DP’nin İstanbul adayı Ersan Gökgöz, Yeni Asya’ya konuştu: İttifaklara mahkûm ve mecbur değilsiniz!

***

HABER: MURAT ERCAN

FOTOĞRAF: MUHAMMED KÖSEOĞLU - YENİ ASYA

***

31 Mart yerel seçimlerine sayılı günler kala adaylar çalışmalarına hız verdi. Demokrat Parti İstanbul Büyükşehir Başkan adayı Ersan Gökgöz’ünde İstanbul’da şeçim çalışmaları devam ediyor. Kocaeli ve Anadolu Üniversitelerinde İşletme eğitimi alan Gökgöz, 1999 yılından beri gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteriyor. 1978 İstanbul doğumlu olan Gökgöz siyasete insanların dertlerine yeterince derman olmayan milletvekillerine ve siyasetçilere tepki olarak atıldığını ve Demokrat Parti’nin başarılı olması için çalışacağını söyledi. Gökgöz’le seçim atmosferini ve projelerini konuştuk;

*2015’te bağımsız bir adayken şimdi İstanbul adayı olarak Demokrat Parti’yi tercih etmenizin sebebi nedir?

Demokrat Parti(DP) öyle bir parti ki Türkiye’de hangi görüşten hangi etnik kökenden olursa olsun herkesin kendinden bir şey bulabileceği gönül rahatlığıyla oy verebileceği kutuplaştırıcı değil kucaklayıcı bir misyonunun olması tercih etmemde etkili oldu. Çünkü karakter olarak ben de her türlü inanca, düşünceye saygılı ve hoşgörülü biriyim. İstanbul’a baktığımızda da Türkiye’nin adeta özeti olduğunu görürüz. Ayrıca siyasette gençlerin parti yönetiminde önemli görevlerde olması gerektiğine inanan biri olarak DP’nin genç ve donanımlı bir lidere sahip olması beni kendine çeken bir başka etken oldu. Geçmişe dönüp baktığımızda ise Türkiye’nin her karış toprağında demokratların yaptığı hizmetlerin izleri var. Ben de bu kutlu davanın bilinciyle bugün iki kutupluluğa mahkûm edilmek istenen İstanbulluların karşısına “Mahkûm Değilsiniz!” diyerek DP İstanbul adayı olarak çıktım.

Medya ambargosu var 

*Seçim atmosferini nasıl değerlendiriyorsunuz? Önünüzde ne tür zorluklar var?

Önümüzdeki en büyük engel medyanın deyim yerindeyse bizlere ambargo uygulaması ve sadece AKP ve CHP’nin adaylarını sürekli haber yapması. Hiçbir zaman seçimler yapılana kadar kazanan belli olmaz. İnsanlar sandıkta oy verene kadar bizler de kendimizi daha çok anlatmaya çalışacağız. Bizim ümitli olduğumuz noktaların başında ise bu seçimde kararsız ve daha önce oy verdikleri partilerine kızgın durumda olan seçmenlerin oranı yaklaşık yüzde 35’ler civarında ve biz bu seçmenin oyuna da talibiz, bu oyların çok büyük bir kısmını da biz alacağız. Seçmenlere diyoruz ki bize vereceğiniz oylarla diğer partilere, yerel yönetimlerde bile koalisyonlara bizleri mecbur bırakanlara en güzel tepkiyi göstermiş olacaksınız.

*İstanbul’un sorunlarına nasıl çare olacaksınız? Nasıl bir politikanız olacak?

İstanbul’un trafikte dâhil, deprem vb. afetlere karşı yapılması gerekenlerle ilgili önemli tüm sorunların çözümü için sadece benim ve 30-40 kişinin fikirleriyle değil, kendi alanlarında uzman en az 500 kişinin alacağı ortak kararlarla yöneteceğiz. Bu uzman ekiple birlikte 2 ay boyunca enine boyuna konuşup çalıştaylar yapacağız ve bu çalıştaylar sonucunda alınacak kararları hızla uygulamaya geçireceğiz. İstanbul gibi mega bir kent için olması gerekenin bu olduğunu düşünüyorum.

*Emeklilikte Yaşa Takılanlar(EYT) konusunda bir projeniz var mı?

Geçtiğimiz pazar günü 2 milyon EYT’li vatandaşımız Maltepe’de bir araya geldi. Gördük ki gerçekten büyük mağduriyetler var. İnsanlara hem yaşlarından dolayı iş vermesinler hem de emekli maaşı olmasın. Bu insanlar ne ile geçinecek, içlerinde yaşı 40-45 olduğu için iş bulamayan yüz binlerce insan var. Genel Başkanımız Sayın Gültekin Uysal da mecliste EYT yasası için destek vermektedir.

DP İstanbul adayı olarak uzun süredir işsiz olan ve iş bulamayan EYT’li vatandaşlarımın Genel Sağlık Sigortasını ödeyeceğiz. EYT’li vatandaşlarıma toplu taşımayı yarı fiyatına sunacağız. Yine bin bir emekle ve zahmetle okuttuğu evlatlarının birine 500 TL’ye kadar burs desteği vereceğiz.

*Sıkış tıkış binile(meye)n metrobüsler vatandaşın kanayan bir başka yarası… Bu soruna nasıl bir çözümünüz olacak?

Evet, bu da gerçekten ciddi bir başka sorunumuz. Bunun için de aynı güzergâha metrobüsler yerine çift katlı raylı sistem koymayı düşünüyoruz. Köprüden geçişte ise Zincirlikuyu durağından hareket eden ring seferler Anadolu yakasına geçişi sağlayacak. Böylelikle bir araçtaki ortalama 200 yolcu kapasitesini 600’e çıkarmış olacağız.

*İstanbul için vaat ettiğiniz diğer projelerinizden de bahseder misiniz?

Muhtarlarımızla koordineli çalışacak sosyal hizmet birimleri kuracağız. Her ailenin aile hekimi gibi bir sosyal hizmet uzmanı olacak. Mahalle nüfusuna göre bir uzmana ortalama 100 aile düşecek. Bu uzman o ailenin sosyal, psikolojik ve ekonomik fonksiyonlarını inceleyerek ayrıntılı bir sosyal inceleme raporu hazırlayacak. Bu şekilde belediye vatandaşın ayağına gidecek ve gerekli müdahalelerin uygulanması için devlet kaynaklarını harekete geçirebileceğiz. Vatandaş ile belediye arası bağlantı kopuk olmayacak.

Yine sosyal hizmet birimlerimizin ekonomik durum tespit ettiği ailelere kira yardımı yapılacak. Tespit edilen ailelerin gelir ve ihtiyaç durumuna göre 250TL’den - 750 TL’ye kadar kira desteği vereceğiz.

250 bin kişiye istihdam sağlayacağız 

Belediye olarak, üretimle ilgili işler başta olmak üzere çeşitli sektörlerde faaliyet gösterecek en az 150 özel şirket açıp 5 yıl içinde 250 bin kişiye iş imkânı sağlayacağız. Sosyal yardım alan ailelerden boş zamanlarında belediye için veya kamu yararı için bazı işler yapmalarını isteyeceğiz. Ev hanımları da evde yapabilecekleri el işleri gibi üretim işleriyle aile bütçelerine katkı sağlamış olacaklar.

İstanbul’da insanlarımız mutsuz ve stresli 

İstanbul'da her ilçede mutlu insanlar klinikleri açacağız. Bu kliniklerde psikiyatri uzmanları ve psikologlar dar gelirlilere ücretsiz, dar gelirli olmayanlara da çok uygun ücretlerle 40 dakikalık seanslarla bakacaklar. Devlet hastanelerinde 10 dakika gibi komik bir zaman ayrılıyor. Bu sürece her bireyin tedavisi bitene kadar devam edilecek. Maalesef İstanbul’da insanlarımız mutsuz ve stresli. Depresyon, davranış bozuklukları, takıntılı kişilik hastalıkları, panik bozukluk gibi hastalıklı birey sayısı artıyor. Bu ve benzeri hastalıklara kesin çözüm getirecek tedaviler uygulayacağız.

Deprem toplanma alanları oluşturacağız

Beklenen olası büyük deprem için de İstanbul’un tüm ilçe ve mahallerinde afet toplanma alanlarını tekrar gözden geçirilip yeterli olmayan bölgelerde uygun noktalar istimlâk edilerek yeni noktalar oluşturulmasını sağlayacağız. Toplumsal bilinçlenme ile en kötü senaryolara hazır olacağız.

Okul Sosyal Hizmeti projesini hayata geçireceğiz

Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte Okul Sosyal Hizmeti projesini hayata geçireceğiz. Gelişmiş ülkelerde uzun yıllardır uygulanan ve yakın zamanda pilot il Konya’da da uygulanıp başarı elde eden bu sistemi tüm ilkokul, ortaokul ve lise dengi okullarda gerçekleştireceğiz. Böylelikle her öğrenciyi yakından takip edebileceğiz. Okul başarısızlıkları, devamsızlık ve madde bağımlığı gibi sorunların önüne geçeceğiz.

Gençlik merkezlerinde gençlerimiz icatlar çıkaracak

Gençlik Merkezleri bünyesinde uzay, bilim, teknik ve laboratuar sınıfları açıp, gerekli araç gereçleri hizmetlerine sunup gençlerimizin icat çıkarmasını teşvik edeceğiz. Sadece gençlerimiz de değil her yaştan mucitlerimize de gerekli desteği vereceğiz. Geleceğimizin teminatı gençlerimizi bilgisayar ve telefon başında zaman öldürmesini engelleyip buluş yapmalarının önünü açacağız. Yine her ilçedeki gençlik merkezlerimize gelen gençlerimizi yüzme, koşu, futbol gibi her türlü sportif aktivitelerde test edip yeteneklerine göre ülkemizi temsil edecek milli sporcular yetiştireceğiz. Uygulama ve oyun yazmaları için de her türlü imkânı sağlayacağız.

Yeşillendirme çalışmalarına hız verip otopark sorununu çözeceğiz

İstanbul’un 39 ilçesinde sosyal tesislerden farklı olarak, belediyenin özel şirketine ait en az 200 adet restaurant ve kafeterya açacağız ve buralarda en hijyenik koşullarda oldukça uygun fiyatlardan yemek ve içecekler halkımıza sunulacak. Özellikle Pierreloti ve Çamlıca tepelerinde bu sistemi uygulayacağız. Restaurant ve kafeteryalara bütçesi elvermediği için gidemeyen insanlarımızda rahatlıkla bu mekânlara gidebilecek ve kullanılabileceklerdir. Yeşil kent projemiz ile her mahallede vatandaşların vakit geçirebileceği tavla, satranç gibi oyunlarla sosyalleşebileceği, rahatlayacağı, spor, ailece yürüyüş yapabileceği, sohbet edebileceği yeni parklar ve yeni alanlar oluşturulacak. Parkların ve yeşil alanların altına da 2-3 katlı kapalı otoparklar inşa edeceğiz. Uygun görünen tüm cadde ve sokaklarda daha fazla ağaç ve yeşillendirme yapılarak betondan doğaya dönüş sağlanacak.

Projelerimizin bir kısmı bunlardan oluşuyor. Seçmenlerimiz projelerimizi ve daha fazlasını sosyal medya hesaplarımızdan takip ederek öğrenebilirler.

*İstanbulluların en çok yakındığı sorunlardan biri de betonlaşma. Bu konuda çalışmalarınız var mı?

Elbette tarihimize sahip çıkacağız. İstanbul’u 25 yıldır yönetenler şehre ihanet ettiklerini kendileri de bugün kabul ediyorlar. Biz İstanbul’u ranta kurban etmeyeceğiz. Yatay değil, kontrollü dikey mimariyle yerinde kentsel dönüşüm uygulayacağız. İstanbul’un gelecek deprem felaketine karşı hazırlıklı olması için kentsel dönüşümün bir an önce faaliyete geçmesi gerekiyor. Bunun için İstanbul’un imar planlarını baştan aşağı yeniden ele alacağız.

Boğaz öngörümü gibi bazı yerler dışında zemin etüdü yapılmış sağlam olan bölgelerde 8 katla -15 kat arasında imar izinleri çıkarılacak. Tek parsel değil de birçok parselin birleşmesiyle yapılacak kentsel dönüşümlere ve ada bazında yapılacak kentsel dönüşümleri teşvik etmek için daha iyi imar izinleri sağlayacağız. İnşa edilecek her binada kapalı otopark yapılması zorunlu olacak, daire başına en az 2 araçlık otopark yapılacak ve böylece sokaklarda araç park edilmeyecek. Binaların yeşilliklerle dolu bahçeleri olacak.

İstanbul’da tarihi çeşmelerimizi restorasyon edeceğiz. Ecdad yadigârı akmayan hiçbir çeşme bırakmayacağız.

Seçildiğimizde rakiplerimizin projelerini de uygulayacağız

*Seçmenin size bakışı nasıl? Rakiplerinizden farkınız ne olacak?

Bizim projelerimizi inceleyen seçmenler farkımızı ve samimiyetimizi çok iyi anlıyorlar. Bizim projelerimiz insan odaklı, insanların mutlu olması için yapılması gereken her şeyi yapmak bizim görevimiz inancındayız. Eğer biz seçilirsek rakiplerimizin projelerinden de güzel ve uygulanabilir olanları uzmanlarla enine boyuna konuşarak uygulayacaklarımız olacaktır. Bizim derdimiz İstanbul’a ve halka en iyi şekilde hizmet etmek, bu nedenle rakiplerin projelerini de değerlendireceğiz. Onlar seçilirse başkalarının projelerini de uygularız diyebiliyorlar mı ben hiç duymadım. İşte bizim farkımız bu noktadan bakınca bile anlaşılabilir, biz kimin hazırladığının önemi olmadan mantıklı ve yararlı her projeyi gündeme alacağız.

*Dünyada en çok trafik sorunu yaşayan 2. şehir İstanbul oldu. Trafiğe yönelik bir çözümünüz olacak mı?

Elbette, şöyle ki; İstanbul’da trafik sorununu azaltmak için deniz ulaşımının ve raylı sistem ağının artırılması gibi yolculuklar dışında birçok farklı projemiz var. Bunlardan en basit uygulanabilecek olanlardan biri de sinyalizasyon sistemlerini azaltarak 4 yol ağızlarında bol miktarda alt geçit ve üst geçitli kavşaklarla araçların ışıklarda zaman kaybetmeden yollarına devam edebilmesi sağlanacak. Yayalar için yapılacak üst geçitlerde merdivenler dışında mutlaka her iki tarafta da ikişer asansör olacak ki yaşlı ve engelli insanlarımız rahatlıkla üst geçidi kullanabilecek.

*Tanzim satış noktaları konusunda düşünceleriniz nedir? Artan fiyatlara çözüm olur mu?

Tanzim satış noktalarına gelince, ülkede yıllardır tarıma ve hayvancılığa yeterince destek vermeyip sonra seçim üzeri halka şirin gözükmek için tanzim satış noktaları açmak ve burada zararına satış yapmak sadece oy avcılığıdır. Biz tarım ve hayvancılığın İstanbul’un uygun yerleri ve yakın illerde gelişmesini sağlayacağız. Çiftçiye belli fiyatlardan alım garantisi vererek İstanbul halkına yetecek kadar planlı tarım yapılmasını sağlayacağız. Planlı tarımdan kastımız hangi sebzeden nerede ne zaman ne kadar üretilmesi gerçeğinden yola çıkarak fiyatların makul seviyede olmasıdır.

Yeni Asya’ya teşekkür ediyorum 

*Son olarak seçmenlerinize bir mesajınız var mı?

Seçmenlere son çağrımız şu; bu seçimlerde yarış iki parti arasında geçerse ilerideki tüm seçimlerde buna bizleri mecbur bırakmaya çalışacaklar. Ülkemizi yıllar önceki 2 partili döneme geri götürmenin bir parçası bu ittifaklar. Bu nedenle bu seçimde çok iyi düşünün, mahkûm ve mecbur değilsiniz; demokrasi kazansın diyorsanız demokratlara oy verin ki hep birlikte kazanalım diyoruz! Özgür olması gerekirken basının susturulduğu ve sindirildiği böyle bir dönemde Yeni Asya Gazetesine ve siz değerli emekçilerine Demokrat Parti’ye ve bizlere yer verdiği için çok teşekkür ediyoruz.