Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 27 Kasım 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Kendini aldatmak

Bir ülkenin kendine yapabileceği belki de en büyük kötülük kendini aldatmasıdır. Ne olduğuyla ne olmak istediğini veya nasıl görünmek istediğini karıştıran bir toplumun, devletin yaptığı işte başarılı olma şansı sınırlıdır. Bu ülkede kurumların ve kişilerin ilke düzeyinde tavır almamaları yaptıklarının ardında durmamaları da bir ayrı yaradır.

Türkiye’nin bu açıdan ne ölçüde zaaflı olduğunun örnekleri çoğalıyor. Aykırı fikre tahammülsüzlük eşiğinin giderek düştüğü bir ortam bu zaafın giderilmesini zorlaştırıyor . Ülkedeki düşünce ortamının sağlığı, günlük siyasetin önceliklerinin her konuyu kanser gibi sarması dengeyi iyice bozuyor. Bunlara ülkedeki çarpıcı yönetim zaaflarını da eklediğinizde, birbiri ardına düzenlenen konferanslara ve potansiyel olarak parlak gözüken geleceğe rağmen ortaya pek iç açıcı bir tablo çıkmıyor.

Fikre tahammülsüzlük

Gazi Üniversitesi Rektörü’nün Profesör Atilla Yayla’nın ders vermesini yasaklaması üzerine çok şey yazıldı. Düşünce ve akademik özgürlük ilkeleri bağlamında bu yasaklamanın üniversite açısından hicap verici sayılması gerektiğine şüphe yok. Aynı ölçüde hazin bir boyut da Profesör Yayla’yı konuşmaya davet eden iktidar partisi yetkililerinin hemen pısıp konuklarını satmalarıydı. Kendilerine dokunmadığı sürece özgürlüklerin ve ilkelerin arkasında durmayan bir siyasi hareketin demokrat olma iddialarının inandırıcı bulunmaması bu kofluktandır.

TESEV’in Değişen Türkiye’de Din, Toplum ve Siyaset araştırmasında da deneklerin yüzde 57,1’inin aykırı fikirlere tahammüllü olmadıkları sonucu çıkıyor. Halbuki aykırı fikirleri tartışmadan, bunlar üzerinde etraflıca düşünmeden, düşünceyi zenginleştirmeden Türkiye’nin yön çizebilmesi mümkün değil. Yarım yamalak bilgi ve bilim dışı yaklaşımlarla düşünce üretilemez. Ülkenin kendi şartları, bulunduğu bölgenin derin krizi ve çalkantıları alışılmış kalıpların dışına çıkmayı elzem kılıyor.

Eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış’ın Türkiye’nin Türkmen siyasetinin iflası ile ilgili söyledikleri bu nedenle ibretlik. Murat Yetkin’in aktardığına göre Yakış Türkiye’nin Türkmenleri temsil etmeyen kişilerle bağlantı kurduğunu, Türkmenlerin etnik değil mezhepsel kimlikle hareket etiklerini bilmediğini veya anlamak istemediğini, sayılarını ise abarttığını söylemiş. Zamanında aykırı sayılan bu gerçekleri söyleyerek Türkiye’nin çıkmaz sokakta gittiği uyarısını yapanlara denmedik laf bırakılmamıştı.

Oyun kurucu olmak

Şimdilerde ise Kürt takıntısı nedeniyle Türkiye Irak’ın geleceği konusunda kıyıda kalmaya kendisini mahkediyor. Bölge ülkelerinin katkısı olmadan Irak’ta durumun yatışması mümkün değil. Ülkenin parçalanması Türkiye tüm çevredeki ülkeler açısından varoluşsal bir krizi tetikleyebilir. Bunu gören komşu ülkeler hamle yapıyor. Irak devlet başkanı Celal Talabani bugün Tahran’da olacak. Daha sonra Suriye’ye gidecek.

Bir Kürt devleti kurulması ihtimalinden en az Türkiye kadar rahatsız İran ve Suriye Talabani ile görüşürken Türkiye bu tabloya giremiyor bile. Zira Cumhurbaşkanı Sezer Talabani’den hoşlanmıyor ve anlaşıldığı kadarıyla Dışişlerinin bir davet konusundaki telkinlerine kapalı. İran Şiileri, Arap devletleri Sünnileri kollarken Türkiye kuzey Irak Kürtleri ile nasıl bir ilişki kotaracağını düzgünce tartışmıyor bile.

Bu takıntı nedeniyle Türkiye kendisini birinci derecede ilgilendiren Irak’ın geleceğinde oyun kurucu olma imkanını ıskalıyor. Takıntılara saplanarak bölgesel güç olunacağına inanmak da herhalde kendini aldatmanın en iyi örneklerinden sayılmalı...

Sabah, 26.11.2006

Soli ÖZEL

27.11.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Olayın en ‘acıklı’ yönü

  Kendini aldatmak

  Kemalizm’in Türkçe çevirisi

  Asıl suçlular

  Paşa geliyor paşa, başörtülüler dışarı...

  Kemalizm işte böyle bir şey


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004