“Haydin namaza, haydin kurtuluşa!” dâvetine uymak - 1

Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri’nin Risâle-i Nur Külliyatı’nda (RNK) “farklı yerlerde bulunan namaz ve hikmetlerine ait bölümleri, belli bir mantık çerçevesinde aynı kapak altında toplamaya yönelik bir tanzim çalışması.”

Eser, “Namazın Mahiyeti,” “Namazın Önemi,” “Namaz Kıraatları,” Namazı Terk Etmek ve Sonuçları,” “Namaz ve Peygamberimiz,” “Namazla İlgili Fıkhî Tesbitler” ile “Bediüzzaman Said Nursî ve Namaz” başlıklı yedi bölümden meydana geliyor.

“Takdim”den anlaşıldığına göre, eserin hazırlanmasında yayınevi dışından bir heyetin de katkısı olmuş. “Cemaatî yardımlaşma ve dayanışma” adına ne güzel bir tablo! Eserden bölümler itibarıyla şunları öğreniyoruz (bir nev'î “İçindekiler”):

1) *Namaz, faydasız giden ömür sermayesini ahirete mâl eder. *Namaz, kalp, akıl, ruh vesair lâtifelerin gıdasıdır. *Geçmiş günlerin elemi ve gelecek günlerin endişesini duymak, ubudiyet ve namazdan usanca sebebiyet verir. *Namazın dünyada, kabirde, mahşerde ve sırattaki neticeleri. *Namaz kılmamak veya yarım yamalak kılmak, uhrevî cezayı gerektirir! *Namaz, insanın Allah’a karşı esas görevidir. *Namaz kıldıktan sonra dünyevî işler ahirete mâl olur. *Namaz, ahiretle beraber dünyayı da kazandırır. *Namaz, her yeni günü ve kişinin hususî âlemini aydınlatır, zulümattan kurtarır. *Namazın hadsiz mertebeleri vardır. *Namaz dünyevî, kalbî, ruhî, aklî rahatlığa sebeptir; dünyevî amelleri ahirete mâl eder. *Namaz kılmak ve büyük günahları işlememek, hakikî, insanî ve fıtrî bir vazifedir; insanın yaradılış gayesidir. *Namaz, 24 saatlik ömür sermayesini ahirete mâl eder. *Namaz, dünyevî sıkıntıları da ahirete mâl eder. *Namaz, günahlara kefaret olur. *Namaz, baki bir hazineyi kazandırır. *Namaz, dünyevî asayişi temin eder. *Namazın uhrevî kurtuluşa etkisi. *Ömür sermayesiyle ahireti kazanmak hususunda namazın önemi. *Namaz ve ibadet, manevî hastalıkların şifasıdır; onları terk etmek azim bir cinayettir! *Hapse zulmen maruz kalan biri farz namazlarını kılarsa, her bir saati bir gün ibadet hükmüne geçebilir. *Namaz, fâni musîbet günlerini, baki saadet günlerine çevirir. *Farz namazı kılmak, musîbet vakitlerini ahirete mâl ettiği gibi, kalbî/ruhî sıkıntı hâllerinde ve benzeri durumlarda da faydalar sağlar. *Beş vakit farz namazını kılan, “kardeş” sınıfına girer. *Namaz, İlâhî huzuru sağlar.

2) Namazın beş vakte hikmet-i tahsisi nedir? *Namazın mânâsı, Cenâb-ı Hakk’ı tespih, tazim ve şükürdür. *Tespih, tekbir, hamd kelimeleri (Sübhanallahi Allahuekberü’l-hamdülillahi), “namazın çekirdekleri” hükmündedir. *İbadetin mânâsı nedir? *Namaz, rububiyetin isteklerine bir cevaptır; rububiyetin kutsiyeti ise “Sübhanallah”ı ister. *Rububiyetin Kemal-i Kudreti ile huşu ve rükû, “Allahuekber”i ister. *Rububiyetin rahmet hazinesi, kulun, ihsan ve inamatı şükür ve sena ile, “Elhamdülillah” ile ilân etmesini ister. *Namaz, bütün ibadet çeşitlerini içine alır. *Beş vakit namaz, Samedani Kudret’in hediyelerini hatırlatır. *Beş vakit namazın belli vakitlere tahsisinin hikmetleri. *Namazın beş vakte tahsisinin hikmeti. *Namaz, sair ibadet envalarını da tazammun eden bir fihriste, manevî huzura bir dâvettir. Namaz, azamet-i İlâhiyeyi kalplerde tesbit eder ve dinin direğidir. *Namazın önemiyle ilgili Rum Sûresi’nin 17 ila 27. âyetleri. *İbadet ve duânın sebep ve neticesi, emir ve rıza-yı İlâhî’dir. *Yağmur duâsı ve namazı, rızk-ı iaşe-i umumiyenin Rezzak-ı Hakîm’den olduğunu ilân eder. *Sair canlılar, namaz ve ibadeti ihtar eder. *Şükür nev'îlerinin en camii ve fihriste-i umumiyesi, namazdır. *Cemaatle namaz, sevap ortaklığını arttırır.

3) Namazdaki Fatiha’nın sırları. *Fatiha’daki “na’budu”nun hikmeti ve “nun”un ifade ettiği anlamlar. *Namazdaki “İyyake na’budu,” mü'minin varlık âlemini ışıklandırır. *Namazdaki teşehhüdün ifade ettiği anlamlar. *Namazdaki lâfızların (tekbir, tahmid ve tespihler) ifade ettiği anlamlar. *Namazdaki teşehhüdün ehemmiyeti. *Namazın küllî bir ubudiyet olması, teşehhütteki niyet iledir. *Sahabilerin namazdaki hisseleri azimdir. *Namazdaki tespihler. *Ezan ve namaz gibi şeairlerdeki tespihler, azamet-i kibriyayı ilân etmektir. *Namazdaki tespihler, milyonlarca mü'minin tasdik ve şahadetlerine iktiran eder. *Namazdaki elfazın Arabi olmasının hikmetleri. *Namazdan sonraki tesbihler, namazın mânâsını takviye ederler; namaz ve imanın hulâsalarıdırlar. *Namazdan sonra yapılan tesbihat, velâyet-i Ahmediye’nin (asm) evradıdır. *Sabah ve akşam namazından sonra tekrar edilen “La ilahe illahu vahdehu la şerika leh… ilaahir” kelâm-ı tevhidi, ism-i Azam’ın mertebesini taşıyor. *Namazdan sonraki tesbihatta söylenen “bütün hastalıklar ve ilâçlar sayısınca… ilaahir” cümlesinin fazilet ve önemi. *Namazdan sonra yapılan tesbihat, velâyet-i Ahmediye’nin (asm) evradıdır. *Namazdan sonraki tesbihatla, halka-i tahmidat-ı Ahmediye’ye tasavvuren ve niyeten girilir.

4) *Namazı terk etmek, büyük bir azabı gerektirir! *İlâhî vazifelerde tekasül göstermek, musîbetlerin celbine bir vesiledir. *Namazı terk etmek, umumî musîbetlere bir vesiledir. *Umumen namazı terk etmekle, Birinci Dünya Savaşı’nın musîbetine kader-i İlâhiye fetva verildi.

—Devam edecek—

ORHAN GÜLER

[email protected]

28.08.2010