30 Ocak 2011, Pazar
Kulaklari çınlasın bir ağabeyimiz var. Çok nüktedan biridir.
Bu özelliğinden dolayı emekli olunca Mersin’e yerleşti.
Onunla bazen balık tutmaya giderdik.
“Ne yiyelim, ne alalım?” deyince: “Emir buyruk sultanlarındır” derdi.
Buna hem sıkılır, hem de sevinirdik.
Sıkıldığımız, bizden büyük olmasına rağmen, fikir beyan etmemesi idi.
Sevindiğimiz ise “uyumlu” olması idi.
Abdullah Öcalan’ın “Bazı askerler bana savaşı tırmandır dedi” ifşaatını okuyunca, Mehmet Ağabey aklıma geldi.
Gerçi Apo askerlerin “rütbelerini” söylememiş, ama önemli değil,
Çünkü “emir, buyruk sultanlarındır.”
O yüzden Apo da taşeron, diğerleri de…
Sayıştay’ın
denetleyemediği
harcamalar
Askerı harcamaların çok yüksek olduğu bilinir. Bu büyüklüğüne rağmen “denetim dışı” kalacakmış.
Ondan sonra esnaf ve sanayiciye yükleniyoruz: “Kayıt dışı iş yapma” diye.
Neden “denetim dışı?”
Yoksa göllerde, dağlarda, koylarda, tarlalarda gömülü silâh ve mühimmatların hesabı verilemeyeceği için mi? Yoksa biz millet olarak “kayıt dışı” iş yapmayı sevdiğimiz için mi?
Kayıt dışı silâh,
Kayıt dışı mühimmat,
Kayıt dışı personel,
Kayıt dışı örgüt, kuruluş veya oluşum,
Kayıt dışı kimlik,
Kayıt dışı olay,
Kayıt dışı harcama,
Kayıt dışı hayat!
Okunma Sayısı: 830
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.