Devletin resmî ajansı iyi etmiş ve “Boğaz’ın ilk gerdanlığı” olan “Boğaziçi Köprüsü”nün hizmete açılmasının 51.’inci yılını anlatan bir haber yayınlamış.
“Boğaz’ın ilk gerdanlığı 51 yıldır kıtaları birbirine bağlıyor” başlıklı haberin ‘özet’i de şöyle: “Hizmete 30 Ekim 1973’te açılan ve 51 yıldır Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nü günlük ortalama 190 bin araç kullanıyor.” (aa.com.tr, 30 Ekim 2024)
Haber şöyle devam etmiş: “Tarihî, siyasi, ticari ve kültürel değerini yüzyıllardır koruyan İstanbul’un iki yakasını bir araya getirme fikri, milattan önceye kadar uzanıyor. Söz konusu coğrafyada hüküm süren medeniyetlerin en büyük hayallerinden biri, iki kıtanın bir araya getirilmesiydi. (...) 1950’lerde Demokrat Parti hükümetinin isteğiyle Boğaz Köprüsü konusunun incelenmesi için İstanbul Belediyesi, Karayolları Genel Müdürlüğü ve İTÜ ilgililerinden oluşan bir komite kuruldu. Komitenin, konunun uzman bir firmaya incelettirilmesi önerisiyle Karayolları Genel Müdürlüğü, ABD’li bir firmadan teklif istemiş ancak mali ve yönetsel zorluklar nedeniyle proje uygulanamamıştı.
“İstanbul’un 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra hızlı bir kentleşme sürecine girmesi, yerleşim yerlerinin büyümesi, göç dalgaları ve trafiğin artmasıyla Boğaz’da köprülerin yapılması için ilk adımlar atıldı. İki kıtanın birbirine bağlanması için yapılacak köprü için hazırlanan proje kabul edildi. Yapımını İngiliz ve Alman firmaların üstlendiği Boğaziçi Köprüsü’nün inşasına, Şubat 1970’de Beylerbeyi ayak sahasında yapılan törenle başlandı. (...) Boğaziçi Köprüsü, yaklaşık 3 yıl 8 ayda tamamlanırken, köprünün yapımı için ödenen rakam 23 milyon 213 bin 666 dolar (dönemin rakamlarıyla 191 milyon 785 bin 265 lira) oldu. Megakentin iki yakasını birbirine bağlayan ilk köprü olan ve yapımı öncesinde büyük tartışmalar yaşanan Boğaziçi Köprüsü, tamamlanmasının ardından Cumhuriyet’in 50. yıl dönümünde, 29 Ekim’den bir gün sonra, 30 Ekim 1973’te dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk tarafından açıldı. (...)
“İlk yılında günde ortalama 24 bin araca hizmet veren köprü, 15 yıl boyunca İstanbul’un iki yakası arasında kara ulaşımını sağlayan tek bağlantı yolu olma görevini sürdürdü. Köprü bu görevi, 1988’den itibaren Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, 26 Ağustos 2016’dan itibaren Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve 20 Aralık 2016’dan bu yana da Avrasya Tüneli ile paylaşmaya başladı. Bugüne kadar yüz milyonlarca aracın geçişini sağlayan köprü, İstanbul ulaşımının çok önemli bir halkası olma özelliği taşıyor ve megakentin trafik yükünü azaltma konusunda büyük rol oynuyor. Köprüyü günlük ortalama 190 binden fazla araç kullanıyor.”
Boğaziçi Köprüsü’nün temelinin atıldığı tarih, Yeni Asya okuyucuları için de ayrıca önemlidir. Çünkü 21 Şubat 1970’de ilk sayısı yayınlanan Yeni Asya’nın manşet haberi budur. “Avrupa Asya’ya bağlanıyor” üst başlığıyla verilen manşet haberinin başlığı, “Boğaz köprüsünün temeli atıldı” şeklindedir. Haberde ayrıca, “Başvekil Demirel”in, “Evvela şurasını belirtelim ki boğaz köprüsü lüks ve gösteriş mahiyetinde değildir” dediği belirtilmiş.
Peki bu “güzel haber”i hazırlayan ‘devletin resmi ajansı’ niçin bir satır olsun bu köprünün temelini atan isimden bahsetmemiş? Başka köprülerin hikâyesi anlatılırken ‘temelini atan’dan bahsetmiyorlar mı? Değerlendirmeyi kamuoyu yapsın...