Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, AB’ye sınır çizmemek gerektiğini, Avrupa’nın sınırlarının her kuşak tarafından yeniden belirlenmesi gerektiğini söyledi.
AB’nin 50. kuruluş yıldönümü yaklaşırken DW’ye röportaj veren Barroso, DW’nin Brüksel temsilcisi Bernd Riegert’in sorularını cevapladı. Barroso, 27’ler Avrupası’nın atalete sürüklenmemek için mutlaka yeni bir idarî yapıya kavuşturulması gerektiği görüşünü dile getirdi. Birlik düşencesinin krize sürüklendiği iddialarına katılmayan Barroso, Pazar günü Berlin’de yapılacak olan devlet ve hükümet başkanları zirvesinden oldukça ümitli.
Barroso, “Berlin Açıklaması’yla dinamizm kazanmayı ve Almanya’nın dönem başkanlığı sona erene kadar sorunun çözümü için bir takvim ya da çözüm taslağı üzerinde anlaşma sağlanmasını umuyorum” dedi.
“Örnek bİr tarih yazdI”
Jose Barroso, iki Dünya Savaşı’nın ardından kurulan Avrupa Birliği’nin barış, yeniden imar ve bütünleşme açısından dünyaya örnek olacak bir başarı tarihi yazdığını ve önümüzdeki 50 yılın daha da iyi geçeceğini söyledi. Barroso sözlerini şöyle sürdürdü:
“Avrupa’nın çağımızdan korkmasına neden yok. Aksine küreselleşmede son derece başarılıyız. Yarının dünyasına hazır olduğumuzu gösterdik. Avrupa fikrinin hüsranla noktalanacağını sanmıyorum. 21. yüzyılın sorunlarıyla başa çıkabilecek kaynaklara sahibiz.”
Bundan sonraki adımın Balkan ülkelerinin Birlik bünyesine alınması olabileceğini belirten Komisyon Başkanı, azamî üye sayısı tespit edilemeyeceğini ve Avrupa’nın sınırlarının her kuşak tarafından yeniden belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Barroso, “Şimdiden sınır çekmenin akıllıca bir davranış olacağını sanmıyorum. Sınır çekmek aynı zamanda dışlamak anlamına da gelir. Önemli olan Avrupa’nın işlerliğini korumaktır” dedi.
|