622 yılında Mekke’den göç etmek zorunda kaldığı, 300 km kuzeydeki kent. Peygamber Efendimizin
mübarek kabr-i şerifi, Mescid-i Nebevî diye bilinen Peygamber mescidi Medine’de ve binlerce Sahabenin
defnedildiği Cennetü’l-Baki mezarlığı da bu şehirdedir.
MEKKE:
Arabistan’da Kâbe’nin bulunduğu, Hz. Peygamberin (
ASM
) doğduğu mukaddes şehir. Mekke-i
Mükerreme diye de anılır.
MISIR:
Mısır Arap Cumhuriyeti Kuzey Afrika'nın en kalabalık ülkesidir. Nüfusun büyük bir bölümü
Nil Nehri boyunca yerleşmiştir. Asya kıtasında yer alan bölümü Sina Yarımadası ile birlikte 1.020.000
km'lik bir yüzölçüme sahiptir. Batıda Libya, güneyde Sudan ve kuzeydoğuda Filistin ve İsrail'le kara
sınırı bulunmaktadır. Mısır'ın kuzeyde Akdeniz'e, doğuda Kızıldeniz'e kıyısı bulunmaktadır. Mısır antik
medeniyetiyle ünlü bir ülkedir ve dünyanın en çok ilgi çeken tarihsel anıtları yine buradadır. Gize
Pramitleri, Karnak Tapınağı ve Krallar Vadisi en önemli tarihsel anıtlardır. Özellikle Şeyhülislâm merhum
Mustafa Sabri Efendi, Mısır’da Risale-i Nur’a sahip çıkmış ve el-Ezher Üniversitesine tanıtmıştır.
-N-
NİL:
Mısır’dan geçip Akdeniz’e dökülen meşhur büyük nehir. Mısır’a hayat verdiği söylenir. Ayrıca
dünyanın en uzun nehridir (6.695 km).
NURS KÖYÜ:
Bitlis iline bağlı Hizan ilçesinin İsparit nahiyesine bağlıdır. Nurs köyünün şimdiki resmî
adı Kepirli’dir. Üstat Bediüzzaman Said Nursî bu köyde dünyaya gelmiştir. Bu köyle ilgili Risale-i Nur’da
çeşitli yerlerde bilgiler mevcuttur.
-R-
RAVZA-İ MUTAHHARA:
Ravza, bahçe ve cennet anlamlarına gelir. Ravza-i Mutahhara
“Peygamber Efendimizin (
ASM
) defnedildiği yer” demektir. Genel anlamı itibarıyla çoğu zaman “Mescid-i
Nebî” kastedilir. Özel manasıyla “Mescid-i Nebî’nin içinde yer alan Hz. Peygamberin (
ASM
) kabr-i
saadetleriyle minber-i şerif arasında kalan kısım” demektir. Burası 10 metre genişliğinde ve 20 metre
uzunluğunda 200 metrekarelik bir alandır. Bu alanın fazileti ile ilgili olarak Resul-i Ekrem (
ASM
) şöyle
buyurur: “Evimle minberim arası, Cennet bahçelerinden bir bahçedir.”
-S-
SEDD-İ ZÜLKARNEYN:
Allah’ın kendisine hikmet ve kudret verdiği bir zat olan Zülkarneyn’in
peygamber olup olmadığı hususu tartışmalıdır. Bazı müfessirlere göre Zülkarneyn, Yemen
padişahlarından birisidir. Kur’ân’da Kehf Suresinde Zülkarneyn ile ilgili olarak, şarktan garba hâkim
olduğu ve mazlum milletleri, zalim kavimlerin tecavüzlerinden korumak için bir set inşa ettiği ifade
edilmektedir. Bazı müfessirler Zülkarneyn’in yaptığı seddin Azerbaycan ile Ermenistan arasında
olduğunu ve Tatarların hücumundan korumak için inşa edildiğini; bazıları ise bunun Çin Seddi olduğunu
ve Moğollara karşı yapıldığını söylemektedir. Kesin olan husus ise; Ye’cüc ve Me’cüc denilen ve
yeryüzünde fesat çıkaran topluluklara karşı Zülkarneyn tarafından bir seddin inşa edilmiş olduğudur.
-Ş-
ŞAM:
Suriye’nin başşehri olan Şam’ın eski adı Dımışk’tır. Müslümanların fethetmesiyle birlikte uzun
yıllar İslam dini ve devletinin merkezi konumuna yükselmiş; Emeviler devrinde hilâfetin merkezi
olmuştur. Üstat Bediüzzaman Said Nursî otuz beş yaşında iken buraya gelmiş ve Şam ulemasının da
hazır bulunduğu on bin kişiye Emeviye Camiinde bir hutbe vermiştir. Bu hutbe büyük yankı uyandırmış,
daha sonra tercüme edilerek Hutbe-i Şamiye adı altında Türkçe olarak yayınlanmıştır.
-V-
VAN:
Türkiye'nin Doğu Anadolu bölgesinin Yukarı Murat-Van bölümündeki Van Gölü kapalı
havzasındadır. Kuzeyden Ağrı'nın Doğubeyazıt, Diyadin ve Hamur ilçeleri; Güneyden Siirt'in Pervari;
Şırnak'ın Beytüşşebap, Hakkari'nin merkez ve Yüksekova ilçeleri ile çevrilidir. Doğusunda ise İran devlet
sınırı yer alır. Yüzölçümü 19.069 km2 dir. Van merkez ilçesinin yüzölçümü 2.289 km2, ilin gerçek alanı
toplam 21.823 m’dir. Van, Doğu Anadolu bölgesinin volkanik dağlarla kaplı çukur kesiminde bulunan
Van Gölünün doğu kıyısına 5 km uzaklıkta hafif eğimli bir alan üzerine kuruludur. Ortalama yüksekliği
1725 m.'dir. Türkiye'nin en büyük gölü olan ve bir bölümü Van ilinde kalan Van Gölü, bu dağlık bölümün
ortasında yüksek dağlarla çevrelenmiş bir çöküntü durumundadır.
Y
ER
B
İLGİLERİ
| 660 | BARLA LÂHİKASI