Sahih kaynaklarda yer aldığı yazılan ahirzamanla ilgili şu hadis-i şerifi okumuş ya da duymuşsunuzdur:
“Müslümanlar Yahudilerle harp etmedikçe kıyamet kopmayacak. Harp olacak ve Müslümanlar onları yenip öldürecekler. Öyle ki, Yahudiler ağaç ve taşların arkasına saklanacaklar, o ağaç ve taşlar konuşarak, ‘Ey Müslüman, ey Allah’ın kulu, arkamda bir Yahudi var, gel onu öldür.’ diyecek. Sadece Garkad ağacı haber vermeyecek, çünkü bu ağaç, onların ağacıdır.”
Sorularlaislamiyet web sitesindeki bilgilere göre bu hadiste adı geçen Garkad ağacı, “Sincan dikeni” veya “Yahudi ağacı” olarak da biliniyormuş. Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde ise Karaçalı, Karadiken, Kunar, Çalıtohumu, Çalıdikeni, Çeşmizen ve Hz. İsa (as) dikeni gibi çeşitli isimler altında tanınıyormuş. Boyu iki-üç metre olan bu ağacın Lâtince ismi de “palıurus spina christi” imiş.
Tehlikeli dikenlere sahip olan pembe çiçekli bu ağaç, Filistin havalisinde Yahudiler tarafından hâlen çok yaygın bir şekilde dikiliyormuş.
Bunlar tamam da yorum lâzım. İşinin ehli hakikî âlimlere ışık tutması için bir deneme yapalım.
Devletler ve milletler arasındaki savaşlar yerini “tabakat-ı beşer” yani sosyal sınıflar arası savaşa bıraktı. Öyle mi? Evet.
O halde bu hadis-i şerifteki savaş da ahir zamanda, geleneksel olarak bilinenden başka türlü bir savaş olarak ortaya çıkacak olmalı denilebilir.
Böyle bakınca Müslümanlar ile Yahudiler arasındaki savaş halen birçok biçimde sürüyor olabilir. Bu savaş bir nüfuz ve iktidar savaşı olabilir. Bu iktidar savaşı bilhassa iktisadî alanda sürüyor olabilir.
O halde hadiste bildirilen “haber verme ve vermeme” tavrının mânâsının bu ortamda ne olabileceğini düşünmek lâzım.
Ne deniyor: Taşlar ve ağaçlar bile Yahudi’yi gösterecek, ama bir tür ağaç müstesna.
Dünya üzerinde çok ülkede var olan taştan heykeller o Yahudiler’i gösteriyor idi. Birer ikişer yıkıldılar ve yıkılıyorlar. O Yahudiler ve materyalist ideolojileri ölüyorlar.
Dünya üzerinde taştan-betondan setler yapılan yerler var. Arkasında Yahudilerin yerleşim yerinin var olduğunu dünya-âlem biliyor. Demek o duvarlar da yıkılacak ve arkasındaki Yahudi hâkimiyeti ölecek.
Dünyada ağaçtan ve selülozdan yapılan çok kitaplar var. Yahudi misyonunu teşhis ediyor. Müslümanları uyarıyor. İttihada yani manen ve maddeten birliğe dâvet ediyor.
Peki Garkad ağacı nasıl bir ağaç oluyor ki bize arkasındakinin ne olduğunu söylemiyor. Her halde ancak çok kuvvetli feraseti olanların anlayacakları bir şekilde gizliyor.
Cebinizdeki veya cüzdanınızdaki kâğıt paranın fikrî hammaddesi Lombardiya Yahudilerine ait değil mi?
Peki “kâğıt para” denilen bu “dikenli ve çiçekli ağaç”, “bu selülozun arkasında şu iktisadî ideoloji var” diye söylüyor mu?
Bediüzzaman kâğıt parayı yanında taşımaz ve dokunmazmış.
Neden?
Biz sadece soruyu biliyoruz. Ehli olanlar elbet cevabını verecektir.