"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şule Yüksel Şenler ve Risale-i Nur

Misbah ERATİLLA
28 Ağustos 2021, Cumartesi
Aslen Kıbrıslı olan Şule Yüksel, Kayseri’de doğmuştur.

Anneannesi İkbal Hanım kılık kıyafet inkılâbında çarşafı çıkarıp modern kıyafeti giymiş ve çocuklarının da modern olarak yetişmesini sağlamıştır. Kızı Ümran’ı da hayat tarzlarına uyan Hasan Tahsin ile evlendirmiştir. Çocuklarından Özer, Ortaokul ikinci sınıfta dine karşı ilgi duyması ve evde ilk namazı kılması ailede büyük bir şok etkisi yapmıştır. Özellikle anne Ümran bu durum karşısında sinir krizleri geçirmiş ve oğlu namaz kılmasın diye onu bir odaya kilitlemiştir. Bir gün Özer, sabah ezanı okunduğunda, evin üçüncü katının penceresinden aşağıya inip ve namaz kılmak için camiye gitmiş, namazdan sonra indiği yerden tırmanarak odasına geri dönmüştür. Özer, içki içen, musıkî hocası nezaretinde ut, keman, mandolin çalarak fasıl yapan ve plajlara giden ailesi ile arasındaki çatışmalar had safhaya çıktığı için hem evden hem de okuldan ayrılmıştır. Evden ayrıldıktan sonra da Risale-i Nur medresesine yerleşmiştir.

Özer, bütün hayatını medresede Risale-i Nurlar’ı okuma ve yazmaya vermiştir. Özer, 1956 yılı itibariyle on bir kez Bediüzzaman Hazretleri’ni ziyaret etmiştir. Daha sonraları Bediüzzaman Özer’in adını Üzeyir olarak değiştirir. Bediüzzaman Hazretleri’nin yanına gelip gitmelerine devam eden Özer’e Bediüzzaman, “Kardeşim sen evde annene babana karşı yumuşak davran, onlar bilmiyorlar. Sen onlara çok yumuşak davran. Gönüllerini almaya bak ve sık sık ziyaretlerine git!” deyince Özer seyrek de olsa eve gitmeye başlar. Bu seyrek gidiş gelişler on sene kadar, Bediüzzaman Hazretleri’nin vefatının çok sonrasına kadar devam eder. Özer’in ara sıra da olsa eve geliş gidişleri aile içinde yumuşak bir havanın oluşmasına ve karşılıklı konuşmalarını sağlar. Aile içinde sıcak havayı bulan Özer, kendinden dört yaş küçük kız kardeşi Şule’ye Risale-i Nur’dan kitaplar vermeye başlar ve Risale-i Nur derslerine gitmesini sağlar. Özer’in anne babası ile uzun yıllar devam eden küslüğü biter ve daha sonraları hem annesi hem de babası beş vakit namaz kılmaya başlar. Bu arada Şule Yüksel, hidayete ermesine rağmen örtünme konusunda bir hayli zorlanır. Bir süre sonra ailenin bütün kadınları namaza başlar. Uzun süre eve gitmediği için gelişmelerden haberdar olmayan Üzeyir, bir gün salonda yatarken uyku arasında Şule, Gonca ve Çiğdem’in namaz kıldığını görünce afallar. Kardeşlerinin namaza gerçekten başladıklarını öğrenince sevinçten ağlar. Annesinin de kapandığını, namaz kıldığını görünce dünyalar onun olur.

Şule Yüksel 1965 yılında tamamen örtünür ve iki sene Risale-i Nur derslerine devam eder. Bugün, Sabah, Hür Söz, Yeni İstiklâl gazetelerinde yazılar yazmaya başlar. 1967 yılını yeniden doğumu olarak adlandırır ve “Keşke öncesi hiç yaşanmasaydı, ama o yaşanmış hayatımı hiç yaşanmamış kabul etmek istiyorum” der.

Şule Yüksel, örtünmekle yetinmez. Başkalarının da kurtulması gerekir diyerek çevresinde dinden uzak, habersiz gençleri İslâm’la tanıştırmak için ağabeyi Üzeyir’le bir program yaparak konferanslar vermeye başlar. Şule Yüksel, İslâm’ı zor kabul ettiğinden gençlerin yaşadığı bunalımları ve duygularını iyi anladığından konferans ve yazıları ile büyük bir ilgi toplar. Örtünmeye karar verdikten sonra örtünmek şekli için bir yol aramaya başlar. Stilist, modellik bilgi ve uygulamasına sahip olduğundan İslâm’a da uygun giyebileceği bir türban ve bir pardösü tasarlar. “Şulebaş” diye anılacak örtüyü takarak örtünmek isteyen kadınlara rol model olur. Bu arada “İslâm Kadınına Hitap!” diye gazetedeki yazıları ses getirmeye başlar. Konferans ve yazıları devam ederken hakkında dâvâlar açılır. Gazetelerde “türbanlı yazar” diye hakkında her gün yeni yeni haberler yayınlanır. Yazılar ve konferansları ilgi görünce memleketin birçok yerinde konferans teklifleri almaya başlar. Şule Yüksel, 1969 yılında seri konferanslara ağabeyi Üzeyir Şenler’in yardımlarıyla başlar. Konferansları büyük izdihamlara sebep olur. Gittiği her yerde sadece salonlar değil, sokaklar ve caddeler de dolup taşar.

Şule Yüksel bir röportajında “Bir vesile Bediüzzaman Hazretleri’ne de borçluyum. Ağabeyim onun vasıtasıyla hidayete erdiği için, biz de hep onun öğrettiklerini aktardık. Çünkü biz Kur’ân’ı bilmiyorduk, bizim için inen âyetlerin ne olduğunu da bilmiyorduk. Tesettür âyetinden dahi haberimiz yoktu. Ben tesettürü, Risale-i Nurlar’da gördüm ve onun üzerine düşündüm” der. 

Şule Yüksel Şenler, yaklaşık üç yıl boyunca Türkiye’nin neredeyse tamamını birkaç defa dolaşarak konferanslar verir. Her konferansta üç dört saat konuşur ve her gittiği yerde türbanlı kadınlar gözle görülür derecede çoğalmaya başlar. Daha sonraları Şule Yüksel’in anne babası da bu konferanslara iştirak eder. Konferanslardan etkilenen kadınlar doğan kız çocuklarına Şule ismini verirler. Şule Yüksel, yazı ve konferanslarındaki konuşmalarından dolayı 13 ay 9 gün ceza alır ve 1971 yılında Bursa Cezaevi’ne girer. Cezaevinde hastalıklarla boğuşarak, kısmî bir afla 9 ay 10 gün cezasını tamamlayarak çıkar. Üzeyir Şenler’in ifadesine göre Şule Yüksel, Zübeyir Gündüzalp’la görüşmüş. Zübeyir Gündüzalp ona, “Hemşire hanım, Üstad Hazretleri vefatından önce, seninle ilgili, ‘Türkiye’nin uyanışına vesile olacak bir hanım, İstanbul’dan çıkacak Allah bunu size nasip etti. Bunu bilin!” deyince Şule Yüksel “Estağfurullah ağabey, bize duâ edin” der. (Bir İman Abidesi Zübeyir Gündüzalp, 258, İhsan Atasoy). Şule Yüksel’in yazdığı “Huzur Sokağı” isimli romanı çok beğenilmiş ve “Birleşen Yollar” adıyla sinemaya uyarlanmıştır. Daha sonraki yıllarda bu roman, dizi olarak ATV’de yayınlanmıştır. Şule Yüksel, aynı zamanda birçok eser de kaleme almıştır. Bu eserlerin adları şu şekildedir: “Gençliğin Iztırabı, Hidayet, Bize Ne Oldu, İslâm’da ve Günümüzde Kadın, Duyuşlar, Her Şey İslâm için, Uygarlığın Gözyaşları, Huzur Sokağı, Kız ve Çiçek, Sağ El, Bir Bilinçli Öğretmen, Yılanla Tilki.”

Şule Yüksel Şenler dolu dolu bir hayat yaşayarak 28 Ağustos 2019 İstanbul’da vefat etmiş ve Eyüp Sultan’da, Mihrişah Valide Sultan Külliyesi haziresine defnedilmiştir.

Kaynak: 

Ömer Özcan- Ağabeyler Anlatıyor.

Okunma Sayısı: 4181
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Bülent BİÇER

    5.9.2021 06:17:02

    O muannid ama cevval asker nurani sohbet meclislerini görünce atını üzerlerine sürmek derecesinde öfkelenir ancak onlar sukunetini muhafaza ederek nurlu sözleri tefekküre ve sohbetlerine devam eder.Bu durum devam ededursun o cevval asker onları öfke damarından yakalayamadığından belki onları sözlerini dinleyerek mağlup etmek belkide gidip gelirken duyduğu sözlerin tefekkürüyle aklında kalbinde ve ruhunda açılan iman tohumlarının neşvünemasıyla daha sık sahabeyi dinlemeye gider...Ve bir zaman sonra küfür rütbesini söküp atar ve imanı tahkiki rütbesini takar...Artık çelikten kılıcı elmas bir kılıca dönüşmüştür. Bu makaleden aldığım ders, kimse ne oldum demesin ne olacağım desin.Kimse Cenab-ı Hakkın hidayet ruhsatını kendi vicdanında ve ilminde ve kanaatinde bilmesin, Cenab-ı Hakkın kulunu hor ve hakir görmesin...Cenab-ı Hak bu dini istediği kulu yada kullarıyla idame ettirir ve diriltir.

  • Kasım seçkin

    29.8.2021 05:03:04

    Göz yaşlarıyla okudum ibret dolu mücadele dolu bir hayat hikayesi Şule Yüksel ablamızı rahmetle minnetle anıyoruz Cenabı Hak nice Şule Yüksel ler nasip etsin inşaallah

  • Mirhan

    28.8.2021 16:05:50

    Harika bir yazi yureginize saglik 👏🏼👏🏼👏🏼👏🏼👏🏼👏🏼👏🏼

  • Hüseyin İlhan

    28.8.2021 11:17:52

    Cenab-ı Hak CC.İslam,iman ve kur'an hizmetinde olanlardan ebeden razı olsun.Taksiratlarını affeylesin,kabirlerini pürnur,mekanlarını cennetülfirdevs eylesin.

  • Mehmet Emin Bozkuş

    28.8.2021 11:11:04

    Mükemmel

  • ihsan

    28.8.2021 10:56:22

    Allah razı olsun hocam.

  • Halil İbrahim Karahan

    28.8.2021 04:49:32

    Allah razı olsun

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı