10 Kasım 2011, Perşembe
(Kur’ân Güncesi-Furkan Sûresi)
Mübarek Kur’ân’ın kapısını açtığım günden beri, açılacak sayısız kapılar ile karşılaştım. Fark ettiğim bir diğer husus ise, giriş kapısı olan Kur’ân’ın çıkış kapısının olmamasıydı. Kur’ân girilecek büyük kapıysa, sûreler ayrı ayrı kapılardı, kapısını araladığım her sûrenin içerisindeki âyetler de yüzlerce kapıydı. Bu âyetlerin içerisinde bulunan kelimeler ise açılacak binlerce kapıyı gösteriyor, açılan her kapı mânâ boyutuyla milyonlar kapının varlığını gösteriyor ve kapılar arasındaki bu zevkli ve gizemli yolculuk hayata bereket katıyordu.
Bu düşüncelerle Furkan Suresi’nin kapısını araladım ve ilk âyeti defalarca okurken tefsir mirasını da yedeğime aldım.
“Bütün insanlığa uyarı olsun diye kuluna Furkan’ı yani hak ile batıl, iyi ile kötü, güzel ile çirkin, helâl ile haram hayır ve şer arasındaki farkı fark ettiren vahyi indiren Allah ne yüce, ne mübarektir.”
Kur’ân hayata dokunan, hayat ise Kur’ân ile dokunan bir kitaptı. Bir başka ifadeyle Kur’ân hayata okunan, hayatı okuyan; hayat ise Kur’ân ile okunan bir kitaptı ve Kur’ân hayatımızı düzenleyip, güzelleştirmemiz için Allah’tan bize şefkatli bir hitap, hayatımız ise bu hitaba verilmiş doğru veya yanlış bir cevaptı.
Beyzavi ve Elmalılı merhumun işaret ettiği gibi “Kur’ân’ın Furkan olması fasıl fasıl / âyet ayet inmesinden” dolayıdır ki; Kur’ân hayatımızın her alanına, yaşadığımız her olaya dokunur, kulluk bilincini kalplerimize ve akıllarımıza nakış nakış dokur.
Ama Furkan Suresinin 32. âyetinin ilk kısmında: “İnkâr edenler; ‘Kur’ân ona toptan bir defada indirilseydi ya’” diyerek vahyin hayatın merkezinde olmasından rahatsız olup, Kur’ân’ı iki kapak arasına alıp hayatın dışına çıkarmak isterler. Fakat Âlemlerin Rabbi hayatı Kur’ân ile okumak isteyen kulunu 32. âyetin devamında şöyle müjdeler:
“Oysa biz Kur’ân’ı senin kalbine iyice yerleştirmek ve kalbini pekiştirmek için parça parça / ağır ağır / tane tane / sindire sindire okuyoruz”
Bu yüzden Mübarek Kur’ân ile hayatı sürekli beraber okumak durumundaydık. Evet Kur’ân yeryüzüne bir seferde inip, iki kapak arasına alınmış bir kitap değil; anlayalım, düşünelim, kalplerimize iyice yerleştirelim, hayat ile ilgili sorulara doğru cevap verelim sorunlarımıza isabetli çözümler bulalım diye hepimizin hayatına ve iç dünyasına hâlihazırda âyet âyet, tane tane, parça parça inen bir hitaptı.
Okunma Sayısı: 1360
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.