Bazı üniversitelerin yaz tatiline girdiği, bazılarının ise girmeye hazırlandığı Ramazanın bereketli günlerini idrak ediyoruz.
Yaz tatili, pek çok öğrenci için eğlence ve dinlenme dönemi olarak nitelendirilir. Fakat muhabbet fedaileri olan genç Said’ler için, Kur’ân tefsiri Risale-i Nur eserlerini okumak için bir fırsat dönemidir. Ramazan ayında, Kur’ân’ın lâfzına yönelik okumaların yani mukabelelerin arttığını görüyoruz. Elbette her harfine binlerce ecrin verildiği, Kur’ân ayı olan Ramazanda, çokça okunması ne kadar güzel bir haslet. Genç Saideler ise Ramazanda hem Kur’ân’ı hem de manevî bir tefsiri olan Risale-i Nur’u okuyarak, vakitlerini değerlendirmeye gayret ediyorlar. Bilsinler ki bu gençler, mele-i âlânın hadsiz sakinleri tarafından alkışlanıyorlar. Yine bilsinler ki, Peygamber Efendimiz (asm) tarafından Cennette kendi eliyle Kevser suyundan ikram edeceği gençler, bu gençlerdir.
Bu zamanda Risale-i Nur eserlerini anlayarak okuyanlar ve istifade edenler, doğru İslâmiyet dersini bihakkın ders alırlar.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; hiçbir insana hatta canlıya, karıncaya bile zararı dokunmaz. Çünkü şefkatle, sevgiyle, muhabbetle hareket etmeyi ders alırlar. Çünkü Risale-i Nur gençliği, muhabbet fedaileridirler.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; teröre destek vermez, bölücü değil kaynaştırıcıdır; yıkmadan, dökmeden, tahrip etmeden; daima yapıcı, tamir edici müsbet hareket tarzını esas alır.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; dâvâsını icbarla, zorla, kavga ile değil; ikna ile kavl-i leyyin yani yumuşak söz ile nezaket ve nezahet ile anlatır.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; ne ifratla ne de tefritle hareket eder; aşırılıktan kaçınır; ne ilgisiz kalır, ne de radikal olur; daima istikamette, hikmette, vasatta kalarak, orta yol olan Nebevî yolu tercih eder.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; merhamet sahibi olur. Hürmet ve saygıyı elden bırakmaz. Asayiş ve emniyeti ihlâl etmez. Haram ve helâli bilip, haramdan çekinmeye gayret eder. Serseriliği bırakıp itaat etmeyi kendine prensip edinir.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; hukuk çerçevesinde hak ve hukukunu müdafaa eder. Haktan, hukuktan, adaletten yana olmayı, hakkı savunmayı prensip edinir.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; kuvvetli imana sahiptir, ehl-i tahkiktir, araştırmacıdır, körü körüne hareket etmez. Bilindiği üzere, sağlam bir imanın bulunduğu yere, menfi bir ideolojinin aşıladığı ahlâksızlık ve sefahet giremez.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; helâl dairesinin keyfe kâfi geldiğini bilir ve harama girmeye tenezzül dahi etmez.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; sınıfının en çalışkanı olmaya gayret eder. Hem fen ilimlerini hem de îmanî ilimleri bütünleştirerek okur, tefekkür eder.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; ahlâk, ibadet, âhiret, fazilet ve dayanışmayı, ittifakı önemser ve kabul eder; yüzde birlik siyasete müteallik farklı siyasî düşüncelerin de uhuvveti ve kardeşliği bozmasını, ötekileştirmesini, reddeder.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; dinini, vatanını sever; hürriyetperverdir, demokrattır; istibdat ve baskıya şiddetle karşıdır.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; rey-i vahide yani tek adamlılığa, şahısçılığa taraftar olmaz; meşvereti, istişareyi ve meclisi kabul eder.
Risale-i Nur’dan doğru İslâmiyet dersini alan bir genç; maddî cihad yerine; ilimle, irfanla, irşadla, nasihatle, neşirle, müsbet iletişim yollarını kullanmakla, nefis terbiyesi ile manevî cihad vazifesini yapmayı esas alır.
Yaz programları kapsamında vaktini Risale-i Nur okumaları ile geçiren gençleri tebrik eder, verimli ve bereketli geçmesini Rabbimden niyaz ederim.