"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

56. yılımızı coşkuyla idrak ettik

25 Şubat 2025, Salı 00:20
21 Şubat 1970’te kurulan gazetemiz Yeni Asya’nın kuruluşunun 56. yıldönümünü, dualarla ve coşkuyla idrak ettik.

Gazetemiz Yeni Asya’nın kuruluşunun 56. yıldönümü, İstanbul Güneşli’deki merkez binamızda gerçekleştirilen bir programla idrak edildi.

Risale-i Nur’u matbuat lisanıyla konuşturma hedef ve gayesi ile 21 Şubat 1970’te Zübeyir Gündüzalp ağabeyimizin rehberliğinde meşveret ve şûrâyı esas alarak kurulan gazetemizin kuruluş yıldönümüne çok sayıda okuyucumuz iştirak ettiler.

Yeni Asya TV YouTube kanalından yayınlanan programın sunuculuğunu Mehmet Can Dağ yaptı. Program, Mustafa Başkarcı’nın Kur’ân-ı Kerîm tilâvetiyle başladı.

Kur’ân-ı Kerîm tilâvetinin ardından Yeni Asya Araştırma Merkezi editörü ve yazar İsmail Tezer, programın mana ve ehemmiyetine dair Risale-i Nur’dan bazı pasajları okuyarak Üstad Hazretlerinin gazeteler ve yayıncılık ile ilgili düşüncelerini ifade etti. 

“Gazetemizin tohumlarını Üstadımızın attığına inanıyoruz”

Programın açılış konuşmasını yapan Yeni Asya Medya Grup Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Atik, özetle şunları söyledi:

“İkinci Meşrutiyetin ilânının yapıldığı dönemde farklı frekanslarda yayın yapan muhtelif gazetelerde günümüz sıkıntılarını da içeren birçok makale yayınlayan Üstadımız, şartlar oluştuğunda en birinci talebem dediği Zübeyir Gündüzalp’in koordinasyonunda yayın hayatına başlayan gazetemiz Yeni Asya’nın tohumlarına atıyordu.

1900’lerde Üstadın biraz evvel ifade edilen makaleleri aslında bugün Yeni Asya olarak yaptığımız yayının tohumudur, öyle inanıyorum. Kendisi görmese de bugüne kadar davasına arkadaş olmuş sizler gibi değerli okuyucular sayesinde 55 yılı geride bıraktık. Her türlü ekonomik zorluklar bir kenara, hakkın hatırını gözeten yayınları dolayısıyla birçok taarruza maruz kalmış, tehdit edilmiş, yayını durdurulmuş, yok edilmeye çalışılmış olmasına rağmen dimdik ayakta durmanın, davamızı en güzel şekilde savunmanın haklı gururunu yaşıyoruz.”

Yeni Asya hiçbir zaman yanıltmadı

“80 küsur yıllık hayatında olmadık zulümlere maruz kalan Üstadımızı rahmet ve minnetle anıyoruz. Tek derdi i’lâ-yı kelimetullahtı. Dünyaya alenî dinsizliği yaymak üzere kurulu deccaliyeti ve onun komitelerini deşifre ederek imansızlığa karşı Kur’an’ın sönmez ve söndürülemez hakikatlerini kaleme aldı neşretti. 6.000 sayfalık Risale-i Nur Külliyatı ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmaya devam ediyor. İslâm dünyasının istikametini münafık faaliyetlerle bozmaya çalışan Süfyan karşısında da dinin emirlerinin sosyal hayatta nasıl yaşanması gerektiği ile ilgili talebelerini muhatap alarak Üstadımız mektuplar neşretti.

Yeni Asya gazetesi olarak başladığımız bu tenvir ve irşad faaliyetinde bugüne kadar Mustafa Polat ve Kutlular Ağabey başta olmak üzere birçok kahraman maddî manevî destek verdi, vermeye devam ediyorlar. Vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum, sağ olanlara da uzun ve bereketli ömürler yüce Allah’tan diliyorum. Üstadımızın bugüne süre gelen bu emanetin ilanatını kıyamete kadar hep birlikte sürdürmeye devam edeceğiz. Allah utandırmasın, iftiharla söylüyorum; Yeni Asya hiçbir zaman yanıltmadı, yalan haber de yapmadı. Toplumun doğru haber almasını temin ederken bir taraftan da Kur’ân’ın sönmez söndürülemez hakikatlerini ilân etmeye çalışıyor. Allah’ın izniyle yapmaya da devam edecek.”

Neşriyat prensiplerimizi de Risale-i Nur’dan alıyoruz

Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdullah Eraçıkbaş ise bir selâmlama konuşması gerçekleştirdi. Eraçıkbaş özetle şöyle konuştu:

“Biz metin merkezli bir cemaatiz. Siyasî ve içtimaî ölçü ve prensiplerimizi Risale-i Nur’dan aldığımız gibi, neşriyat hizmetlerimizdeki ölçü ve prensipleri de Risale metinlerinde buluyoruz.

Bediüzzaman, hayatının Eski Said safhasında serdettiği fikirleri her zaman sahiplenir, ‘Gazetelerde neşrettiğim umum makalâtımdaki umum hakaikta nihayet derecede musırrım’ der. Neşriyat ve ilânat anahtar iki kelimedir onun için. İman ve Kur’ân davasının tebliğinde ikisi de çok önemli yer tutar. Üstad sonrası ise Zübeyir Gündüzalp Ağabey, zihinlere kazınan ‘Gazete bizim için âdeta günlük bir lâhika mektubudur’ sözüyle, gazetenin ehemmiyetini ve ittihadımızı sağlamada önemli bir vasıta olduğunun altını çizmiş, Yeni Asya’nın yayın hayatına atılmasında büyük rol oynamıştır.”

İlânat misyonunu kıyamete kadar taşımak istiyoruz

“Mehmet Kutlular Ağabey de kendisine tevdi edilen neşriyat hizmetlerini hakkıyla yerine getirmiş, dava şuuru, dik duruşu, demokratlığıyla Yeni Asya’nın yarım asrı aşan kırıksız ve tavizsiz çizgisinin, şahs-ı manevîyle birlikte bugünlere taşınmasını sağlamıştı.

Künyemizde ‘Kurucularımız’ olarak yer alan bu iki ağabeyimizin tarihe geçen gayretleri daima hatırlanacaktır. Rahmet dualarıyla yâd ediyoruz. 56. şeref yılımızı idrak ederken, Bediüzzaman’dan tevarüs eden çizgiden inhiraf etmeden; insan hak ve hürriyetleri, hukuk, adalet, demokrasi gibi kavramların samimi takipçisi olma ve Risale-i Nur hakikatlerini kâinata ilân etme misyonunu siz okuyucularımızla birlikte tâ kıyamete kadar taşımak istiyoruz.”

Bu çınar hayatta kalmaya devam edecek

Edebiyatçı Yazar İslâm Yaşar da, Yeni Asya’nın yarım asrı tamamlamış bir çınar olduğunu ifade ederek, “Ta kıyamete kadar bu çınar toprağa kök salmaya, havaya dal uzatmaya devam edecek. Kıyamete kadar gitmesinin yolu yaprağın yapraklığını, kökün köklüğünü, dalın dallığını veya sair unsurların o vazifeyi yapmalarıyla mütenasiptir. Yaparlarsa ancak devam eder. Fırtınalar esecek, rüzgârlar olacak, depremler şunlar bunlar olacak. Ama bu çınar hayatta kalmaya devam edecek, vazifesini ifaya devam edecek.

Vatan için, millet için, insanlık için ne gerekiyorsa yapacak. Bu çınar, bu yaprak, bu gazete yalnız insanların ellerine ulaşsın diye değil gönüllerine ulaşsın diye, akıllarına zihinlerine şuurlarına işlesin diye ve temsil ettiği hakikatleri onların ruhuna sindirsin diye var. Temsil ettiği hakikatler, yalnız dünyada nefes alıp vermek değil asıl dünyanın ötesinde kabirde, berzahta ve ondan sonrasında hayatiyetini devam ettirecekse bu çınar kökü toprağın derinliklerine dalan, dalları güneşe doğru uzanan, ama asıl meyvesini ahiret için berzah için Cennet için veren bir çınardır” ifadelerini kullandı.

Risale-i Nur üslûbundan vazgeçmemeliyiz

İslâm Yaşar şöyle devam etti: “Bütün ağaçlar budanır çınarlar budanmaz. Hayat mazeret tanımaz. Bu cemaatin, ta kıyamete kadar devam edecekse, yeni elemanlara, yeni yazarlara, fikir adamlarına ihtiyacı var. Cemaatin bütün unsurlarıyla bu müesseseye sahip çıkması gerekir. Bu müesesenin bütün unsurlarıyla cemaatin hayat kaynağı saydığı imanî, Kur’ânî hakikatlerden zerre kadar taviz vermeden istikrarla yoluna devam etmesi gerekir. 

Bu çınar plastik yaprakla büyümez. Kendi bünyesinden çıkmış bir yaprakla büyür. Bu çınarın her bir unsuru kendi beslendiği kaynağı kullanacaktır. Bizim bünyemiz Kur’ân, Risale-i Nur, sünnet üslûbuysa bizim bu üslûptan vazgeçmememiz gerekiyor. Risale-i Nur üslûbuyla konuşmamız, yazmamız gerekiyor. Risale-i Nur kelimelerini hayatî kelime olarak kullanmamız gerekiyor. Nur Talebelerinin zamanın şartlarına göre değişmek gibi mükellefiyetleri yok. Değişmemek, kendilerini kabul ettirmek mükellefiyetleri var. Bediüzzaman Hazretleri Risale-i Nur dili ile yeni kuşaklara hitab etti. Bir tek kelimeyi bile değiştirme ihtiyacı hissetmedi. Bu asrı ve gelen istikbali tenvir edecek olan Risale-i Nur’u; bu cemiyete Risale-i Nur üslûbuyla ve nuruyla takdim edecek medya grubu Yeni Asya ise kökünden beslenip, yaprağıyla hayat bulup hayatiyetine taa kıyamete kadar devam etmesi gerekiyor. Varlığımız bunun müjdecisi. Varlığımız bunun delili. Varlığımız bunun olacağının işaret

Karikatürlerle Yeni Asya

Program Yeni Asya Gazetesi Yazı İşleri Müdürü ve Karikatüristi İbrahim Özdabak’ın karikatür sunumu ile devam etti.

Özdabak sunumuna 21 Şubat 1971 yılında Bâb-ı Âlî’de yayın hayatına atılan Yeni Asya Gazetesinin kurucu Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Nezihi Polat’ın “bu silah susmamalı” başlıklı bir yazısına atıf yaparak başladı.

Özdabak, “O yazıda bahsedilen ise Yeni Asya kaleminden başka bir şey değil” ifadesini kullandı. Bediüzzaman Said Nursî’nin “Kâinata değişmem” dediği talebesi Zübeyir Gündüzalp, gazetemizin sahibi Mehmet Kutlular, Yeni Asya Gazetesinin kurucu Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Nezihi Polat ve daha birçok isim sinevizyona yansıtılan karikatürlerde anıldı. 

Program, “Biz Bize” tasavvuf musikîsi topluluğundan Bahri Güngördü, Mehmet Emin Altıntop, Cumhur Tunay Bey’in musikî ziyafeti ile sona erdi.

HABERLütfiye Kef - Nurseza Parlakoğlu
Fotoğraflar: Zeynelabidin Borazan-Yusuf Adem

Okunma Sayısı: 180
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı