"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

AB üyeliği milletin hakkı

Faruk ÇAKIR
12 Mayıs 2017, Cuma
Türkiye’nin Avrupa Birliği ile yaptığı görüşmelerin normal seyrinde devam etmemesi, akamete uğraması ve gerginlikler ortaya ciddî bir fatura çıkarıyor.

İşin bu noktalara gelmesindeki bütün kabahat AB’de ve yöneticilerinde olmuş olsa bile faturayı Türkiye ödüyor, milletimiz ödüyor.

AB ile ilişkilerin inişli ve çıkışlı olduğuna son delil, 9 Mayıs Avrupa Günü mesajlarına yansıdı. Meselâ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Mayıs Avrupa Günü mesajında şöyle demiş: “Aşırı sağ partiler, Avrupa’nın sosyo-politik hayatını esir alıyor. Avrupa’da yükselen bu tür eğilimler ve politikalar, aynı zamanda Türkiye-AB ilişkilerini de zehirliyor. Tarihî, coğrafî ve kültürel olarak yüzyıllardır Avrupa’nın bir parçası olan ülkemiz, stratejik hedef olarak gördüğü AB üyelik sürecini, karşılıklı saygı, eşitlik ve kazan-kazan anlayışı çerçevesinde devam ettirmek arzusundadır.” (milliyet.com.tr, 9 Mayıs 2017)

Türkiye, AB üyeliğini haklı olarak stratejik hedef olarak görüyorsa, çok daha dikkatli, çok daha itinalı, çok daha diplomatik hareket etmesi gerekmez mi? Bugün sokağa çıkıp vatandaşa sorulsa, “AB bizi istemiyor. Biz de üye olmak istemiyoruz” demez mi? Vatandaşa bunu söyleten idarecilerin istikrarsız AB tavrı değil mi?

Bakınız, düne kadar SSCB üyesi olan Ukrayna bile AB üyeliği sürecinde hızla yol almış durumda. Yapılan açıklamalara göre AB’ye, Schengen bölgesine seyahat edecek Ukrayna vatandaşları vizeden muaf tutulacak. 

İlgili haber şöyle: “Avrupa Birliği (AB) Konseyi, Schengen bölgesine seyahat edecek Ukrayna vatandaşları için vize zorunluluğunun kaldırılmasını onayladı. Ukrayna vatandaşlarına vizesiz Avrupa imkânı getiren düzenleme AB üyesi ülkelerden onay aldı. Yeni düzenlemeye göre, biyometrik pasaport sahibi tüm Ukrayna vatandaşları, turistik, iş amaçlı veya aile ziyareti olmak üzere her türlü ziyaretlerinde vizeden muaf tutulacak ve Schengen ülkelerinde 90 gün kalabilecek. AB Dönem Başkanı Malta’nın İçişleri Bakanı Carmelo Abela, yaptığı açıklamada, kararın Kiev yönetiminin göç, kamu düzeni, güvenlik, dış ilişkiler ve temel haklar gibi alanlarda reformları hayata geçirmesinin ardından alındığını belirtti. Ukraynalı yetkililerin başından bu yana yolsuzlukla mücadeleyi öncelikli bir konu olarak ele almaya bağlı kaldığını, sınır yönetimi ve ayrımcılıkla mücadele alanlarında önemli reformlar yaptığını kaydeden AB Komisyonunun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopulos ise, “Ukrayna, uzun bir yol kat etti ve bugün ödüllendirildi” dedi. (AA, 11 Mayıs 2017)

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci de, Ukrayna’nın Avrupa Birliği’ne vizesiz seyahatinin önünün açılmasıyla ilgili olarak, “Türkiye’nin AB’ye tam üyelik sürecinde bizden çok çok sonra gelip de bizim önümüze geçen bütün ülkeleri tebrik ediyoruz. AB’yi de bu başarısından dolayı kutluyoruz” şeklinde konuşmuş. (AA, 11 Mayıs 2017)

Biz de tebrik edelim, ama keşke Türkiye, milletin de menfaatine olan reformaları yapıp benzer tebrikleri alabilmiş olsaydı. Avrupa Birliği nazarında mutlaka Ukrayna ile Türkiye arasında fark vardır, ama bütün bunlar ülkemizin AB’ye üye olmasının önünde engel teşkil etmemeli.

Daha âdil, daha zengin, daha huzurlu bir Türkiye’de yaşamak milletin hakkı. Bu hak yerine gelmeli vesselâm.

Okunma Sayısı: 3357
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali Tam

    12.5.2017 22:32:25

    Türkiye'nin AB üyesi olmasini istemeyen menfi ikinci Avrupa ile ikinci Türkiye kankadir, akli, fikri, fitne fesatta, kötülükte aynidir. Birinci Avrupa ve Birinci Türkiye ise müsbet düsünce ve seciyelerle yüklü hak hukuk adalet ve demokraside ayni hedefe sahiptir. Biz Risale-i Nur sayesinde Kur'an'in hidayet ve sirat-i müstakim rehberligi bu kisim tarafindan benimsenip hayat düstürlari yapildigi kanaatindeyiz. Hedefimiz de budur.

  • Özcan Erkiş

    12.5.2017 18:40:47

    İkinci mühim sual de milletin hakkı olan ve millete pek çok menfaati bulunan AB meselesinde, millete rağmen AB'ye âdeta girmemek için türlü türlü bahaneler üreten Siyasal İslâmcı iktidarın gayesi nedir? Hür ve medeni ve demokrat bir dünyanın üyesi olmak, adalet, hürriyet, hukuk, meşveret, Meclisin şahsı manevisinin ve demokrasinin kâmil mânâda uygulandığı dünya standartlarında bir ülkede yaşamayı bu millet hak etmiyor mu? Cevabınız 'evet' ise AB'ye 'hayır 'demenin makul ve mantıklı gerekçesi nedir? İktidar, Avrupa düşmanlığı yahut hamasi nutuk yerine, kamuoyuna tatmin edici gerekçeler sunmak zorundadır. "Ben yahut biz istemiyoruz!" demek "millete rağmen"demektir. Demokratik hukuk devletinde yâni hakimiyet - i millet esas değil mi? Hem evrensel, temel, insanî hak ve hürriyetler, birilerinin bize vereceği lütuflar değil ki gayrın zorlaması ve müdahalesi ve icbârı ile verilsin. Hele bunlar iktidar eliyle dağıtılan ulufe nev'inden şeyler de değil ki iktidarın keyfine bırakılsın.

  • Özcan Erkiş

    12.5.2017 12:42:17

    Sayın Çakır, AB ile ilgili tenvir edici yazınız için teşekkürler. "AB üyeliği milletin hakkı"nı yazınıza serlevha yapmışsınız. Güzel ve isabetli. Fakat hakimiyet bilâ kayd - u şart milletin olan demokratik hukuk devletinde, AB hakkına milletten önce ve millete rağmen karar verenlere ne demeli! Sanki 60'lı yıllarda AB'ye girişe bu iktidar cenahı karar verip imzayı da bunlar atmış gibi %49'luk iktidar oyunu da topyekûn 80 milyonun oyu gibi görerek AB konusunda millet adına karar verebiliyorlar? AB girmekte elbette pek çok cihetten menfaatimiz vardır. Bunu pekâlâ iktidar da biliyor. Bilmek başka yapmak başkadır. Biz niçin girmemekte ayak diriyorlar, sualine cevap bulabilirsek gerçek niyet, hedef ve maksatlarını da öğrenmiş olacağız. AB konusunda CB başka Bakanlar bambaşka konuşuyor. Peki kim doğru söylüyor?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı