Ramazan |
Yevm-i şek |
Eskiden Ramazan’a hilâlin görünmesiyle başlanırdı. Şaban’ın son günü, o beldenin Kadısı birkaç kişiyi hilâli gözetlemek için görevlendirir, onlar da yüksek bir yere çıkarak gözlerini gökyüzüne diker, yeni ay’ı beklerlerdi. Hilâl göründüğü zaman da “Hilâl göründüüüü” diye bağırarak, Ramazan ayının başladığını haber verirlerdi. Havanın kapalı ve gözetlemenin mümkün olmadığı zamanlarda ise, Şaban ayı 30 gün hesap edilerek son günü hilâlin çıktığı kabul edilir, ertesi gün de Ramazan’a başlanırdı. Böyle şüpheli Ramazan başlangıçlarına “yevm-i şek” yani “şüpheli gün” denilirdi. Ramazanın böyle âniden çıkagelmesinden pek memnun olmayan ehli keyf insanlar da, “Belki bugün de Ramazan değildir” diyerek ilk gün oruç tutmak istemezlerdi. Böyle Ramazan kaçkınları, şairler tarafından ince esprilerle hicvedilirlerdi. Onlar için “yevm-i şek” beyitleri söylerlerdi. Şimdi çok meşhur olan “yevm-i şek” beyitlerinden birkaç örnek takdim edelim:
Kâmi: Yevm-i şek deyü boğaz çengin iderken yârân Zahir oldu alem-i nusret-i şehr-i Ramazân (‘Şüpheli gündür’ diyerek dostlarla yemek sohbeti yaparken, / Birden Ramazan’ın zaferi ortaya çıkıverdi.) Sabit: Yevm-i şek niyyetine şîre sıkarken yârân Sıkboğaz itdi gelüp şahne-i şehr-i Ramazân (Şüpheli gün niyetine dostlarla tatlı tatlı yiyip içerken / Ramazan geldi, alel acele gelip bizi sıkboğaz etti) Nedim: Baş kaldırmadılar öğleye dek uykudan Yevm-i şek zevkine hazırlanan ahbâb-ı kirâm (Allah dostu olduğunu söyleyenler, zevk ve eğlencelerinden vazgeçmemek için şüpheli gün diyerek öğleye kadar uykudan kalkmadılar.) |
ABDİL YILDIRIM 22.08.2009 |