* 28 Şubat döneminde parlamentonun aritmetiği değişti. Milletvekilleri parayla satın alındı denilebilir mi?
Bence bu değişikliklerdeki başrol para değil, korkuydu. Darbe olacak diye milletvekillerine büyük korku verdiler. Bunun yanında, milletvekilleri üstünde “darbe olursa kazanan takımda oynayalım” yaklaşımı da etkili oldu.
* Erbakan’ın başbakan olması sistemi çok mu rahatsız etmişti?
Erbakan’ın başbakan olması darbenin asıl sebebiydi. Müslüm Gündüz, Aczimendiler işin süsleyici unsurlarıydı.
* Erbakan’ın başbakan olması, başlı başına darbe sebebi dediniz. Asker Erbakan’dan cumhuriyeti mi korudu?
Cumhuriyeti koruma ve kollama Meclisin denetiminde olacak bir şey. Başbakanın tercihlerine göre olabilecek bir şey. Cumhuriyeti koruma ve kollama kararını askerler verirse, bunun adına demokrasi denilebilir mi? Askerler artık bunu anlasın...
* Türkiye’deki İslâmcı bir yönetim anlayışının hükümet olmasına uluslar arası sistem nasıl tepki gösterdi? Onlar da darbeye müdahil oldu denilebilir mi?
Amerika 28 Şubat’a yeşil ışık yaksaydı, ordu daha etkili bir darbe yapabilirdi. Bence askerimiz darbe düşüncesinde olduğu için, dış dünya, “bu olaydan ben nasıl bir menfaat sağlarım” diye düşünmüştür. Ordunun içini fıkırdatan, kaynatan, medyayı tesir altına alan, böyle bir işbirliğine sokan dış dünya değil.
* Siviller askerî darbeye karşı duramazlar mı?
Eskiden siviller askere karşı duramıyordu. Medyadan da destek bulamıyordu, şimdi destek bulabiliyor. Medyamız da akıllandı. Bence asıl mesele darbe yapan askerlerin yargılanmasıdır. Bence Çevik Bir yargılanmalıdır...
* Şimdi neden yargılamıyoruz?
Siyasetçiler ve siviller askerden korkuyorlar. “Evren yargılanmalı” diyen Sacit Kayasu’yu meslekten attı adamlar.
Prensip olarak yargılayabilirsiniz. Yunanistan albaylar cuntasını sıcağı sıcağına yargıladı. Biz bunu hiçbir zaman başaramadık.
* 28 Şubat hükümetinin başbakanı olan Erbakan’ın askerlerle bazı noktalarda birleştiğini iddia ediyorsunuz. Bu nokta nedir?
Askerin oluşturduğu ulusalcı bir grup var. Kemalistlerle milliyetçiler ulusalcı, antiemperyalizm çizgisinde birleşiyorlar. Bu da Erbakan’ın çizgisi oluyor. Sevr’i hortlatmayacağız diyorlar... Erbakan’ın tasfiye edilmesinin sebebi İslâmcı olması, yoksa askerlerle epey ortak yönleri var. Erdoğan bu çizgide buluşmuyor. Erdoğan, daha Batıcı, epey bir Amerikancı, ama örgütü, teşkilâtı ve milletvekillerinin çoğu öyle değil...
* Erbakan’ın anti İsrailci tutumu 28 Şubat’ta etkili olmuş olabilir mi?
O rol oynamış olabilir. Avrupa ve Amerika RP’nin kapatılmasına hiçbir zaman karşı çıkmadı. Bu komployu onların yaptığına inanmıyorum, ama sevindiler diyebilirim. Çevik Bir, Jissa’dan gitti ödül aldı. Yahudi lobisinden Çevik Bir’in ödül alması, bazı şeylere işaret ediyor olsa gerek. Şu anda da Tayyip Erdoğan’ın olmasa bile, tabanının antisemitizm yaptığını düşünüyorlar. Kamuoyunda desteği olan Türkiye’yi istikrara kavuşturmuş bir hükümeti de destekleme gereği duyuyorlar.
* 28 Şubat döneminin hükümeti olan Refah-yol hükümeti askere aldırmıyor muydu?
Erbakan çok nazik, medenî bir insandı. Erbakan’ın askerleri ikna etmesine imkân yoktu.
* Erbakan, istifa edip sine-i millete dönemez miydi?
Erbakan, istifa etmeden seçim kararı çıkarıp, ondan sonra hükümet kurma görevini Tansu Çiller’e vermesi gerekiyordu. Seçim kararı almış bir Meclisten, hükümeti geri almak zor olacaktı. Ancak Erbakan’ın istifasını Demirel kaptı, hükümet kurma görevini de Çiller’e vermedi. Asıl oyun ondan sonra başladı.
* ‘Dönemin Başbakan’ı Erbakan için İslâm’ı kullandı’ diyorsunuz...
Erbakan resmen din istismarcılığı yaptı. Kendisine biat alıyordu. Dinen kendine yemin ediliyordu. Öyle silâh ve bayrak üstüne yemin edilmiyordu elbet, ancak “Ulu’l emr” olarak dinî nosyonların üzerine biat alıyordu.
* Peki siz biat ettiniz mi?
Bana böyle bir şey teklif dahi edilemedi. Erbakan’a itaat edilmediği takdirde cehenneme gidileceği ima ediliyordu. Ben bunu yanlış buluyorum, din siyasete alet edilmemeli.
* ‘28 Şubat’ın gelişinde Erbakan’ın katkıları oldu’ demek mi istiyorsunuz?
Ben bunu demek istemem. Ben ne gibi hatalar yapılırsa yapılsın darbe olmaması gerektiğini, siyasetçileri halkın tasfiye etmesi gerektiğine inanıyorum. Erbakan, başbakan olarak devam etseydi hiçbir şey olmazdı. Erbakan’ın kısa süreli iktidarında, ekonomik açıdan ülke menfaati açısından adımlar attığını düşünüyorum. Ne olacak ki, beklenirdi, bir sene sonra Tansu Çiller gelirdi. Ama askerler kendi kafalarında korkularından bir plan kurdular, yok efendim, “RP 2005 planı” diye şeyler açıklandı. 28 Şubat’ı Erbakan’ın kabahati olarak görmem... Herkes kusurludur, Deniz Baykal’ın da ve Erdoğan’ın da kusurları var. Asker, hakem makem değil, bunu anlatmaya çalışıyorum.
* Devletin bazı yetkilileri tarafından güvenilmez bulunan Erdoğan’ın, cumhurbaşkanı olması Türkiye’de nasıl bir hava oluşturur?
Erdoğan’a karşıt propaganda erken başlatıldığı için, tavsadı. Korku kalmadı. İş âlemi “Erdoğan cumhurbaşkanı olmasın” diye tavsiye ediyor. Ancak Erdoğan olursa da, hiçbir zaman karşı çıkmayacaklar. Bu kadar zaman başbakanlık yapmış birinin cumhurbaşkanı olmasının ne gibi mahsuru olabilir. İş âlemi de, medya da böyle düşünüyor. Erdoğan’ın beş yıllık icraatını takip ederek daha yakından tanıdılar.
* Askerin siyasete müdahale etmesi, aslında orduyu yıpratıyor değil mi?
TSK çok önemli bir kurumdur. Ülkemizin birlik beraberlik ve bekâsının teminatıdır. Bu müdahaleler orduyu yıprattığı için, biz bunları istemiyoruz. Onlar müdahale ettiklerinde, bir kesimin tarafında, bir kesimin karşısında oluyorlar. 12 Eylül’de, Evren’in şahsında insanlar askere kızdılar. TSK’yı tartışmaların içine çekmemek gerekir. TSK siyasî iktidarın emrinde, ülkemizin esenliği için görevini yerine getirmelidir. Benim görüşlerim bundan ibaret...
* Türkiye darbe mantığını nasıl aşar?
Vatandaşa ve askere demokrasi sevgisi aşılanmalı, bu korkulardan ve gerginliklerden kurtulmalı. Bunu besleyen manşetler atılmamalı, sivillerimiz “Kurtar bizi paşam” diye bağırmamalı, bence askeri kışkırtan, muhalefet görevini CHP’ye değil, askere yaptırmak isteyen iç kamuoyu var.
Babam da darbe mağduru
* Öğrenciyken 27 Mayıs’tan sonra ilân edilen sözde “hürriyet ve anayasa bayramı” kutlamalarına katılmıyor muşsunuz...
Benim babam Muammer Çavuşoğlu, Demokrat Parti milletvekili olarak hapse düştüğü için, çok bilinçlendik. Demokrasi iyidir, darbeler ülkeyi ikiye böler. Kardeşi kardeşe, sevgiliyi sevgiliye, komşuyu komşuya düşürür. Biz aynı şeyleri yaşadık. Siyasetle alâkası olmayan bazı insanların bize sahip çıkması, bende şükran hisleri uyandırdı ve elime güç geçerse, belli mevkilere gelirsem, onların haklarını savunmak için kendi kendime söz verdim. Mağdurdan yana olmak güçtür, ama insana itibar getirir, vicdanını da rahatlatır.
28 Şubat ve PKK
* 28 Şubat darbesinin arkasında, PKK ile devletin bazı yetkililerinin ilişkilerini örtmek gibi bir amaç olduğu söyleniyor. Siz buna katılıyor musunuz?
Bu da bir faktördür muhakkak. Zaten Apo da bunu itiraf etti; “Subaylar benimle gelip görüşüyordu” dedi. Sonra hapishanede, PKK önderleriyle görüşmeleri oldu. Biz bunun ne tip bir görüşme olduğunu bilmiyoruz. Bunu belli bir uzlaşma çerçevesinde halletmek olabilir, bir gizli amaç güdülüyor olabilir.
|