Eski Saîd Dönemi Eserleri - page 392

medeniyet suretini değiştirmesi zamanı hulûl etmiştir.
suret değişirse, kaziye bilâkis olur. nasıl şimdiye kadar
bidayetinde söylenildiği gibi, nerede Müslüman varsa,
Hristiyana nispeten bedevî, medeniyete karşı müstenkif
ve soğuk davranır ve kabulünde ıztırap çeker, suret de-
ğişse başkalaşır.
(2)
Gk
ôr
°ùo
j p
ôr
°ùo
©r
dG n
™n
e s
¿p
G @
(1)
l
Öjp
ôn
b m
ä'
G t
?o
c
Said Nursî (r.a.)
®
bedevî:
iptidaî tarzda yaşayan.
bidayet:
başlangıç.
bilakis:
aksine, tersine, tam tersi.
hulûl etmek:
etkisi altına almak,
etkisini hissettirmek.
ıztırap:
üzüntü veren bir durumun
meydana getirdiği kuvvetli acı, aşı-
rı elem, azap, sıkıntı.
kaziye:
hüküm; mesele.
medeniyet:
medenîlik, şehirli-
lik, uygarlık.
mukaddeme:
ilk söz, ön söz,
başlangıç, giriş.
müstenkif:
istinkâf eden, ka-
bul etmeyen, geri duran, el çe-
ken, çekimser.
nispeten:
oranla, nispet ola-
rak, nispetle, kıyaslayarak.
suret:
biçim, görünüş, şekil.
d
evaü
l
-Y
eis
| 392 |
Eski said dönEmi EsErlEri
1.
Her gelecek yakındır. (İbniMâce, Mukaddime: 7.)
2.
Gerçekten zorlukla beraber bir kolaylık da vardır. (İnşirah Suresi: 6.)
1...,382,383,384,385,386,387,388,389,390,391 393,394,395,396,397,398,399,400,401,402,...790
Powered by FlippingBook