Üzerinde duracağımız kullanım şekilleri ile kestane balı tüketeceklere daha faydalı olacağımız izlenimi doğunca konuyu bir kez daha işleme gereği duyduk. Her şeyden önce kestane balı sofralık bal olmayıp, çeşitli hastalıkların iyileştirilmesinde katkı maddesi olarak kullanılmaktadır. Bu durumda kestane balını bilinçli tüketmek için bilinmesi gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz.

Tekrar altını çizip vurgu yapmakta fayda var: Kestane balı bir amaca dönük olarak bilinçli olarak tüketilmelidir. Sıradan bir kahvaltılık bal değildir. Metabolizmayı hızlandırmak için bir tatlı kaşığı kestane balını bir su bardağı ılık suda eritip bir tatlı kaşığı sirke katarak içmeniz gerekir. İstenildiğinde çeyrek limonda sıkılabilir. Kilo kontrolü  için bir bardak ılık suya bir tatlı kaşığı bal ve sirke katılıp homojenize oluncaya kadar karıştırıp içilmesi gerekir. Mide ve bağırsak rahatsızlıklarının iyileştirilmesine katkı vermek için her yemekten önce bir çay kaşığı kestane balı tüketmeniz yeterlidir. Boğaz rahatsızlıklarının çözümünde kestane balından katkı almak istorsanız yapacağınız iş; sabahları kahvaltıdan 10-15 dakika önce bir tatlı kaşığı kestane balını sade olarak tüketebilirsiniz.  Soğuk algınlığına dayalı rahatsızlıklarda bir tatlı kaşığı kestane balı bir bardak ılık suya ilâve edilir. Bir tatlı kaşığı toz zencefil eklenerek karıştırılır, çeyrek limon sıkılarak tüketilebilir. İstenildiği takdirde bir çay kaşığı tarçın da katılabilir.

Bağışıklığı güçlendirmede, akciğer rahatsızlıklarında, kanser türlerine karşı önleyici tedbir olarak tüketileceğinde ölçümüz yemeklerden önce bir tatlı kaşığıdır. Hiçbir rahatsızlığımız yoksa da belirtilen ölçüleri geçmemeye dikkat emek gerekir. Maksimum sınır bir çorba kaşığıdır. Bitki çaylarına bir çay kaşığı olarak katılmalıdır. Sanırım dikkatinizden kaçmamıştır. Balın katılacağı suyun ılık olmasına hep vurgu yapıyoruz. Bir kez daha tekrarlayalım kestane balı ve diğer ballar sıcak suya değil, ılık suya katılarak tüketilir. Sıcak süt veya diğer sıvılar da böyledir. 47 derecenin üzerinde ısıya maruz kalan her bal sıcaklığın şiddetine paralel nitelik kaybına uğrar. Sıcaklık şiddeti arttıkça balın içindeki bir çok faydalı madde kanserojen maddeye dönüşebilmektedir. Aman dikkat bal 47 derecenin üzerinde hiçbir sıcaklıkla temas etmemelidir.