HERŞEYİ GÖREN VE DUYANSIN! |
Zeyneb, sabah bir kuş sesiyle uyandı. Ses çok yakından geliyordu. Pencereden baktı, ama göremedi. Sonra balkona çıkıp aşağıya baktı ama göremedi, bu arada ses iyice yakınlaşmıştı. Etrafına bakarken mandal poşetinin arkasında bir şeyin kımıldadığını fark etti. Yavaşça gidip bakınca, yavru bir kuşun yaralı olduğunu ve kanadının kanadığını gördü. Saat daha çok erkendi, ama içeriye heyecanlı ve çığlık çığlığa girince; herkes uyanmıştı. Bu gün babası izinliydi. Yanına girdi ve elinden tutup balkona çıkardı. Babası yavaşça mandal torbasını çekti, abisi içeriden ilk yardım çantasını getirmeye gitti, annesi oraya küçük bir çarşaf serdi. Böylece küçük bir hayvan hastanesi kurdular… Yavru bir kuştu ve yarası canını çok acıtıyordu ki sanki ağlıyordu. İlk önce temiz bir bez ve su ile yarayı temizlediler. Sonra oraya merhem sürüp sardılar. Yavrunun acısı biraz hafiflemiş gibiydi. Anneanne içeriden buğday getirdi. Karnı doydu, yarası sarıldı. Sıra iyileşene kadar ona bir ev bulmaya gelmişti. Eski kuş kafesini bodrumdan çıkardılar ve artık minik kuş çok rahattı… Salona getirdiler, pencerenin kenarına koydular. Sonra herkes oturup onu seyretmeye başladı. Babası Zeynep’i kucağına oturtturdu, “Bak kızım, Allah hiçbir yarattığını darda bırakmaz. Bu kuş bizi bilmiyordu, ama Rabbimizin izni ile yaralı halinde buraya düştü. Eğer üst kata düşseydi, komşularımız evde olmadığı için onu fark edemeyecek ve o ölecekti. O şimdi iyileşiyor ve çok mutlu. Dünya çok büyük ve milyonlarca insan var, ben desem ki bu kadar insan varken Rabbim beni nasıl görecek? Nasıl duyacak? İşte o zaman çok büyük bir hata yapmış olurum. Çok güzel bir örnek vardır; ‘Kara gecede kara taşın altındaki kara karıncaya nimet veren Rabbim, elbette beni her yerden görür ve işitir.’” Zeynep bugün de babasından çok güzel bilgiler öğrenmişti. Hâşâ, Allah beni görmez ve duymaz diye oruç tutmayıp, namaz kılmasa ve duâ etmese düşeceği büyük hatayı fark etti. Bugünkü duâsını yaparken; “Allah’ım! Senden gizli hiçbir olamaz, sen içimden geçenleri duyan, kimse görmese de her yaptığımı görensin. ‘Oruç tutuyorum’ diyerek herkesi kandırsam da Seni asla yanıltamam, ‘Namaz kılıyorum” diye de herkesi kandırsam Seni kandıramam. Çünkü sen her yapılanı görensin. Küçük bir kuşu merhametinle nasıl kuşatıyorsan, bizleri de öyle kuşat. Bizi büyük yanlışlara sürükleme…(Âmin)” dedi.
MERVE İRİYARI |
29.08.2010 |