Türkiye önce 15 gün süren yangınlar, ardından Kastamonu ve Sinop’ta yaşanan sel felâketi ile karşı karşıya kaldı.
Geçen yılın Mart ayı itibariyle de koronavirüs salgını ile mücadele ediliyor. Yangınlarda, yangın söndürme uçaklarının eksikliği, selde de tedbirsizlik ve ihmaller konuşulurken birçok milletvekili Meclis’in olağanüstü toplanmasını istedi, ama Meclis toplanamadı.
17 Temmuz’dan beri tatilde olan Meclis 1 Ekim’e kadar da tatiline devam edecek. Tatil devam ederken siyaset tatil yapmıyor.
Bir süreden beri iktidar hem yeni anayasa hem de Seçim ve Siyasî Partiler kanunlarıyla ilgili çalışmalarını sürdürüyor. AKP’de Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, MHP’de ise Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız başkanlığında yapılan çalışmalar genel başkanlara sunuldu. Nihaî şeklini Erdoğan ve Bahçeli verecek.
Seçim Yasası’nda yapılacak en önemli değişikliğin seçim barajının yüzde 5’e indirilmesi olduğu söyleniyor. AKP kanadı başta barajı yüzde 7 derken, MHP’nin yüzde 5 barajı olmasını istediği, neticede barajın yüzde 5’e indirilmesinde anlaşıldığı ifade ediliyor. 12 Eylül’ün ürünü olan yüzde 10 barajının “tarihe karışacağı” müjde olarak sunulurken, 19 senedir AKP’nin tek parti iktidarında bugüne kadar neden indirilmediği sorusu da cevap bekliyor…
Seçimlere girmek için siyasî partilerin büyük kongresini yapması, Türkiye genelinde teşkilâtlanması ve Meclis’te grubunun bulunması şartı aranması zorunluluğunun yapılacak değişiklikle kaldırılacağı söyleniyor. MHP, ittifak için baraj getirilmesini istediği, bunun da yüzde 10 olması istediği konuşuluyor. Daraltılmış bölge iki partinin tekliflerinde olduğu, ancak dar bölge seçim sisteminin ise değişiklikte olmadığı da kulislere yansıyor.
***
ANKETLER NE DİYOR?
AKP ve MHP’de bu çalışmalar yapılırken anket şirketleri de seçmenin nabzını tutuyor. En son olarak MAK danışmanlık, seçmen sayısının yüzde 10’unu karşılayan 5.700 kişi ile yaptığı bir anketi yayınladı. 5-14 Ağustos arasında yapılan ankette çarpıcı sonuçlar göze çarpıyor.
En son seçimde oy verdiği partiye oy vermeyeceklerin oranı yüzde 50’leri buluyor. Ankete göre AKP’nin oy oranı yüzde 31.41, MHP’nin oyu ise 7.03. Kararsızlar dağıtıldığında bu oran AKP’nin yüzde 33.9, MHP’nin oy oranı ise 7.71… Bir başka deyişle Cumhur İttifakı’nın oy oranı yüzde 41.6 çıkıyor. Yani yüzde 50’nin çok altında…
(Başka anketlerde bu oy oranlarının yüzde 5 ile 7 puan altında çıktığını da not düşelim.)
Millet İttifakı’nı oluşturan dört parti (CHP, İYİ Parti, DP ve SP’nin oy oranı ise yüzde 40’lar seviyesinde… Bir de DEVA, Gelecek gibi yeni kurulan partiler ile HDP’nin oy oranları var. Bu partilerin toplam oy oranları da ankete göre yüzde 20 civarında çıkıyor.
***
ERKEN SEÇİM OLUR MU?
Yangın ve sel felâketleri sebebiyle muhalefetin “erken seçim” talepleri biraz geri plana itilmiş gözükse de Meclis’in çalışmaya başlaması ile erken seçiminin tekrar konuşulmaya başlayacağına şüphe yok. İktidar seçimlerin normal vaktinde (Haziran 2023) yapılacağını söylemeye devam ediyor. Muhalefet ise en erken tarihte yapılmasını istiyor.
Eğer seçim ve siyasî partiler kanunu değişiklikleri Meclis’in açılacağı Ekim’de gündeme gelir ve bu ay içinde Meclis’ten geçerse şu anki kanunlara göre bir seneden önce seçim yapılamaz. (Tabiî kanun değişikliği olmazsa) Bu durumda seçimin en erken 2022 Kasım ayında yapılma ihtimali var. Yani normal zamanından yaklaşık 6-7 ay önce…
***
ASIL TARTIŞMA TEKRAR ADAY OLUNABİLİR Mİ?
Meclis açılması ile gündem bu kanun değişikliği ile yapılacak tartışmalara kilitlenecek. Ancak, Erdoğan’ın üçüncü kez aday olup olmayacağına dair tartışmalar seçim ve siyasî partiler kanunlarından daha fazla konuşulacak gibi görülüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimleri için çeşitli senaryolar şimdiden konuşulmaya başlandı.
Anayasa da “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” maddesi mevcut. Erdoğan iki sefer milletin oyuyla geçildi. Bazı hukukçular bu maddeye göre üçüncü defa aday olamayacağını söylüyor. İktidar kanadı ise “İkinci seçim yeni sisteme göre yapıldı, bir defa daha aday olabilir” görüşünü savunuyor.
Cumhur İttifakı ortağı Bahçeli’nin aylar önce “adayımız muhterem Recep Tayyip Erdoğan’dır” çıkışında bulunduğu düşünülürse YSK’nın bu yönde alacağı bir karardan sonra nasıl bir davranış sergileyeceği de şimdiden merak ediliyor.
***
TEK İSTİSNA…
Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına üçüncü kez aday olabilmesinin önünde tek istisna ve tartışmalarının önüne geçilmesinin tek yolu seçim tarihinin erkene alınması olarak görülüyor. Anayasaya göre o zaman tekrar aday olabiliyor.
Gerçi AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, “Seçime gidilmesi halinde Sayın Cumhurbaşkanımız kendi siyasî hayatını, siyasî ömrünü de bir anlamda azaltmış oluyor” demişti, ama 4.5 yıl yapmış (erken seçim Kasım 2022’de yapılırsa) olacak, bir de tekrar seçilirse 5 sene daha cumhurbaşkanı olacak yani siyasî ömrünü de arttırmış olacak. Bunu da hesaba katmak lâzım. Tabiî aday olur tekrar seçilirse…
Espri bir yana, Meclis’in açılmasıyla seçim ve siyasî partiler kanunları tartışılırken bu mesele daha çok tartışılacak ve yeni argümanlar ortaya çıkacak. Biz şimdiden tartışmaya küçük bir kapı açmış olalım…