Yâ Hakîm! |
Ya Hakîm, bütün işlerin hikmetlidir. Sonsuz hikmet, emir, hüküm ve ilim sahibisin. Hakkı batıldan ayırır, biz kullarını adaletle yargılarsın. Kâinatta boş ve abes hiçbir şey yaratmamışındır. Bunun için biz insanlar da hikmetle hareket etmeli, abes şeylerden uzak kalmalıyız. Ya Hakîm, Sen, her işini sağlam, kusursuz yaparsın, biz de insan olarak öyle olmaya, yani işlerimizi sağlam ve kusursuz yapmaya gayret göstermeliyiz. Hakîm isminin gereği olarak, faydasız, boş ve tesadüfî bir işin yoktur. Her şeyi yerli yerince, olması gerektiği gibi, olabilecek ihtimallerden akla en uygun olanında, en hikmetlisinde ve en iyisinde yaratmışındır. Her emir ve fiilinin her yönüyle sonsuz fayda ve maslahatları vardır. Her yarattığın mahlûk, her yaptığın iş bütün kâinat nizamı ile alâkalıdır. Kâinatın umumî nizamı ile tenâkuz teşkil eden hiçbir hâdise, bir mahlûk, bir işin yoktur. Aynı zamanda, yine Hakîm isminin muktezası olarak eşyayı sağlam ve eksiksiz yaratırsın. Yani, bütün eşyayı, mevcudatı güzel bir planla ve bütün şuur ve akıl sahiplerince takdirle karşılanacak şekilde yaparsın. Bir karıncayı da aynı hikmetle yarattığın gibi bir fili de aynı hikmetle yaratırsın. Bir atomu bir hikmetle yarattığın gibi her bir gezegeni de bir hikmetle yaratırsın. Hikmetli yaratıcılığında küçük de, büyük de birdir. Bu yaratmaların dış görünüş itibariyle değil, en güzel şekilde yaratılışa işarettir. Çünkü, "..Sen, yarattığın her şeyi en güzel yapansın.” Yine Kur’ân’ında bahsettiğin gibi; “O her şeyi yaratmış, ona bir düzen vermiş, belli bir ölçüyle takdir etmiştir.” Ya Hakîm, yarattığın her şeyde bir hikmet bulunan ve biz akıl sahiplerini derin bir hayrette bırakansın. Bizler, Hakîm isminin gereği olarak Sana kulluk eder ve Seni yüceltmeye çalışırız. Aklımız, hakîmiyetin letâifiyle (incelikleriyle) zevk almaktadır. Pozitif bilim olarak bilinen müsbet ilimlerin ilgilendiği bütün alanlar Sen’in Hakîm isminin incelikleriyle doludur. Tabiat kanunu, bilimsel kural denilen her bir şey, Hakîm isminin sadece bir nüktesidir, bir noktasıdır, bir cilvesidir, bir eseridir. Aklımız bunları kavramakla mükelleftir ve bunları kavradığı ve Sen’i bulduğu, idrak ettiği oranda zevk alır. Ya Hakîm, her şeyi en kısa yoldan, en faydalı, en kolay ve en güzel bir şekilde yaratan Sen’sin. Boş iş yapmaz, her bir şeyde sayısız faydalar gözetir ve bunu da yaratıkların üzerinde tecellilerinle gösterirsin.
FAHRİ UTKAN |
20.08.2010 |