"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ankara'da gençlik coşkusu: Genç Saidler Ankara’yı nurlandırdı

01 Mayıs 2018, Salı 00:39
9. Risale-i Nur Gençlik Kongresi, gençleri Ankara’da buluşturdu.

Türkiye’nin çeşitli illerinden yoğun ve coşkulu bir katılımın olduğu proğramda yapılan konuşmalarda barış kardeşlik, İttihad-ı İslam ve gençlik meselelerine dikkat çekilerek çareler sunuldu. Program sonunda gençlere ödüller verildi.

Yeni Asya Gazetesi ve Risale-i Nur Enstitüsü tarafından düzenlenen, “Risale-i Nur’a Göre Hürriyet ve Demokrasi Ekseninde İslâm Kardeşliği ve Dünya Barışı” konulu 9. Risale-i Nur Gençlik Kongresi, Ankara’da yapılan “Risale-i Nur Gençlik Kongresi” programıyla sona erdi. Programa Ankara’dan ve Türkiye’nin çeşitli illerinden yoğun ve coşkulu bir katılım oldu. 28 Nisan Cumartesi günü yapılan masa çalışmalarının ardından Pazar günü Ankara Nazım Hikmet Kongre Salonu’nda Gençlik Kongresi yapıldı. Program Taner Önden’in Kur’ân tilâvetiyle başladı.

Ali VAPURLU: BEDİÜZZAMAN SAHABELERİ REHBER EDİNMİŞTİR 

Yeni Asya Gazetesi Yönetim Kurulu üyesi Ali Vapurlu yaptığı açış konuşmasında, Bediüzzaman Hazretleri’nin, hakkı, adâleti, meşvereti, liyâkati ve kanun hakimiyetini esas alan, hakikat-ı adaleti ve gerçek hürriyeti taşıyan, meşrûtiyet-i meşrûa anlamındaki mana-yı dindar cumhuriyeti esas alan, Asr-ı Saadet’teki sahabelerin takip ettiği sistemi her yönü ile hayatı boyunca kendisine rehber edinerek çağımıza taşıdığını belirtirek, “Bediüzzaman Hazretleri, günümüzdeki gerçek anlamda demokratik cumhurî anlayışın karşılığı olan meşrûtiyet-i meşrûa için ‘ve şavirhum fil emr’ (işlerinde onlarla istişare et) ve ‘ve emruhum şûrâ beynehum’ (onların aralarındaki işleri istişare iledir) âyet-i kerimelerinin tecellisidir ve meşveret-i şer’iyedir’ tesbitini yapmıştır. ‘Meşrûtiyetin yani demokratik cumhuriyetin ruhu Kur’ân’dandır, hayatı da ondandır.’ izahıyla Asr-ı Saadetteki idarî sistemin gerçek manadaki demokrasi ile bihakkın örtüştüğü gerçeğini ortaya koymuştur” dedi.

Bediüzzaman Hazretleri’nin, İslâm Âleminin, dün olduğu gibi bugün de en büyük hastalığının ve düşmanının cehalet, zaruret ve ihtilâf olduğunu; bunlara karşı san’at (sanayi), marifet (eğitim) ve ittifak (birlik ve bütünlük) silâhlarıyla cihad edilmesi gerektiğini belirttiğini ifade eden Alu Vapurlu, “Bu ehemmiyetli teşhisin tedavisinin de ‘Mü’minler ancak kardeştirler’ âyetinin bihakkın hayata geçirilmesiyle mümkün olacağını bildirmiştir” şeklinde konuştu.

DÜNYA BARIŞI İÇİN İTTİHAD-I İSLÂM 

Bediüzzaman Hazretleri’nin dünya barışı için iki önemli hakikati her vesileyle nazara verdiğini dile getiren Ali Vapurlu, “Bunlardan birisi, İttihad-ı İslâm’ın tahakkukudur; diğeri ise; beşeri sefahate, dalâlete ve zulme sevk eden bozulmuş İkinci Avrupa zihniyetine karşı, Müslümanların, insanlığın içtimaî hayatında faydalı ilim ve san’atları, adalet ve hakkaniyete hizmet eden müsbet bilimleri takip eden Birinci Avrupa anlayışıyla beraber hareket ederek mücadele vermelerinin gerekliliğidir” şeklinde konuştu. Vapurlu, dünya barışının anahtarı olan İttihad-ı İslâm idealinin tahakkuku için öncelikle bu ülkenin istibdad-ı mutlak kaydından kurtularak gerçek anlamdaki demokratik cumhuri sisteme geçmesinin gerektiğini ifade etti. 

“YAŞASIN SIDK, ÖLSÜN YEİS”

Ali Vapurlu konuşmasını şöyle tamamladı: Bediüzzaman Hazretleri’nin şu gelen tesbit ve müjdeleri de fevkalâde ehemmiyetli ve anlamlıdır: “Evet, ümidvar olunuz, şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sada İslam’ın sadası olacaktır.” “Yaşasın sıdk, ölsün yeis, muhabbet devam etsin, şura kuvvet bulsun. Bütün levm ve itab ve nefret; heva ve hevese tabi olanlara olsun. Selam ve selamet hüdaya tabi olanlar üstüne olsun. Amin.” 

İSLÂM YAŞAR: Gençler ekrana hakim olmalı 

Gazetemiz yazarlarından Selahaddin Yaşar, “Genç Nur Neslinin Ahir Zamandaki Vazifeleri” konulu konferansında felâket ve helâket asrında olduğumuzu, bu felâket ve helâket asrında en büyük vazifenin Nur Talebelerine ait olduğunu ifade etti. Yaşar, konuşmasına şöyle devam etti: “Bediüzzaman yaşadığımız Asr-ı Saadet asrı haline getirmemizin zeminini hazırlamıştır ve zamanı sahipsiz bırakmamıştır.” 

Risale-i Nur hizmetinin merhaleler halinde ilerlediğini ve zulmü durdurduğunu ifade eden Yaşar, Nur Talebelerini dört nesil olarak tanımladı. Birinci, ikinci ve üçüncü nesil Nur Talebelerinin vazifelerini tamamladığını söyledikten sonra dördüncü nesil Nur Talebelerine vurgu yaparak “Dördüncü nesil Nur Talebeleri Cennetasa baharı yaşıyor. Eğer başlatırsanız, sizin vazifeniz kıyamete kadar devam edecek” dedi. 4. nesil Risale-i Nur Talebelerinin en büyük vazifesinin Risale-i Nuru yaşamak olduğuna dikkat çekti. Bugün gençleri alıkoyan en büyük sorunun ve en büyük manilerinin ekranlara mahkûmiyet olduğunu, gençlerin ekranlara mahkûm değil hâkim olunması gerektiğini, bunun yolunun da ancak Risale-i Nurlar’ı çokça okumak ve hakkıyla yaşamak ile mümkün olacağını belirtti.

Lisan-ı hal lisan-ı kalden üstündür

Araştırmacı yazar İslâm Yaşar konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer biz doğru İslâmiyeti ve İslâmiyete lâyık doğruluğu yaşarsak diğer insanlara da güzel örnek oluruz, bu zamanda doğru İslâmiyet ise Risale-i Nur’la yaşanabilir dedi. Yaşar, Nur Talebelerinin elinde büyük bir ilmî birikim var, eğer bizler bu hakikatleri yaşamadan taşırsak sadece hamallığını yapmış oluruz. Zamanının ömrü yok dolayısıyla bizler vazifemizi geciktirmeden ifa etmeliyiz. Çünkü Said Nursî ‘kıyamet çabuk kopmazsa’ ikazını yapıyor. Bu ikaz bizim açımızdan önemlidir. Risale-i Nur bu manada bizlere mesuliyet verir eğer yaşarsak bize mazhariyet verir. Allah yolumuzu açık, vazifemizi kudsî eylesin.”

İBRAHİM ÖZDABAK: İslam Âleminin ihtiyacı

Gazetemiz karikatüristi ve Yazı İşleri Müdürü İbrahim Özdabak’ın “Karikatürlerle İslâm kardeşliği” konulu sunumu izleyenlerden büyük takdir toplarken, ekrana yansıtılan örnek karikatürlerle hafızalar tazelendi.

Özdabak, konuşmasına kongre masa çalışmalarını tebrik ederek başladı. Gençler için masa çalışmalarını kastederek “Her satırında aynı kaynaktan, aynı istikamete bakmak var. Genç Saidler bu çalışmalarını gençlik şöleninin başına bir taç gibi taktılar” dedi. Peygamber Efendimiz (asm) hakkındaki karikatürleri eşliğinde İslâm Âleminin ihtiyacını anlattıktan sonra “Bizi anlayan gençler, Nur Talebeleri var. Risale-i Nur artık kökleşmiştir. Onu kimse bu vatanın bağrından söküp atamayacaktır“ diye belirtti.

Ardından İslâm ülkelerine 20 yy’da çektirilen sıkıntılardan, Ayasofya’nın mahzuniyetinden, adalet hakikatinin zedelendiğinden ve gençlerin dinsizlik ve deim bataklığına sürüklendiğinden bahseden Özdabak, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Zaman iman kurtarma zamanıdır. Zaman ebedî bir gençlik saadetini kazanma zamanıdır. Gençler ve değerli misafirlerimiz. Risale-i Nur’un hakikatlerini zamanınızın modasına uygun bir usûl ile haykırmaktan korkmayınız.” 

GENÇLİK KONGRESİ SONUÇLARI PAYLAŞILDI

Kongre kapsamında beş farklı başlık altında yapılan masa çalışmalarının sonuçları kamuoyu ile paylaşıldı. Hürriyet ve Demokrasi masasının sunumunu, Muhammed Okur; İttihad-ı İslâm masasının sunumunu, Ömer Faruk Yıldız; Dünya Barışı masasının sunumunu, Mahmut İlhan; Aile ve Eğitim masasının sunumunu, Sinan Özden; İhlâs masasının sunumunu ise Eren Okur yaptı. Yapılan masa çalışmaları neticesinde ortaya çıkan tesbit ve çözüm önerilerinin de tebliğ edildiği program kapsamında, Türkiye genelinde yapılan şiir yarışmasında dereceye girenlerin şiirleri okundu. Programda senaristliğini, yönetmenliğini ve oyunculuğunu Serdar Beykoz’un yaptığı “Bekir Berk”in anlatıldığı tek kişilik tiyatro izleyenlerden büyük alkış aldı.

Program da ayrıca kum gösterisi, tasavvuf musıkîsi, şiir dinletileri ve ilâhiler dinleyiciler tarafından memnuniyetle karşılandı ve coşkuyla izlendi.

Şölen alanında açılan kitap standımız da büyük ilgi gördü.

HABER: FATİH KARAGÖZ - BİLAL SAİD PARLAKOĞLU - AHMET HAMZA MUTLU - ŞÜKRÜ KALI

FOTOĞRAF: ERHAN AKKAYA - KÜBRA ÜNÜVAR - YENİ ASYA

***

9. RİSALE-İ NUR GENÇLİK KONGRESİ’NİN MASA ÇALIŞMALARI TAMAMLANDI VE DEKLARASYONLARI KAMUOYUYLA PAYLAŞILDI...

OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ:

MASA ÇALIŞMALARI BİLDİRİLERİ

İttihad-ı İslam kalplerde başlar

***

Okunma Sayısı: 3816
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ömer Faruk Balpetek

    3.5.2018 20:16:07

    abiler ellerinize salık usta dımız keşke görseydi :(:(

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı