Hizmete başladığımız yerler, yabanileştiğimiz yerler oldu.
Oysa 35-40 yıldır birlikte omuzladığımız bir davada, omuzlar niçin düştü. Benzer sıkıntıları daha önceleri de olmuştu, alnımız dik, göğsümüz ilerde sarsılmadan aşmıştık.
Bizi birbirimizden soğutan, yüzünü dahi görmek istemediğimiz kardeşlerimizle aramıza ne girdi?
Sistemin boşlukları, başkalarının hareketi, mizaçların farklılıkları, baskın karakterler, makam ihtirasları, köşe kapmacalar, inisiyatifli kararlar, tarafgirlik hastalıkları, şahısçılık...
Halbuki, bu sıraladıklarımız, Risale-i Nur’un ruhuna ters olan şeyler değil mi? Öyleyse niçin ısrarla, inatla, garazla, bizlerde olmaması gereken hasletleri bünyemize dahil ettik veya ettirildik.
Duydum ki, canciğer ağabeyim önemli bir kalp operasyonu geçirmiş. Telefonla aradım “Geçmiş olsun abi” dedim.
Sesi boğazına düğümlendi, ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Bu hal hastalığının ağırlığı değil, biliyorum ki sesimi duyması idi. Benim de içim çız etti, kendimi zor tuttum. Daha fazla üzülüp etkilenmesin diye konuyu değiştirmeye çalıştım. Sessiz bir çığlık feveran etti.
Bizler yıllarca hizmette birlikte değil miydik? Aile dostluğumuz yok mu idi? Haftanın 3-5 günü aynı mekânda ders dinlemiyor muyduk?
Peki ne oldu?
Söz ve müziği İzzet Altınmeşe ye ait olan;
Dert bir değil elvan elvan
Bu derdimi kime yanam
Niçin çattın kaşlarını
Bilmiyorum yar suçlarımı
Gayr-i ihtiyarî dilime dolandı.
Evet... Arada ciddi bir boşluk oluşmuştu, fakat miadını doldurmalı! Yetti gâri...
Çoğumuz “Can Kardeş”le büyüdük, yine candan kardeş olup, birbirimizi kucaklayabiliriz. Kin ve nefreti irtikap edenler, şöyle bir kenara ayrılsın, bizi kendi halimize bıraksın. Onun bunun aklıyla yol almaktan ziyade kalbimizin, aklımızın sesine kulak vermeliyiz.
Bizler, iman hakikatleri ile birlikte Lâhikaları da okuyup, içtimaî ve siyasî meselelerde Risale-i Nur’dan dersini alan Nur Talebeleriyiz. Allah’ın izniyle bu sıkıntıyı da aşarız, omuz omuza yine saf tutarız.
Yeter ki içimizdeki nefsin arzusu, şeytanın üflediği vesvese ile putlaştırdıklarımızı kıralım, Risale-i Nur hizmetlerinin önü açılsın...