ŞEYTANIN DESİSELERİ - İBRAHİM ERSOYLU |
Küfür ve dalâlette gidenler, dünya işlerinde ehl-i hidayete niçin üstün gelir? Küfür ve dalâlette gidenler, ebedî hayatı kazanmak için kendilerine verilmiş olan istidat ve duyguları, dünyada fani şeyleri kazanmak için harcıyorlar. Divane olmuş elmasçı bir Yahudinin, parlak camları elmas fiyatına satın alması gibi davranıyorlar. Küfür bir divaneliktir, dalâlet bir sarhoşluktur, gaflet bir sersemliktir ki, bakî metâ yerine fanî metaı satın aldırır. Dalâlet ehlinin inat, hırs, haset gibi hisleri çok şiddetlidir. İnat ve hırs duygularını bu dünyaya yönlendirirler. Dünya işlerinde muvaffak olmak için ahireti kazanmak üzere verilmiş olan elmas kıymetindeki akıl, kalp, ruh ve diğer manevî duygularını dünya işlerine harcarlar. Bu sûretle de ehl-i hidayete dünya işlerinde üstün gelirler.1 Onların yolu batıl da olsa, o yolda gösterdikleri ihlâs ve samimiyet yüzünden muvaffak oluyorlar. Çünkü ihlâs şerde de olsa neticesiz kalmaz. Hak ehli de, (İslâmın dünya işlerine dair mesajını anlamayıp uygulamadıkları zaman) dünya işlerinde dalâlet ehline mağlûp olması neticesinde zillete, mahkûmiyete ve riyaya düşüp ihlâsı kaybederler. Dünya ehline dalkavukluk etmeye mecbur olurlar.2
Dipnotlar: 1- Barla Lâhikası, s. 153. 2- Lem’alar, s. 159. |
11.09.2009 |