Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) partisinin 26. dönem ilk grup toplantısında konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Haram lokmayı kursaklarına indirmiş, yalanı rehber edinmiş sonra da dönüp dinden, diyanetten bahsetmiş sahte müslümanlara kimliksiz din tacirlerine taassup ve takiye odaklarına yüzümüzü döndük. Hıyaneti meslek edenlere karşı haysiyet ve sadakat kalkanıyla korunduk.” dedi.
Her türlü engellemeye, her türlü zorlamaya ve karşı propagandaya rağmen TBMM’nin 26. döneminde birlikte olduklarını belirten Bahçeli, “Bizim yılacağımızı düşünenlere en güzel cevap bu kutlu çatının altında yüreğiyle gelen oyunları boza boza burada anıtlaşan 40 yiğit Türk milliyetçisidir.” dedi.
"Milliyetçi Hareket Partisi nerede diyenlere, bizim ne yaptığımızı sorgulayanlara tam da buraya bakmalarını tavsiye ediyorum." diyen Bahçeli, “Bu teslim olmayan milli ruha dikkat kesilmelerini temenni ediyorum. Allah’a hamd olsun yıkılmadık, ayaktayız. Kaldı ki yıkılacak herhangi bir şey de görmüyoruz. Allah’a hamd olsun onurlu ve omurgalı yürüyüşümüze birbirini takip eden kararlı adımlarla devam ediyoruz. MHP milli gönüllerde cesur yüreklerdedir. MHP tertemiz vicdanlardan kar tanesi gibi yağan dualardaki dileklerdedir.” ifadelerini kullandı.
Sektörleşen, sıradanlaşan, sel gibi yaygınlaşan rüşvet ve yolsuzluklara karşı ahlak ve adalet şadırvanı altında toplandıklarını savunan Bahçeli, şunları kaydetti:
“Derinleşen riyakarlığa genişleyen risk ve tehditlere karşı anıtlaşan milli vakarın tercümanı olduk.
Haram lokmayı kursaklarına indirmiş, yalanı rehber edinmiş sonra da dönüp dinden, diyanetten bahsetmiş sahte müslümanlara, kimliksiz din tacirlerine taassup ve takiye odaklarına yüzümüzü döndüm.
Hıyaneti meslek edenlere karşı haysiyet ve sadakat kalkanıyla korunduk. Belki zorlandık, belki hırpalandık, belki de anormal saldırılara uğradık.
Ama yine de hakkımızı yedirmedik, hak bildiğimiz yoldan dönmedik. Kimse meraklanmasın, mensubu bulunduğumuz bu millet çınarı gerekirse durularak, gerekirse arınarak, gerekirse budanarak büyüyecek, güçlenecek, ülke sevdasından ödün vermeden iktidara ulaşacaktır."