yerine ge-
tirme.
iman:
inanma, inanç, itikat; İslâm
dinini kabul etme.
kat’î:
kesin, şüphesiz.
kat’iyet:
kat’îlik, kesinlik.
libas:
elbise, kıyafet.
melâike:
melekler.
mesele:
ehemmiyetli, önemli
konu.
musarrah:
açık, apaçık; ayrın-
tılarıyla anlatılmış.
münasebettar:
ilgili, alâkalı.
mütevatir:
yalan söylemekte
birleşmelerini aklın kabul et-
meyeceği bir topluluğun ver-
diği haber, böyle bir toplulu-
ğun senedin başından sonu-
na kadar yine kendileri gibi
bir topluluktan rivayet ettik-
leri sahih hadis.
müttefikan:
ittifak ederek, bir-
leşerek; fikir birliğiyle.
nass-ı kur’ân:
Kur’ân-ı Ke-
rîm’in açık ve kesin hükmü.
Resul-i ekrem:
çok cömert,
kerim ve Allah’ın insanlara bir
elçisi olan Hz. Muhammed.
Sahabe:
Peygamberimiz Hz.
Muhammed’in mübarek yü-
zünü görmekle şereflenen ve
onun sohbetlerine katılan
mü’min kimse.
suret:
şekil, biçim; görünüş,
kılık.
şeref:
manevî büyüklük, yü-
celik.
taife:
topluluk.
vücut:
varlık, var olma.
o
n
d
okuzuncu
m
ekTup
| 268 | Mektubat
1.
Buharî, 7:242.
1...,258,259,260,261,262,263,264,265,266,267 269,270,271,272,273,274,275,276,277,278,...1086
Powered by FlippingBook