"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kur’ân okurken, meleklerin kendisini dinlediği sahabe:

18 Mart 2012, Pazar
Maneviyât büyüklerimizi yâd etme yolculuğumuzda bu kez durağımız, Uhud Savaşı’nda yedi yerinden ağır yaralanmasına rağmen cihadı bırakmayan Üseyd bin Hudayr’dır (ra). Buyrun iştirak edin.
***
Medineliler, İslâm’ın hakikatlerini öğrenmek için bir muallime muhtaçtılar. Peygamber Efendimiz (asm) Mus’ab bin Umeyr’i (ra) muallim olarak Medineye gönderdi. Hz. Mus’ab (ra) orada Es’ad bin Zürare’nin evinde misafir oldu. Oradakilere o evde Kur’ân-ı Kerim öğretti.
Birgün Mus’ab bin Umeyr ve Hz. Es’ad bin Zürare, Benî Zafer kalesine ait bir kuyunun başında sohbet ediyorlardı. Müslümanların bazıları da toplanmış, onları dinliyordu. O sırada, henüz Müslüman olmayan Üseyd bin Hudayr ve Sa’d bin Muaz oradan geçiyorlardı. Kalabalığı görünce rahatsız oldular. Es’ad bin Zürare ile teyze çocuğu olan Hz. Sa’d, Üseyd bin Hudayr’ı kalabalığı dağıtması için yanlarına gönderdi. Mus’ab bin Umeyr halim, selim, efendi biriydi. Onu oturması için buyur etti. Üseyd bundan memnun kaldı oturdu. Hz. Üseyd’e İslâmiyeti anlatıp Kur’ân’dan bazı âyetleri okudu. Üseyd bin Hudayr huşu içinde okunan Kur’ân’ı dinledi ve “Bu ne güzel şey! Siz bu dine girmek için ne yapıyorsunuz?” diyerek hissiyatını belli etti. Hz. Mus’ab anlattı, o hemen gusledip hiç tereddüt etmeden Kelime-i Şehadet getirip Müslüman oldu. Onu bekleyen Sa’d bin Muaz’a gitti. Olanları anlattı, onun da Müslüman olmasına vesile oldu. Böylece kabilelerinde pek çok insan iman halkasına katıldı.
Üseyd bin Hudayr, bütün gücünü, maddî ve manevî imkânlarını İslâm uğrunda kullandı. Birçok savaşta yer aldı. Uhud Savaşında yedi yerinden ağır yaralanmasına rağmen cihaddan geri kalmadı. Şöyle ki: Peygamber Efendimiz (asm), müşriklerin geri dönüp Medine’ye baskın yapma ihtimâline karşı Hz. Bilâl’e (ra) “Resûlullah, düşmanı takip etmenizi istiyor” diye seslenerek Müslümanlara duyurmasını emretti. Bunu duyan Üseyd, yaralarını unutup cihad dâvetine katıldı.
Hz. Üseyd, vaktinin büyük kısmını Resulullah (asm) ile birlikçe geçirirdi. Peygamberimizin (asm) “Ne iyi kimsedir” methine mazhar olmuştu. Sesi çok güzeldi ve Kur’ân okumaya başladığında bambaşka âleme girerdi.
Bir gece hurma sergisinde Bakara Sûresi’ni okumaya başladı. Yanında bağlı olan atı birden şahlandı. Hz. Üseyd okumayı kesti, at sakinleşti tekrar okumaya başladı at yine şahlandı. Hadise üç kez tekrarlanınca Hz. Üseyd okumayı bıraktı. Atının yanına gitti, başını semaya kaldırmıştı ki birden şaşırdı. Başının üstünde, gölgeye benzer bir sis içinde kandiller gibi birçok parıltı gördü. Bu gölge tabakası, parıltılarıyla birlikte semaya çekilip görünmez oldu. Sabah Peygamberimize (asm) koşup anlattı ve “Ya Resulullah ben okumaktan vazgeçtim, çünkü oğlum Yahya, ata yakın bir yerde bulunuyordu. Atın çocuğu çiğnemesinden korktum. Sonra gördüğüm bu beyaz gölge içindeki parlak manzume görünmez oldu” dedi.
Resulullah (asm) “Bilir misin, onlar nedir?” diye sordu. Hz. Üseyd “bilmediği” cevabını verince de şöyle buyurdu:
“Ey Üseyd, onlar meleklerdi. Senin Kur’ân okuyan sesine gelmişlerdi. Sesini dinliyorlardı. Eğer okumaya devam etseydin, sabaha kadar seni dinlerler, insanlar da kendilerini seyrederlerdi. Onlar insanlardan gizlenmezlerdi.”
Evet, Kur’ân okumak nuranî ruhları, melekleri cezbeden bir ibadettir. Sırf iyilik ve hayır yapmak için yaratılmış olan meleklerin semadan inmesine sebeptir.
Hz. Üseyd, Kur’ân okumaktan ve dinlemekten, Resulullah’ın (asm) sohbetinde bulunmaktan öyle huzur duyuyordu ki, adeta bunlar ondan bir parça olmuştu. Bir sözünde, bunu şöyle ifade eder:
“Bütün arzum, ömrümü üç hâl üzere geçirmek ve bu hâllerden hiçbir zaman ayrılmamaktır. Bunlar; Kur’ân okuduğum veya dinlediğim zamanki hâlim. Resulullah’ın (asm) konuşmasını dinlediğim zamanki hâlim ve bir cenazeyi gördüğüm zamanki hâlim...”
Hz. Üseyd, Hicret’in 20. yılında Hz. Ömer’in (ra) hilâfeti zamanında vefat etti. Cenaze namazını Hz. Ömer (ra) kıldırdı...
Allah (cc) onlardan razı olsun...
 
İstifade edilen kaynak:
 
Sahabiler Ansiklopedisi
Üseyd bin Hudayr (ra)
 
 
ARZU KONAN
Okunma Sayısı: 19750
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı