Ölümü çok yakından hissettiğimiz günleri yaşamaktayız.
Hayat kadar gerçek olan ölüme ne kadar uzak yaşadığımızı şimdilerde daha iyi anlıyoruz. Son yaşanan deprem hadisesiyle epey sarsıldık. Ne büyük bir nimetmiş yaşamak anladık. Sıcak evlerimizde rahat rahat uyumak. Yeni bir güne uyanmak. Sevdiklerimize doya doya bakmak. Ne büyük bir nimetmiş meğer yaşamak. İnsan unutuyor. Arada hatırlamak gerekiyor.
Şimdi ziyadesiyle hatırladık. Hadiseyi uzaklardan duyduğumuz kadarıyla bile sarsıldık. Hiç tanımadığımız insanların yaşadığı bu elim olay karşısında büyük üzüntü içerisindeyiz. Vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılara sabır ve şifalar diliyoruz. İnşallah hep birlikte bu zorlu günleri aşacağız.
99 depremini yaşarken küçük olduğum için fazla bir şey anlamamıştım. Yine de unutamadığım durumlar vardı. Herkes panik halinde canı derdindeydi. Zaman geçiyor yaralar bir nebze olsun sarılıyor. Ama hiçbir dersin çıkarılmaması insanı daha da üzüyor. Bu deprem maddi manevi çok zarar verdi. Ne kadar uzak olsak da manen hissettik. Enkaz altında kalan onca insan oldu. Kimisi çıktı sevindik. Kimisi çıkamadı. Kime üzülelim bilemiyorum… Ölen kızının elini bırakmayan babaya mı… Bebeğini doğurduktan sonra ölen anneye mi… Anasız babasız kalan yavrucuklara mı… Yıllar öncesinde ölen annenin çocuklarını kurtarmak için feryat etmesine mi… Enkazda kalan onca insana mı… Bilemiyorum ama bizim de yüreklerimiz enkaz altında. Bu yarayı sarmak zaman alacak. Bunun için birlik ve beraberliğe fazlasıyla ihtiyacımız var.
Tek tesellimiz ise gidenlerin çok daha güzel bir yere gittiği. Şehadet şerbetini içtiler inşaallah. Kalanlar olarak bizim de çok iyi dersler çıkarmamız gerekiyor. Ölüm mukadderat hazırlıklı olalım. Bu hadiseyi hiç unutmayalım.
Kader deyip geçmek de doğru olmuyor. Ama depremin de bir hikmeti, bir vazifesi var. İmtihan dünyası elbet kimsenin hakkı kimsede kalmayacak. Masumlar için kurtuluş, zalimler için yok oluş olacak. Bu dünyada sorulamayan hesaplar ahirette sorulacak. Hesap orada daha çetin olacak. Masumlar hiç korkmasın. Zulmü devam ettirenler, günahları açıktan işleyenler, betondan demirden çalanlar utansın. Gün gelecek asıl mahkeme kurulacak. İşte o zaman yüreklerimiz enkazdan kurtulacak. Yeter ki inancımızı bozmayalım.
İyi ki iman var, iyi ki ahiret var.
“Zâlim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp, buradan göçüp gidiyorlar. Demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor.”