28 Şubat sürecinde evvela RP’nin, ardından devamı FP’nin kapatılmasından sonra, SP’nin kuruluş serencamında bu partiyle ve lideri Erbakan’la yollarını ayıran kadrolar tarafından 2001’de kurulan AKP, ertesi yılın 3 Kasım’ında yapılan seçimde yüzde 34 oy alarak tek başına iktidara gelmişti.
Ülkede 28 Şubat ikliminin hâlâ hüküm sürdüğü ve askerî vesayetin devam ettiği bir ortamda halk, postmodern müdahalenin fena halde yıprattığı siyasî aktörleri tasfiye ederken, yeni bir ümit ve alternatif olarak gördüğü için AKP’yi seçmişti.
Laikçi askerî vesayetin salvolarının sonra da devam etmesi, halkın AKP’ye verdiği desteğin daha da artarak devamını getirdi.
2004 yerel seçiminde AKP’nin oranı yüzde 42’ye, 2007 genel seçiminde de yüzde 47’ye çıktı. 2007’deki bu yükselişte, 27 Nisan “muhtıra”sı ve AYM’nin 367 kararıyla Meclisin cumhurbaşkanı seçmesinin engellenmesi çok büyük paya sahipti.
2009 yerel seçiminde ise AKP yüzde 39’a inerek hiç beklemediği bir gerileme yaşadı. Bunun en önemli sebebi, 2008 ekonomik krizinin ceplere dokunmuş olmasıydı.
2010 anayasa referandumunun rüzgârıyla yapılan 2011 genel seçimi, AKP’yi yüzde 42’ye taşıdı. 2014 yerel seçiminde de yüzde 45.5 alarak yola devam etti.
AKP’nin, Erdoğan cumhurbaşkanı seçildikten sonra girdiği ilk seçim olan 7 Haziran 2015 genel seçimi ise bir hüsran oldu. 40.9’a inen AKP tek başına iktidar olmaya yetecek sayıda sandalye kazanamadı.
Sonrasında ise siyasî atraksiyonlarla bir koalisyon hükümeti kurulmasına geçit ve fırsat verilmeyip 1 Kasım’da yeni bir seçim dayatıldı. Ve birden düğmeye basılmışçasına tırmandırılan terör olaylarının gölgesinde gidilen bu seçimle AKP iktidarının yüzde 49’u aşan bir oyla devamı sağlandı.
16 Nisan 2017’deki tartışmalı anayasa paketi referandumuyla da, ülkeyi tek adam rejimine götürme projesinin ilk adımı atıldı.
Türkiye, baskın 24 Haziran seçimine, bu inişli çıkışlı sürecin ardından böyle bir tarihî arkaplanı geride bırakarak gidiyor.
Ve işaretler, gerek OHAL kaynaklı yaygın mağduriyetler, gerekse ekonomideki kötüye gidiş sebebiyle, AKP’yi hiç görmediği türden bir inişin beklediğini gösteriyor.
***
- Mustafa Sungur Ağabey 2012 Aralık’ında vefat ettiğinde Erdoğan başbakan olarak cenazesine katılmıştı. 5.5 yıl sonraki durum: Erdoğan cumhurbaşkanı. Ve Danıştay üyesi damadı 16.7.16’dan beri hücre hapsinde olan Sungur Ağabeyin iki kızına da ipe sapa gelmez iddialarla dava açıldı.
- Türkiye’nin ihtiyacı olan demokrasi ve hukuk ittifakı - http://www.yeniasya.com.tr/video/turkiye-nin-ihtiyaci-olan-demokrasi-ve-hukuk-ittifaki_460788