Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, " (Olası İstanbul Depremi) Yaklaşık boyutlarını da hep söylüyoruz; 7'nin üzerinde bir deprem olacağı, bazı bilim adamlarına göre 7.2 olacak, 7.5 senaryoları var. Ama 7'nin üzerinde olacağı kesin. Bilemediğimiz tek şey bunun zamanı" dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Türk-Japon ortak projesi olan MarDİM (Marmara Bölgesi Deprem ve Tsunami Zararlarının Azaltılması Ve Afet Eğitimi) toplantısı öncesi açıklamalarda bulundu.
Haluk Özener, toplantı hakkında bilgi vererek, proje hakkında neler yapıldığını anlatacaklarını belirtti.
Özener, “Proje 2013 yılında başladı ve 2018 yılında sona erecek. Japon tarafı Jica, Türkiye tarafı Kalkınma Bakanlığı tarafından desteklenen bir projeden bahsediyoruz. Bundan sonraki çabalarımız aynı projenin, benzer projelerin devamını sağlamak. Yaklaşık 4 sene geçirdik bu projede. Marmara Denizi ile ilgili faylarla ilgili inanılmaz önemli bilgilere sahip olduk. Fayın yeri, derinliği, oluşan mikro deprem aktiviteleri… Bunu hem sismik yöntemlerle hem de farklı jeolojik yöntemlerle öğrenme şansı elde ettik. Marmara Denizi tabanına yerleştirmiş olduğumuz 15 tane deniz tabanı sismometresi, açılım ölçerler cihazlarıyla Marmara Denizi'nin içini 7 gün 24 saat gözlemliyoruz. Bu gözlemimiz yaklaşık 4 senedir sürmekte. Fay mekanizması, faylanma, fay aktiviteleriyle ilgili çok önemli bilgiler elde ettik. Marmara Bölgesi ve İstanbul civarına koyduğumuz yer istasyonlarıyla bu projeden elde ettiğimiz verileri destekledik" dedi.
“AFET ANINDAN İNSANLARIN, MEDYANIN NASIL DAVRANMASI GEREKTİĞİ ÇOK BÜYÜK ÖNEM TAŞIMAKTA"
Özener, “Bir de afet eğitimi boyutu var. Bu projenin en önemli bileşenlerinden birisi. Afet anından insanların, medyanın nasıl davranması gerektiği çok büyük önem taşımakta. Hep aynı soruları tekrarlıyoruz, bizlerde hep aynı cevapları veriyoruz. Hem medyanın, hem insanların hem de karar vericilerin bilinçlenmesi ve bu deprem olgusundan korkmadan, onunla yaşayabilmeyi, onuna karşı savaşabilmeyi öğrenmesini istiyoruz. Bu projenin sonunda ümit ediyoruz ki bu çıktılara ulaşabileceğiz" şeklinde konuştu.
“İSTANBUL'DA BİZİ ETKİLEYECEK BİR DEPREMİN OLACAĞI ÇOK AÇIK"
Haluk Özener açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özener, olası İstanbul depreminin sorulması üzerine şunları kaydetti: “Marmara'da daha çok toplamış olduğumuz veriler, depremin lokasyonu ve büyüklüğü ile ilgili bilimsel veriler sağlayacak ama bizim özellikle karar vericilere ve İstanbul çevresi ile Marmara'da yaşan vatandaşlara söyleyeceğimiz en önemli mesaj; İstanbul'da bizi etkileyecek bir depremin olacağı çok açık. Bunun yaklaşık boyutlarını da hep söylüyoruz; 7'nin üzerinde bir deprem olacağı, bazı bilim adamlarına göre 7.2 olacak, 7.5 senaryoları var. Ama 7'nin üzerinde olacağı kesin. Bilemediğimiz tek şey bunun zamanı. Zamanı bilemediğimiz için bununla yaşamaya alışmamız lazım. Bu depremin zamanını maalesef bilemiyoruz. Bilemediğimiz için yapmamız gereken tek şey onunla yaşamayı öğrenmek, ona karşı tedbirler almak. Vatandaşın önünde, kameraların önünde konuşulacak tek şey, buna hazır olmak için elimizden geleni yapmamız ve bununla yaşamaya alışmamız"
“TSUNAMİ OLACAKTIR TABİİ"
Haluk Özener, MarDİM projesinde bulunan tsunami çalışmalarının detaylarının sorulması üzerinde şunları söyledi:
“Tarihsel kayıtlara baktığımız zaman Ege Denizi'nde, Akdeniz ve Marmara'nın içinde de tsunamilere rastlandığı görülmekte. Şanslıyız çünkü Marmara bir iç deniz ve fayın özelliğinden dolayı, doğrultu atımlı bir fayda çok büyük tsunamiler beklenmiyor. Bir normal fay veya ters fayda olduğu gibi büyük tsunami beklemek ok gerçekçi olmayacak. Marmara Bölgesi'nde meydana gelecek bir deprem tsunamiden çok daha fazla kayıplara yol açacak. Tsunami olacaktır tabii. Ama bunlar daha çok Marmara Bölgesi'nde, Marmara Denizi içinde, deniz tabanında oluşabilecek heyelanlardan dolayı meydana gelebilecek tsunamiler. Japonya'da, Endonezya'da, açık denizlerde meydana gelen tsunamilerden bahsediliyor ama şanslıyız ki öyle tsunamiler maalesef bizim gündemimiz dışında"
“EN SON KAYITLARA GÖRE YAKLAŞIK 4 BİN TANE DEPREM OLMUŞ"
Özener, Çanakkale'de yaşana depremlerin sorulması üzerine, “Hala devam ediyor. En son kayıtlara göre yaklaşık 4 bin tane deprem olmuş durumda, biz 4 bin tane deprem kaydettik bugün itibariyle, o aktivite devam ediyor. Ama gittikçe azalıyor. Bu deprem aktivitesinin bir ay kadar devam edeceğini öngörmüştük. Çanakkale'de bizim hem kendi networkümüz var. Depremden sonra hızlı gidip daha sık bir netwörk kurduk. Orayla ilgili çalışıyoruz" şeklinde yanıt verdi.
“3.5 SENEDE BİR 7'NİN ÜZERİNDE BİR DEPREM OLMUŞ"
Özener, geçen hafta yaşanan Adıyaman depreminin sorulması üzerine, “O da Doğu Anadolu fayında olan bir faydan bahsediyoruz. Onun da yaklaşık 381 tane artçısı oldu, devam ediyor. Oralar için çeşitli istatistikler var. Bu büyüklükteki depremleri 8-8.5 ayda bir tane yani 5 ile 6 arasında bir deprem görme ihtimalimiz var. Bunların Türkiye'de yaşayan insanlar için sürpriz olmaması lazım. 3 ile 4 arasındaki deprem büyüklükleri günde 2 Türkiye'de. 4 ile 4.9 arasında yanılmıyorsam 26 günde bir deprem yaşıyoruz. Tarihsel kayıtlara baktığımız zaman 1900'den bugüne kadar geldiğimizde 2017'ye kadar her 3.5 yılda bir 7 ve üzerinde deprem yaşıyoruz. Bunlar istatistiki rakamlar. Bundan şunu anlamamız gerekiyor; biz her 3.5 yılda bir 7'nin üzerinde bir deprem yaşıyoruz. Bu sene olmaz seneye olur. Yani 1900'den 2017'ye gelene kadar 117 yılda, 3.5 senede bir 7'nin üzerinde bir deprem olmuş" dedi.
Konuyla ilgili haberler:
Gözlemlediği ''asıl tehlike''yi açıkladı
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/bilim-teknoloji/gozlemledigi-asil-tehlike-yi-acikladi_425365
Deprem musibetine ne kadar hazırız?
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/yurt-haber/tedirgin-eden-gercekleri-acikladi-deprem-musibetine-ne-kadar-haziriz_424811
Tedirgin eden gerçekler!
İTÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü eski öğretim üyesi Prof.Dr. Haluk Eyidoğan, Türkiye’de ‘Kentsel Dönüşüm’ adı altında uygulanan projelerin ‘Yık- Yap-Yenile’ olarak değerlendirilebileceğini, 20’den fazla katlı binalarla ilgili henüz deprem yönetmeliği bulunmadığını söyledi.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/tedirgin-eden-gercekler_407185
Çanakkale ve Malatya'daki depremler hakkında önemli açıkama
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/politika/canakkale-ve-malatya-daki-depremler-hakkinda-onemli-acikama_423332
İstanbul hakkında korkutan açıklama
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/ekonomi/istanbul-hakkinda-korkutan-aciklama_421130
İlk kentsel dönüşümde sınıfta kaldık: ''Ortak alanımız 4 tane bank''
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/ekonomi/ilk-kentsel-donusumde-sinifta-kaldik-ortak-alanimiz-4-tane-bank_415283
Konutlar dönüşüyor, alışkanlıklar dönüşemiyor: Kentsel dönüşüm nasıl olmalıdır?
İzmir'de kentsel dönüşümün sembolü haline gelen Örnekköy ve Uzundere'deki sosyal konut alanlarına yerleşen vatandaşların yeni yaşam biçimleri ve beklentileri akademisyenlerin araştırma konusu oldu.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/ekonomi/konutlar-donusuyor-aliskanliklar-donusemiyor-kentsel-donusum-nasil-olmalidir_392428
Musibetler İlâhî birer ihtar ve ikazdır
Musibetler İlâhî birer ihtar ve ikazdır
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/musibetler-ilahi-birer-ihtar-ve-ikazdir_352175
Dikkat çeken akademik araştırma: Deprem dindarlaştırıyor
Van'daki Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Doç.Dr. Mehmet Zeki Duman, deprem ve din ilişkisi üzerine araştırma yaptı.
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/yurt-haber/dikkat-ceken-akademik-arastirma-deprem-dindarlastiriyor_390549
Musibetler İlâhî birer ihtar ve ikazdır
Çok zâhirî musibetler var ki, İlâhî birer ihtar, birer ikazdır.
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/musibetler-ilahi-birer-ihtar-ve-ikazdir_352175
MUSİBETLER BİZE NE SÖYLER?
Umumî musibetlerle ilgili “İlâhî ikaz” yorumları yapıldığında “Kullarını rahmetiyle kucaklayan değil, gazabıyla ceza veren ve bunu yaparken masumları da işin içine katan bir Allah imajı veriliyor” gerekçesiyle karşı çıkanlar, aşağıdaki satırları mutlaka okumalılar.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/musibetler-ilahi-birer-ihtar-ve-ikazdir_352175
Felâket ve musibetlerin birer İlâhî ikaz veya gazap olduğu inancı, bütün semavî dinlerde mevcut. Kaynağı mukaddes kitaplar. Kullara düşen ise, musibetlerin bu mesajını gecikmeden okuyup, kendilerine çekidüzen vermeleri.
Yeni Asya Neşriyat Araştırma Merkezi'nin hazırladığı kapsamlı yazının 2. bölümünü okumak için tıklayınız;
http://www.yeniasya.com.tr/dizi/musibetler-birer-ilahi-ihtar-ve-ikazdir_176259
DHA