Türkiye’yi idare edenlerin övündükleri işlerden biri de yaptıkları yollardır.
Her fırsatta, “Biz şu kadar yol yaptık. Bizden öncekiler yapmadı” derler. Ellerindeki medya gücüyle de bu yanlış kanaati büyük ölçüde tabana yaymış durumdalar. Duyan da ülkemizde yol yapımının 2000’lerden sonra başladığını zanneder...
Bu iktidar döneminde de elbette yollar yapıldı, fakat bu “Daha önce hiç yol yoktu” anlamına gelmez ki? Ayrıca hiç kimsenin ‘yapılan yol’lara karşı çıkması mümkün değil. Karşı çıkılan, itiraz edilen mesele “yol yaparken yolsuzluk yapmak”tan ibarettir. Mesela, 5 liraya yapılabilecek bir yolun “yap-işlet-devret” ya da başka bir isim altında 105 liraya ihale edilmesine itiraz etmek icap etmez mi? Buradaki itirazı ‘yolsuzluğa’ değil de ‘yol’a itiraz olarak sunmak insafla izah edilebilir mi?
Uzun süreden beri bazı büyük şirketlerin vergi ödemediği iddia ediliyor. Bunların başında da “Yap-İşlet-Devret” projelerini hayata geçiren şirketlerin olduğu iddialara arasında. Ya da bazı büyük şirketlerin vergi borçlarının silindiği yine iddia edilen konular arasında yer alıyor.
Türkiye’yi idare edenler, bu ve benzeri iddialar karşısında kamuoyunu ikna edebilecek sağlam bir açıklama yapabilmiş değiller. Ekseriyetle sadece inkar ederek işin üstünü örtmeye çalışıyorlar.
Yap-İşlet-Devret (YİD) modeli ile yapılan tünel, köprü ve otoyol projelerine imza atan bazı firmaların son 3 yıldır hiç vergi vermediği ya da çok az vergi ödediği iddiaları yeniden gündemi meşgul ediyor. Doğru olmasını arzu etmeyiz, ancak böyle bir durum varsa bu yanlışı kim savunabilir? Nasıl bir uygulama yapılıyor ki kazandıkları halde bazı firmalar vergiden muaf tutuluyor ya da bir şekilde vergi ödemiyorlar?
Bu yapılanlar belki hukuki ve mali noktadan ‘kanunlara, yönetmeliklere’ uygun olabilir. Fakat vicdanları sızlatmadığını kim söyleyebilir? Elbette hiç kimseden kazanmadığı halde vergi alınmasın. Ancak açıklanan bilgilere göre bu firmalar büyük paralar kazanıyorlar. Zaten Türkiye’nin yaptığı büyük yatırımlar belli başlı firmalara veriliyor. İş yapılmadan önce ihale verilerek korunan firmalar, bir de bu işletmeleri çalıştırırken vergi yoluyla mı korunuyor? Eğer böyle yapılıyorsa bunu insafla, izanla, hakla, hukukla, adaletle izah etme imkanı var mı?
“Yok öyle bir şey” diyen idareciler varsa bunu tam anlaşılır bir şekilde millete izah etmeli ve eğer yanlış ise bu iddialar dile getirilememeli. Asgari ücretle çalışanların yüksek vergiler ödediği bir yerde milyon dolarlar kazanan büyük firmaların vergi vermemesi kabul edilebilir mi?
Yol yap, yolsuzluk yapma! İş yap, işlet ve vergini öde vesselam...