Söndürmeyekalkmıştıasırlardoluküffar,
KahreylediherhepsiniolHazret-iKahhâr.
Hepsönmüşasırlar,yanıyorsönmedenol,
Tarihesorun,kimdironur,hemkimmişmenfur?
Alnındayanannur-iMuhammeddîHalîl’in,
Yetmezdigücübakmayaherçeşm-ialîlin.
GörseydiResulünogüzelnurunuNemrud,
Yakmazdıodem,nârınıolkâfir-imatrud.
Birsivrisineköldürüyoroşâh-ıcihânı,
AtmıştıHalîl’iâteşeçünküocanî.
BirperdeaçıpsöylediHakgizlikelâmdan,
Olâteşebahseyledihemberdüselâmdan.
“DostumveResulümyüceİbrahim’i,eynâr,
Atâdetini,yakmabugün,senonuzinhâr!”BirgizlihitapgeldideoldemyineHaktan
Birabd-imükerremdahikurtuldubıçaktan.
OlnurdaniçinYunus’uhıfzeylediolhut,
OlnurilekahreyledihemkavminiolLût.
Olhüsn-icemal,eylediâlemlerihayran,
Nerdenonubulmuş,acabaYusuf-iKen’an?
Hikmetnedir,oldertleresabreylediEyyub?
Hemsırrınedir,YusufiçinağladıYakub?
Öldükçe,dirildikçenedenduymadıbirhis?
Olnamlınebî,şanlışehitHazret-iCercis.
âdet:
görenek, usul, alışkanlık.
âlem:
dünya, cihan.
asr:
yüzyıl.
bahis:
bahseden, araştıran, anla-
tan.
berd:
soğuk, soğukluk.
cani:
cinayet işlemiş, kimse.
çeşm-i alil:
ağlayan yaralı göz.
| 206 | Emirdağ Lâhikası – ı
dem:
an, vakit, saat, zaman.
hıfz:
saklama, koruma, muha-
faza etme.
hikmet:
İlahî gaye, yüksek
bilgi.
hitap:
söylem.
hut:
büyük balık.
hüsn-i cemal:
yüz güzelliği, ki-
şinin kendi güzelliği.
kahhar:
kahreden, kudret ve
kuvvet sahibi, Allah.
kahir:
üstün gelerek mah-
vetme, üstün gelerek helâk
etme, batırma, ezme.
kavim:
millet; aralarında dil,
âdet, örf, kültür birliği olan in-
san topluluğu.
kelâm:
söz, konuşma.
küffar:
kâfirler, hak dini, İslâ-
miyet’i inkâr edenler.
menfur:
kendisinden nefret
edilen, sevilmeyen, iğrenç.
nâr:
ateş; Cehennem.
nebi:
kendisine kitap indiril-
memiş peygamber.
nur-i muhammedî:
Hz. Mu-
hammed’in nuru, ışığı.
resul:
Allah’ın elçisi, peygam-
ber.
sır:
gizlenen gerçek, saklanan
bilgi.
şah-ı cihan:
dünya şahı, cihan
padişahı.
şehit:
Allah’ın ve yüce dininin
adını yüceltme uğrunda canını
feda ederek savaşta vurulup
ölen Müslüman.
zinhar:
sakın, asla, kat’iyen,
olmaya, aman!.