Yeni Meclisin toplanması ile birlikte cumhurbaşkanlığı seçim süreci başlarken, seçimler öncesinde yaşanan ve Anayasa Mahkemesine kadar taşınan tartışmalar bitmedi. Cumhurbaşkanlığını hükümete karşı bir fren mekanizması olarak gören odaklarca Köşke çıkmasına sıcak bakılmayan Abdullah Gül’ün adaylığı esrarını sürdürüyor. AKP’nin, 367 engeli sonrası gündeme getirdiği ve referanduma götürülen ‘cumhurbaşkanını halka seçtirme’ kararına samimiyetle sahip çıkması ve yeni düzenlemelerle bu kararı hayata geçirmesi isteniyor.
SUSKUNLUK HAYRA ALÂMET DEĞİL
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Prof. Dr. Serpil Sancar Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) cumhurbaşkanlığı adayı konusundaki sessiz ve gizli kapaklı tavrını, “AKP Genelkurmay’dan sopa sallayanların başlarına iş açacağından korkuyor, Gül adaydır da, değildir de diyemiyor” şeklinde yorumladı.
Sancar, AKP’deki sessizliğin kasıtlı ya da “kol kırılır yen içinde kalır türünden”, bir “sessizlik hali” olmadığını söyledi. Siyaset bilimi uzmanı Sancar muhtemel kriz tedirginliği sebebiyle Dışişleri Bakanı ve AKP’nin “ikinci adamı” Abdullah Gül’ün ikinci kez aday olmayacağını öngörüyor.
Ancak, Sancar’a göre asıl kriz özgürlükleri savunacak bir “sol”un olmadığı parlamentoda, aynı tür gizlilik-kapaklılık havası içinde sürüp giden “sivil anayasa” taslağı çalışmalarından çıkacak. Sancar bunun, cumhurbaşkanlığı seçimi sürecindeki gibi bir siyasî kriz değil, “demokrasi krizi” olacağı yolunda da uyarıyor.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül 25 Temmuz’da seçim sonuçlarını “kendi adaylığının onaylandığı bir tür referandum” olarak yorumlayan bir açıklama yapmıştı.
AKP henüz cumhurbaşkanı adayını ya da aday listesini açıklamadı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan henüz bu konuda açık bir şey söylemese de Gül’ün kendiliğinden adaylıktan çekilmesini beklediği yolunda yorumlar medyada yer aldı.
AKP’nin 6 Ağustos Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında bazı üyelerin, Gül’ün cumhurbaşkanlığı halinde gerginlikler yaşanabileceğine işaret ettiği haberleri de tekzip edilmedi. AKP’nin tedirginliğinde haksız olmadığını söyleyen Sancar, 27 Nisan’da “askerî ve sivil kanatlar arasındaki kamplaşma”yı hatırlattı.
“Gizlilik havası derin bir çözümleme gerektirmiyor” diyen Sancar, “Burada sessizliği ve korkuyu ortaya salan taraf Genelkurmay. AKP’nin süreci açık ve şeffaf ilerletmediği de ortada ama bu başka bir tartışma konusu” görüşünü dile getirdi.
AKP 24 Nisan’da cumhurbaşkanı adayı olarak Gül’ü belirlemişti. Genelkurmay, hem 12 Nisan’daki basın toplantısında hem de 27 Nisan’daki “e-muhtıra”da, Gül’ün adaylığından memnun olmadığını açığa vurmuştu.
Bu gelişmeler üzerine Ekim’de yapılacak seçimler Anayasa Mahkemesi’nin 27 Nisan Muhtırası doğrultusundaki kararı ile öne alındı. AKP 22 Temmuz seçimlerinden oy artırarak ve tek parti iktidarıyla çıktı.
|