Duygularımı kontrol edemiyorum! İşte size günümüzün günaha teşvik eden ortamından bunalan bir gencin sıkıntısı. Bu gencin iç sesine beraberce kulak verelim:
“Ben bir üniversite öğrencisiyim. Bazen kendime hâkim olamayıp kötü şeyler yapmaktan korkuyorum. Bu durumdan nasıl kurtulabilirim?”
Bu ifadeler aslında sadece bu gence ait değil. Bu genç, kendisi gibi pek çok gencin duygu ve düşüncelerine tercüman olmuş.
Öncelikle şunu belirtelim ki, tüm insanların kendi çaplarına, istidat, akıl, kabiliyet, ya da zaaf, istek ve arzularına göre, eğilimleri vardır. Kimileri zengin olmak, kimisi de şöhret olmak ister.
Her kişinin hissini dışavurumu da değişik şiddet ve şekillerde olur. Önemli olan bu duygularını her gencin, en basit bir oyunun kurallarına uyulduğu gibi, bunun da normal insan normlarında yaşanmasıdır.
Nasıl araba tutkunu bir insanın; bu hevesini karşılamak için tüm trafik kurallarını hiçe sayıp, sonra da kaza yaparak kendisi ve toplum için tehlikeye yol açması büyük bir yanlışsa, gençler de cazibedar fitnelere karşı meşru dairede kalmak zorundadır. Meşru dairede kalabilenler belki de ifrat ve tefritten kurtulup vasatı yakalamakla meleklerin gıpta ettiği makamlara yükselirler de farkında bile olmazlar.
İffetli olun, iffetli yaşayın.
İffet, çirkin söz ve fiillerden uzak kalma, hayâ ve edep dairesinde bulunma, doğruluk, dürüstlük ve ahlâkî değerlere bağlılık üzere yaşama demektir.
Aynı zamanda mâna büyüklerimiz meşru dairedeki zevk ve lezzetlere karşı istekli davranmanın yanı sıra, gayr-ı meşru arzu ve isteklere iradi olarak kapalı kalma tavrını da “iffet” kelimesiyle ifade etmişlerdir. Bu bakış açısıyla iffet, genel manasıyla, iradenin gücünü kullanarak cismani ve şehevi arzuları kontrol altına almak ve sadece dünyevi zevk için yaşayan bir hayattan uzak durmak demektir.