07 Eylül 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Dizi Yazı

AHMET TURAN SÖYLER

Lübnan'da Ramazan Coşkusu - 3 - AHMET TURAN SÖYLER

400 bin Ermeni, Türkçe konuşuyor

DAHİYE, ŞANTİYE GÖRÜNTÜSÜNDE

Şatilla’daki kısa turumuzun ardından 2006 savaşında Beyrut’ta vurulan tek mahalle olan Dahiye’ye geçiyoruz. Dahiye, Hizbullah’ın etkili olduğu bir yer. Mahalle, adeta şantiyeyi andırıyor. İnşaatların önündeki, binaların savaşta vurulmuş hali ile proje fotoğraflarının yan yana konup “Vaadimizi yerine getiriyoruz” yazılı tabelâlar dikkatimizi çekiyor. Öğrendiğimize göre Hizbullah, savaşta vurulan binaları Vaad Projesi kapsamında yeniden yaptırıyormuş.

Dahiye’nin güvenliği Hizbullah’ın özel güvenlik elemanlarınca sağlanıyor. Lübnan Hükümeti kolluk kuvvetlerinin bu mahalleye giremediği anlatılıyor. Namaz kılmak için İmam Hüseyin Camii’ne girmek istediğimizde Lübnan’da bulunduğumuz sürede hiç de alışık olmadığımız durumla karşılaşıyoruz. Cami girişindeki x-ray cihazından geçip, üst aramasından sonra ancak camiye girebiliyoruz. Tabiî fotoğraf makinesi, bilgisayar ve cep telefonlarımızı çıkışta almak üzere alıkoyuyorlar. Bütün bu güvenlik tedbirlerinin, Lübnan’daki Şiî lider Seyyid Muhammed Hüseyin Fadlullah’ın camide olduğu sırada düzenlenen bombalı saldırıda onlarca kişinin ölmesinden sonra uygulandığını öğreniyoruz. Lübnan’da yaşayan 100 bin Türkmen’in çoğu Dahiye’de yaşıyor. Bazı sorunları olan Türkmenler, Türk yetkililerinden destek ve yardım bekliyor. HARİRİ’YE BÜYÜK SAYGI Daha sonra Solider’de Muhammadül Emin Camii’nin önündeki meftun Refik Hariri’nin kabristanını ziyaret ediyoruz. Hariri ile beraber aynı patlamada ölenlerin bulunduğu alan temizliği ve düzeniyle dikkatimizi çekiyor. Bir kaç kare fotoğraf aldıktan sonra bir görevli yanımıza yaklaşarak çektiğim fotoğraflara bakmak istiyor. Sebebini sorduğumda ise görevli, etraftaki çalışmaların, fotoğraf karesine yansımasını istemediklerini belirtiyor. Solider, lüks mağazaların ve kafeteryaların bulunduğu tarihî bir mekân. Lübnan etnik kimliği çok renkli olmasına rağmen Ramazandan olsa gerek kafeteryalarda çok nadiren insan görüyoruz. OSMANLI’NIN İZİ HER TARAFTA OTELİMİZE dönerken Abdülhamid tarafından kışla olarak yaptırılan ve bugün Başbakanlık olarak kullanılan ihtişamlı yapının önünden geçiyoruz. Orijinali iki katlı olan bu bina, öldürülen eski Başbakan Refik Hariri tarafından üzerine bir kat eklenerek Başbakanlık binası olarak kullanılmaya başlanmış. Ayrıca binanın hemen önünde bulunan saat kulesi, Abdülhamit tarafından doğum günü için yaptırılmış ve Beyrut’a hediye edilmiş. Aynı bölgede bulunan ve şu anda Yüksek İnşaat Konseyi olarak kullanılan bina ise, Osmanlı döneminde askerî hastane olarak kullanılıyordu. Hepsinin hikâyesi aynı İFTARDA yetim çocuklarda buluşuyoruz. Hepsi Lübnan’daki kamplarda kalıyor. Gözlerindeki hasreti, özlemi görüyorum. Ama çocuk olmalarının getirdiği heyecanla kıpır kıpırlar. Yemekten sonra minik bir gösteri, müzik ziyafeti sunuyorlar. Bu çocuklardan 7 yaşındaki Sara Huseyin, Burj El Barajne kampında annesi ve 3 kız kardeşiyle kalıyormuş. Sorularıma çekingen bir şekilde cevap veriyor. Sara’ya ve kardeşlerine annesi çalışarak bakıyormuş. Büyüyünce ne olmak isteğini sorduğum Sara, hiç düşünmeden doktor diyor. Neden diye sorduğumsa ise “benim yaşadıklarımı başkaları yaşamasın” dercesine “insanlara yardım etmek için” diyor. Filistin’e dönmek istediğini anlatıyor Sara. Sara, küçük yaşına rağmen her şeyin farkın olarak dönmek yasak diye de ekliyor. Sara, Türkiye’ye teşekkür etmeyi de unutmuyor. Teşekkür cümlesinde sanki “siz de bizi hatırlamaya devam edin” demeyi saklayarak. Emira Hasen de 9 yaşında annesiyle birlikte yaşıyormuş. Kardeşi olmayan Emira ve annesine dedesi bakıyormuş. O da Sara gibi diş hekimi olmak istediğini anlatıyor. Diğer yetimlerin de hikâyeleri de Emira ve Sara’nın ki ile aynı. Sözde soykırım iddiasını kabul eden tek Orta Doğu ülkesi İFTARDAN sonra Roşa olarak adlandırılan sahili gezmek istiyoruz. Roşa’daki 1881 yılında beri müşterilerine hizmet veren tatlıcıda tatlılarımızı yerken Sinyora Ailesinin damadı olan yayıncı Tevfik Avcı Bey ziyaretimize geliyor. Tevfik Avcı, 2006’daki İsrail saldırılarının ardında Lübnan Hükümetince Türkiye ve Avrupa ülkelerinden yardımları organize etmekle görevlendirilmiş. Tevfik Bey, Trablus şehrinde 150 milyon dolarlık üniversite projesinden bahsediyor. Altyapı çalışmalarını tamamladıkları üniversitenin ismi “Doğu Üniversitesi” olacakmış. Bu özel üniversitenin bölgeye önemli bir hareketlilik kazandıracağı bekleniyor. Tatlılarımızı yedikten sonra Tevfik Bey, bize cipiyli mini bir Beyrut turu yaptırıyor. Burs Hamut bölgesine geldiğimizde İstanbul’daki Kapalı Çarşı civarını andıran dükkânları görüyoruz. Sorduğumuzda ise bu bölgede Ermenilerin yaşadığını öğreniyoruz. Lübnan’da 400 bin Ermeni yaşıyor. Türkçe konuşan Ermeniler, Erzurum ve civarından gelmişler. Çoğunluğu kuyumculuk (altın, pırlanta ve gümüş işleme) ve salam, sucuk imalatı ve satışı yapıyorlar. Ülkeye ilk geldiklerinde Filistinlilere benzer yerde ve zor şartlarda yaşıyorlarmış. Ancak güçlü lobileri ve ekonomideki başarılarıyla bugünkü durumlarına gelmişler. Ermenilerin Lübnan Meclisinden 3 milletvekili, 2 de bakan kontenjanları var. Lübnan’ın sözde Ermeni soykırımı iddiasını kabul eden tek Orta Doğu ülkesi olması, Ermeni lobisinin bu ülkede ne kadar etkili olduğunu gösteriyor zaten.

AHMET TURAN SÖYLER

07.09.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Dizi Yazı

  (06.09.2009) - ŞATİLLA KAMPI, AÇIK HAVA MÜZESİ GİBİ - AHMET TURAN SÖYLER

  (05.09.2009) - Lübnan kendine geliyor

  (05.08.2009) - Tarihin derinliklerine girdik

  (04.08.2009) - ‘Elveda ey gelin libasını giymiş acûze-i şemta!’

  (03.08.2009) - Ayasofya Camiinde namaz kılacak yer yok

  (02.08.2009) - Çanakkale’de tarihimizi tekrar yaşıyorduk

  (01.08.2009) - Şehitler diyarı Çanakkale’deyiz

  (31.07.2009) - İnsan asıl vazifesinden uzaklaştıran sebepler çoğalmış

  (30.07.2009) - “CENNET BAHSİ”NİN YAZILDIĞI GECE

  (02.02.2009) - Selanik’te Hürriyete hitap

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.