-Y-
YAKUB (
AS
):
Hz. İbrahim’in (
AS
) oğlu Hz. İshak’ın (
AS
) oğludur. Kenan bölgesine peygamber olarak
gönderilmiştir. Hz. Yusuf’un (
AS
) babasıdır. Lakabı İsrail olduğundan onun soyundan gelenlere
İsrailoğulları denilmiştir. Büyük oğlunun adı Yehud olduğundan bunlara Yahudi denilmiştir. Hz. Yakub
(
AS
) uzun bir ayrılıktan sonra ömrünün son zamanlarını, Mısır azizi olan oğlu Hz. Yusuf’un (
AS
) yanına
giderek Mısır’da geçirmiştir. Vefat ettikten sonra, babası Hz. İshak’ın (
AS
) Şam yakınlarında bulunan
kabrinin yanına defnedilmiştir. Kur’ân-ı Kerim’de Yusuf Suresinde, onun şefkatinden kaynaklanan
hissiyatı en parlak hakikat olarak nazar-ı dikkate verilmiş ve kendisinden övgüyle bahsedilmiştir.
YAHYA:
Hz. Zekeriya’nın (
AS
) oğlu olan Hz. Yahya (
AS
), Kur’an-ı Kerim’de adı geçen ve İsrailoğullarına
gönderilen peygamberlerdendir. Önceleri Tevrat’a göre amel eden Hz. Yahya (
AS
), İncil gelince İncil’e
göre amel etmeye başlamıştır. Hz. Yahya’yı Tevrat’a göre amel etmediği için şehit etmişlerdir.
YE’CÜC-ME’CÜC:
Kur’ân ve hadislerde kıyamete yakın zamanda çıkacağı belirtilen, ortalığı fitne,
fesat ve anarşiye boğacak olan kısa boylu çapulcu iki kavmin adıdır.
YUNUS (
AS
):
Kur’ân-ı Kerîm’de adı geçen Hz. Yunus (
AS
) İsrailoğullarına gönderilen
peygamberlerdendir. Musul yakınlarında bulunan Ninova halkına peygamber olarak gönderilmiştir.
Yunus İbni Metta adıyla meşhur olan Yunus (
AS
), kendisini balık yuttuğundan dolayı Kur’ân-ı Kerîm’de
Zennun ve Sahib-i Hut ünvanlarıyla zikredilir. Otuz yaşlarında peygamber olarak görevlendirilen Hz.
Yunus (
AS
), halkını otuz üç sene hakka davet etmiş, ancak kendisine sadece iki kişi iman etmiştir. O da
şehri terk edince, halkı gelecek bir azaptan korkup kendisine iman etmişlerdir. Hz. Yunus da tekrar
geri dönerek irşada devam etmiştir.
YUSUF (
AS
):
Hz. Yusuf, Hz. Yakup’un en küçük oğludur. Hz. Yakup’un (
AS
) on iki oğlu vardı. En
küçükleri ve en güzelleri Hz. Yusuf olması nedeniyle, babasının ona karşı daha fazla bir şefkati ve
sevgisi vardı. Kardeşleri babalarının ona karşı aşırı şefkati ve sevgisini kıskanarak, bir yolunu bulup onu
Kenan bölgesinde bir kuyuya attılar. O civardan geçen bir kervan tarafından kuyudan çıkartılan Hz.
Yusuf (
AS
) Mısır’a götürüldü ve Mısır Azizine satıldı. Yaşının ilerlemesiyle güzelliği artan ve bütün
dikkatleri üzerine toplayan Hz. Yusuf (
AS
), Mısır Azizinin eşi Züleyha’nın iftirasına uğrayarak hapse atıldı.
Bir müddet hapiste kaldı ve orada iken kendisine peygamberlik verildi. Hapiste kaldığı esnada gece
gündüzün birbirinden fark edilememesi nedeniyle namaz vakitlerinin tayininde güçlük çekiyordu. İlk
saat onun tarafından Mısır zindanlarında icat edilmişti. Mısır hükümdarının bir rüyasını güzel bir şekilde
tabir ettiği için zindandan çıkarılmasına emir verildi. Hz. Yusuf ise suçsuzluğunun ispat edilmesinden
sonra bu davete icabet edeceğini bildirdi. Suçsuz olduğu 12 sene zindan hayatı sonunda böylece
anlaşılmış oldu. Mısır Azizinin ölümü sebebiyle iyice çıkmaza giren maliye işlerine, hükümdar tarafından
görevlendirildi ve Züleyha ile nikâhı yapıldı. Mısır Azizliği sırasında Kenan’da bulunan babası Hz. Yakup
ve kardeşlerini Mısır’a getirtti ve oraya yerleşmelerini sağladı. Hz. Yusuf (
AS
) 120 yaşında iken vefat etti.
Hz. Yusuf (
AS
) dünya saltanatına erişmiş; anne, baba ve kardeşlerine tekrar kavuşmuş olduğu saadetli
bir durumda iken ölümünü istemesi sebebiyle, Kur’ân-ı Kerîm’de övgüyle ve sıddıkıyet ünvanıyla yad
edilmiştir.
-Z-
ZEMBİLLİ ALİ EFENDİ (?-1525):
Risale-i Nur’da cin ve insin şeyhülislâmı olarak zikredilen (Şualar,
335.) Zembilli Ali Cemali Efendi, Karaman’da doğmuştur. Kaynaklarda doğum tarihi hakkında yeterince
bilgi verilmemektedir. II. Bayezit, I. Selim ve I. Süleyman zamanlarında şeyhülislâmlık yapan Ali Cemali
Efendi, padişahın sınırsız yetkilerini dinin adalet anlayışı çerçevesinde sınırlamasıyla tanınmıştır. 1503
yılında başladığı şeyhülislâmlık görevini vefatına kadar devam ettirdi. Yavuz Sultan Selim, saltanatı
boyunca onu makamında tuttu. Dengeli ve temkinli tavırlarıyla Yavuz Sultan Selim’in birçok haksız ve
yersiz hatasını önledi. Kaynaklar, Ali Cemali Efendi’nin fikirlerini müdafaa konusunda pervasızlığı,
Ş
AHIS
B
İLGİLERİ
| 652 | BARLA LÂHİKASI