Üç Aylar; bizim için çok kıymetli ve çok sevaplı aylardır. Bunlar; Recep, Şaban, Ramazan’dır.  Bu ayların içinde çok güzel geceler vardır. Regaib Gecesi, Miraç Gecesi, Berat Gecesi, Kadir Gecesi gibi.

Biz de bu çok değerli Üç Aylar’a kavuşmuş bulunuyoruz. Yapmış olduğumuz iyilik ve sevapların karşılığı normal zamanda bir ise, içinde bulunduğumuz Recep ayında yüzden fazladır. Şaban ayında ise üç yüzden fazladır. Ramazan ayında ise bine çıkar. Ramazan ayının Cuma gecelerinde binlere, Kadir Gecesi’nde ise otuz bine çıkar. Peki,  Allah bu kadar sevabı neden veriyor?

Allah’ın bize olan sevgisi, şefkati o kadar fazla ki, bizim hatalarımızı affetmek ve bizleri Cennetine almak istiyor. Bunun için, bu özel günleri vesile yapıyor. Meselâ bir padişahın, her sene bazı günleri halkı için bayram yaptığını düşünelim. Bu bayramda, tüm halkına davetler verdiğini, hediyeler dağıttığını, ikramlarda bulunduğunu hayal edelim. İşte bizim Rabbimiz de bize bu aylarda bol bol sevaplar veriyor, affediyor, huzuruna davet ediyor. Eğer biz bu ayları iyi değerlendirebilirsek bize seksen sene ibadetle geçen bir ömür sevabı kazandırıyor. 

Üç Aylar, aynı zamanda manevî havayı temizler. Bazen, duman ve zehirli gazların havayı kirlettiği gibi, içinde yaşadığımız hayat da kötülüklerle mânen kirlenir. Üç Aylar’ın gelmesiyle, bu hava yeniden temizlenir. 

Bu üç önemli ay, tıpkı üç basamak gibidir çocuklar. Biz, birinci basamak olan Recep ayındayız. Allah’a daha çok yaklaşmak, O’nu daha iyi tanımak için bu bir fırsattır. Sonra ikinci basamak olan Şaban ayı gelecek. Son basamak olarak da, bizi kulluğun zirvesine çıkaracak olan Ramazan ayı gelecek. 

Peygamber Efendimiz (asm) Recep ayına girdiği zaman şu duayı okurmuş. Haydi biz de okuyalım: “Allahümme bârik lenâ fî Recebe ve Şaban. Ve belliğnâ Ramazan.” Anlamı: Ey Rabbim, Recep ve Şaban aylarını bizim için mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır. (Amin)