"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gazetemizin yayın politikasını Risale-i Nur’un prensipleri çerçevesinde belirliyoruz

06 Kasım 2018, Salı 00:16
Yeni Asya Medya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Yavuzyiğitoğlu’nun Güz Dönemi Temsilciler Toplantısı’nda yaptığı konuşma:

YENİ ASYA SADECE BİR GÜNLÜK GAZETE DEĞİLDİR. YENİ ASYA, KUR’ANÎ HAKİKATLERİN SESİDİR, ASRIN BEDİİSİNİN SESİDİR, YENİ ASYA VİCDANLARIN SESİDİR, HAKİKATİN GÜR SESİDİR, HAKİKATİN GÜR SESİ KALMAYA DEVAM EDECEKTİR.

Aziz Dava arkadaşlarım, Yeni Asyamızın mümtaz dava erleri, muhterem misafirler… 

Yeni Asya Gazetesi temsilciler toplantısına hepiniz hoş geldiniz. Bu vesile ile hepinizi muhabbetle selamlıyorum, muhabbetle kucaklıyorum.

Üstad Hazretlerinin Risale-i Nur’un muhtelif yerlerinde ısrarla “ittihad” kavramına vurgu yaptığını görüyoruz. Barla Lahikası’nda “Hayat, vahdet ve ittihadın neticesidir. İmtizaçkârâne ittihad gittiği vakit, mânevî hayat da gider” der ve şu hatırlatmayı yapar:  

“Birbirinizle çekişmeyin, sonra içinize korku düşer ve kuvvetiniz elden gider (Enfal 46) âyetinin işâret ettiği gibi, tesanüd bozulsa cemaatin tadı kaçar. Bilirsiniz ki, üç elif ayrı ayrı yazılsa kıymeti üçtür. Tesanüd-ü adediyle içtima etse, yüz on bir kıymetinde olduğu gibi, sizin gibi üç-dört hâdim-i Hak, ayrı ayrı ve taksimü’l a’mâl olmamak cihetiyle hareket etseler, kuvvetleri üç-dört adam kadardır. Eğer hakikî bir uhuvvetle, birbirinin faziletleriyle iftihar edecek bir tesanüdle, birbirinin aynı olmak derecede bir tefâni sırrıyla hareket etseler, o dört adam, dört yüz adam kuvvetinin kıymetindedirler.”

Elhamdülillah, ittihad ve tesanüdün kıymetini bilen, bir’leri bin yüz on bir; dörtleri dört binler kıymetine eriştirmenin sırrını bilen aziz bir cemaatin ve aziz bir davanın hadimleriyiz. Yeni Asya ittihad sırrını kavramış, uhuvvet ve muhabbetin hayatın mayası olduğuna inanmış, ihlas ve  sadakati davasının pusulası yapmış kutlu bir cemaatin adıdır. Herkesin savrulduğu, herkesin değerlerini takas ettiği bir dönemde Yeni Asya’nın Risale-i Nur’un şahs-ı manevisine sahip çıkması, Kur’ân’ın temel değerlerini savunması bu sırlardan dolayıdır. 

Aziz  Kardeşlerim,

Çeşitli imkânsızlıklarla beraber bize yapılan tüm saldırılara, haksız itham ve iftiralara, karalamalara rağmen, Elhamdülillah, bu salonun temsil ettiği aziz cemaatimizin dayandığı ittihad, tesanüd, uhuvvet ve muhabbet sırlarıyla ayaktayız, ayakta durmaya devam edeceğiz, etmek zorundayız. 

Zira bizler “Gözümde ne Cennet sevdâsı var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin îmânı nâmına bir Said değil, bin Said fedâ olsun. Kur’ân’ımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa, Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin îmânını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmaya râzıyım. Çünkü vücudum yanarken, gönlüm gül gülistân olur” diyen bir dava adamının talebeleriyiz.  

Buradan hareketle Kur’ân’î değerlerin tartışmasız savunucusu olan Yeni Asya-Allah korusun-sekteye uğradığı gün; Ne bizim, ne bu binanın, ne binalarımızın ve ne de şahsî kemalatımızın, maddî ve manevî varlığımızın hiçbir kıymet-i harbiyesi kalmayacaktır. Varlık sebebimiz yalnızca ve yalnızca  üzerimize tahdis-i nimet suretinde yüklenen bu aziz davamızdır. 

Bu bilinçle bu davanın müntesipleri kıyamete kadar kendi davalarına ittihad, tesanüd, ihlas ve  sadakatla sahip çıkacaklardır inşallah. 

Değerli Kardeşlerim

Bu bağlamda Yeni Asya gazetesi yalnızca gündelik bir gazeteyi değil, Üstadımızın İstanbul’a geldiği andan itibaren seslendirdiği Kur’ânî fikirlerin temsilciliğini yapmaktadır. Bu çok önemlidir. Biz de bunun farkında olarak gazetemizin yayın politikasını Risale-i Nur’un prensipleri çerçevesinde  belirlemeye çalışıyoruz.

Farkındasınız, biz de farkındayız. Son dönemdeki meş’um hadiseler dolayısıyla binbir günaha bulaşanlar, kendi günahlarına bizi de ortak etmek isteyenler bunu başaramayınca alenen Yeni Asya düşmanlığına soyundular.  Bu yaftanın adı dün “Ergenekoncu”luktu, şimdi “Fetöcü”lük oldu. Tarih şahittir ki Türkiye’de herkesin  üzerine kolayca yapışabilecek bu çamur, asla Yeni Asya’ya bulaşamaz. Geçmişimiz, dava anlayışımız, hizmet tarzımız buna müsaade etmez. 

En nihayetinde bize bu saldırıları yapanlar tarihin çöplüğünde unutulurken, Yeni Asya yeni bir geleceğin vazgeçilmez pusulası ve aranılan adresi olmaya devam edecektir. 

Kıymetli kardeşlerim, bu noktada hepimizin üzerinde büyük bir yük söz konusudur. Endişemiz yükün büyüklüğü değil, bu yükün hakkını verememek endişesidir. Buradan hareketle yayın politikamızı Risale-i Nur’un dayandığı temel prensipler çerçevesinde sürdüreceğiz, şahs-ı manevîden aldığımız  güçle güçlenerek yolumuza  devam edeceğiz. Her alanda yenilikçi olacağız. İnşallah kısa sürede Yeni Asya daha genç, daha dinamik, dosyalarıyla kendinden söz ettiren, araştırma yazılarıyla aranılan, seslendirdiği fikirleriyle sadece ülkemiz insanını değil insanlığı kucaklayan bir kimliğe bürünecektir. Buna katkı sağlamak hepimizin vazifesidir. Bu noktada çeşitli projelerimiz söz konusudur. Yeri geldikçe sizlerle paylaşacağız, desteklerinizi isteyeceğiz. 

Aziz Kardeşlerim,

Ne yazık ki bir çok alanda tam sıçramayı hedeflediğimiz noktalarda–hayırlı işlerin muzır manileri kabilinden–çeşitli engeller karşımıza çıkıverdi. Son dönemde hepinizin malumu olan ekonomik kriz bu noktada bizi son derece sarstı. Bir çok yayınevinin kapandığı, okul kitaplarının bile basılamadığı, bazı gazetelerin dijital ortama  geçtiği ağır bir krizden söz ediyoruz. Geçmişten beri maddî sıkıntılarla boğuşan bir cemaatiz. Bu noktada maddî sıkıntılar mazeretimiz de olamaz. Ancak bilhassa kurdaki artış nedeniyle kâğıt sıkıntısı, her yerde olduğu gibi, bizde de önemli bir mesele haline geldi. Maliyetlerimizi karşılayamaz hale geldik. Bu sıkıntıları da hep birlikte aşacağız inşallah. Aşmak zorundayız. Gazete çıkarmamak  ya da Risale-i Nur basmamak gibi bir alternatif söz konusu olmadığına göre, hep birlikte bu badireleri de atlatacağız. Biz gayret etmekle mükellefiz, netice elbette ki Cenabı Hak’tandır. 

Değerli Kardeşlerim, 

Üstad Hazretlerinin İstanbul’a geldiği zaman ilk yaptığı işlerden biri bir gazete çıkarmak teşebbüsü olmuştur. O günün şartları itibariyle bu gerçekleşmemiş, ancak Üstadımızın bu teşebbüsü, Elhamdülillah, Zübeyir Ağabeylerin girişimiyle önce İtttihad’ı doğurmuş, sonra İtttihad  Yeni Asya’yı meyve vermiştir. Zübeyir Ağabeyin ve Kutlular Ağabeyin sarsılmaz, tavizsiz bir şekilde bu güne emanet ettiği Yeni Asya, Elhamdülillah, bu yıl 50. Yılını kutlayacaktır. Ne mutlu bize  ki Üstadımızın vasiyeti hükmünde olan bir gazeteye sahibiz. Doğrunun yalana bulandığı, renklerin  birbirine girdiği, maddî çıkarlar nedeniyle savruluşların arttığı, Kur’ân hakikatlerinin Kemalizmin ayak oyunlarına boğdurulmaya çalışıldığı böyle zor dönemlerde Yeni Asya olarak kalabilmek büyük bir gurur, büyük bir onurdur. 

Tam elli yıl boyunca, susmadan, usanmadan, bıkmadan, her ne pahasına olursa olsun hak, hukuk, adalet, hürriyet diye haykırabilmek her babayiğidin harcı değildir. Etrafınıza bir bakınız, bu babayiğitlerden kaçını bulabilecek, kaçını görebileceksiniz. 

Ben Yeni Asya’dan başkasını göremiyorum. Yeni Asya asrın Bediisinin sesidir, Yeni Asya vicdanların sesidir, hakikatin gür sesidir, hakikatin gür sesi kalmaya devam edecektir. 

Aziz kardeşlerim, bu noktada gazetemizin  50. Yılına ayrı bir önem atfediyoruz. Hem  İstanbul’da, hem Anadolu’nun muhtelif yerlerinde inşallah hep birlikte 50. Yılımızı kutlayacağız. Bu programların içeriğini ve zamanını daha  sonra sizlerle paylaşacağız inşallah. 

Sizin de bu konularda hazırlıklar yapmanız, Yeni Asyamızın sesini her tarafta duyurmanız en büyük istirhamımızdır. 

Değerli kardeşlerim, 

Yeni dönemde gazetemizle birlikte neşriyatımızın tanıtımı, reklam ve ilanatı açısından fuarlarda daha fazla gözükmeye gayret edeceğiz. Bilhassa 15 Temmuz sonrası darbe fikrinin, darbeci yapının Risale-i Nur ile ilişkilendirilmesi üzerimizdeki sorumluluğu daha da fazla arttırmıştır. Ne yazık ki korku belasıyla ya da başka bir mücbir sebeblerle Risale-i Nur neşreden yayınevleri fuarlarda adeta Risale-i Nurları gizler hale gelmiştir. Bu esbab-ı mûcibimizi inkâr anlamına gelmektedir. 

Yeni Asya olarak fuarlarımızın baş tacı Risale-i Nurlardır. Stantlarımızın en görünür yerinde Risale-i Nurlar vardır. Bu bağlamda yalnızca  neşriyatımızın tanıtımı için değil, Risale-i Nur üzerindeki kötü algının yok edilmesi için fuarlar önem arz etmektedir. 

Kısaca bilgi vermek gerekirse 2015’te 3, 2016’da 7, 2017’de 17 fuara katıldık. Bu yıl 25’i hedefliyoruz. 

Bu fuarlarla üzerimizde oluşturulmak istenen algıyı da sebepler noktasında kırdık, Elhamdülillah. 

Muhterem kardeşlerim

Bir iki hususa daha kısaca değinerek konuşmamı tamamlamak istiyorum. 

Bir hususa bilhassa dikkatinizi çekmek istiyorum. 15 Temmuz sonrası bütün cemaatlerin imhası noktasında bazı tasavvurların ayyuka çıktığını, bununla ilgili bazı fiilî uygulamaların da yapıldığına  hepimiz şahit oluyoruz.  Yeni Türkiye dedikleri, tek adamlık üzerine inşa ettikleri yeni sistem, hedefleri itibariyle ne yazık ki tek parti döneminin hedefleriyle örtüşüyor. Cemaatî yapıların tarûmar edilmesi, dinî değerlerin içinin boşaltılması gibi hususlar ne yazık ki Kemalizmin derin kodlarına işaret ediyor. Bu noktada milyarlarca bir bütçeye sahip Diyanet de bu yangını arttırmak için kullanılıyor, Diyanet üzerinden cemaatler tek tipleştirilmek, rejimin payandası haline getirilmek isteniyor. Bu plana yayınlarımızla, gazetemizle set olacağız inşallah. Böyle bir planın uygulanması, hayata geçirilmesi sırasında bizim susmamız, bunu görmezden gelmemiz mümkün değildir. Bu bağlamda cemaat olarak görünür olmak, fuar, program, panel v.s. gibi organizasyonlarla  cemaatlerin aslî vazifelerinin neler olduğunu kamuoyuna göstermek büyük önem arz ediyor. Bütün mahallerimiz bu noktada çalışma yapmak, bizim çalışmalarımıza destek vermek durumundadır. 

Son olarak gazetemizin bu binası ile ilgili imar barışı için müracaat ettiğimizi, 5250 m2’lik kapalı alan için 484 bin liralık bir kaynağa ihtiyacımızın olduğunu hatırlatmak istiyorum. Bununla birlikte Tekirdağ’daki yerimiz için ilk adımlarımızı attığımızı, en kısa sürede  buranın faaliyete geçirileceği bilgisini de  vermek istiyorum. 

Muhterem Kardeşlerim

İlk konuşmalarımdan itibaren sizlerle paylaştığımız gençlerin hizmetimizin her alanında aktif hale getirilmesi, İstanbul’a çok amaçlı bir külliyenin inşa edilmesi gibi hususları da tekrar dikkatinizi çekerek hepinizi saygıyla selamlıyor, muhabbetle kucaklıyor, toplantının hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Haktan niyaz ediyorum.

Fotoğraf: MURAT SAYAN - Yeni Asya

-SON-

Okunma Sayısı: 2327
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı