İnsan organizmasının en kompleks ve muazzam fonksiyonlarla donanmış olan sinir sistemi, vücudun hücre, doku ve bütün organ fonksiyonlarının aktivite ve kontrollerinin sağlıklı şekilde gerçekleştirilmesinde lokomotif durumundadır. Tepe noktada sağlam bir kasa içinde, 100 milyar NÖRON hücresiyle sistemin lideri olan beyin, yapısı itibarıyla yağ ve sudan meydana geldiği halde, trilyonlarca sinir bağlantısından (konnektom) meydana gelen mucizevî iletişim ağını, hayatın her anında yönetmektedir. Öyle muazzam bir cihaz ki; hafıza, hareket, görme, işitme, konuşma gibi hayatî fonksiyonların gerçekleşmesi sağlanırken düşünme, anlama, yorumlama, fikir geliştirme ve ifade etme aktivitelerini bir anda, karıştırmadan gerçekleştirme potansiyeliyle, verilen görevleri yönetme kabiliyetiyle programlanmıştır.

Beyin fizyolojisinin organizasyonu ile “Sinir sistemi, gerçekleştirebileceği düşünce süreçleri ve kontrol eylemlerinin karmaşıklığı yönünden benzersizdir. Her dakika, farklı organ duyu sinirlerinden milyonlarca bitlik bilgi alır ve daha sonra tüm bunları, oluşacak bedensel yanıtları belirlemek için, bütünleştirir. Sinir sisteminin en önemli işlevlerinden biri, gelen bilgiyi uygun mental ve motor yanıtları oluşturacak bir biçimde işlemesidir. Beyin, bütün duysal bilginin %99’dan fazlasını uygun bulmadığı veya önemli olmadığı için işlemez. Ancak önemli duysal bilgi zihni uyardığı zaman, istenen yanıtları oluşturmak üzere derhal beynin uygun bütünleyici bölgelerine gönderilir. Merkezî sinir sisteminde, sinyal iletimi için kullanılan SİNAPS’ların (hücreler-arası bağlantı noktaları) hemen tümü, kimyasal uyaranlardır. Kimyasal uyaranların tersine elektriksel uyarılar, bir hücreden diğerine dolaysız olarak aktaran açık kanallardır.

Genel fonksiyonlu bir bilgisayarın temel bileşenlerinin, insan sinir sistemine benzer olması, beynin basitçe sürekli olarak duysal bilgiyi toplayan ve bu bilgiyi, depolanmış bilgi ile birlikte, günlük bedensel aktivitenin akışını hesaplamak için kullanan bir bilgisayar olduğunu göstermektedir.” (1) Beyin fonksiyonlarını detaylarıyla gözlemleyebilen değerli beyin cerrahı Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın, beyin mucizesi hakkında verdiği bilgilerde: “Nöronların hizmetini yapan bir trilyon GLİA hücresi vardır. Bir anlamda bir nörona on tane hizmetçi vermiş Allah. Bir hücrenin zarında 70 milivoltluk elektrik vardır. Seri olarak bunları bağladığınız zaman da, bir insanın beyninden çıkan enerji kâinatı yakar. Fakat bu yaratılış itibariyle öyle bir dengeye, armoniye, estetiğe dikkat edilmiş ki, birinin elektriğini diğerinin elektriği dengeliyor, sıfırlıyor, sakinleştiriyor. (…) Beynin 2.5 milyon gigabayt hafızası var. Ne kadar bilgi alırsak alalım yetmez, beynimizde hep yer vardır. (…) Hiçbir tane beyin diğerine benzemez. (…) İnsanı farklı yapan, ne geni, ne de kromozomu, ne de aklıdır. Beynidir Beyni! (…) Beyin, müthiş bir organ, vücudumuzun tüm organları otonomi ile çalışır, bugünkü tabir ile yani iç işlerinde özerk, ama dış işlerinde beyine bağlı. Son olarak BEYİN! Ne kadar çok okur, ne kadar fazla beynimize bilgi yüklersek, o kadar çok düşünme, muhakeme, isabetli fikir ve projeler üretme şansımız olur. Beyin, hâlen tamamen çözemediğimiz kaideler çerçevesinde faaliyet gösterir. Zira, beynimizin kapasitesi, kitaplarda yazıldığı/yazdığımız gibi değil, NAMÜTENAHİDİR…” (2) demektedir. Görüldüğü gibi, sağlıklı bir aklın üreteceği düşüncelerle bakıldığında, ibret meyvelerinin toplanmaya gayret edilmesi, beyin ve ruha, gayb alemine açılan pencereyi aralamaya vesile olabilecektir.

SAĞLICAKLA KALIN.

Dipnotlar:

1) Guyton-Hall, Age.s.557

2) İsmail Hakkı Aydın, Beyin Sizsiniz, s.343 Girdap Yayınları 2018